2018 Yılının son çeyreğinden beri özellikle üzerinde durmaya çalıştığımız, farkındalık yaratılmaya çalışılan bir unsur sürdürülebilir kaynaklar.
Sürdürülebilir beslenme; kişinin gereksinimi olan besini sadece ihtiyacı kadar almasını, ihtiyacından fazla almamasını savunan bir beslenme modelidir.
Bu beslenme modelinde sağlıklı beslenmenin sadece yeterli ve dengeli beslenmeden geçmediği bunun yanında sürdürülebilir beslenmenin de olması gerektiği öngörülmektedir.
Kişinin ihtiyacından fazla besin almaması için temel kural gıda israfının önüne geçmektir. Yapılan araştırmalarda Türkiye’de her gün bin 500 ton ekmek, yani üretilen ekmeğin yüzde 5’inin israf edildiği görülmektedir.
Sürdürülebilir beslenme modelinin amacı bu israfın önüne geçmektir.
Sürdürülebilir beslenme modelinin en önemli diğer özelliği güvenilir besleyici gıdaya, temiz suya, fiziksel ve ekonomik olarak besinlere ulaşabilmektir.
Dünya çapında sürdürülebilir beslenme ve gıda güvenliği konusunda bir kültür oluşturulması amaçlanıyor.
Sürdürülebilir tarım uygulamaları ile sürdürülebilir gıda üretiminin yapılması gerekmektedir. Bunu sağlayabilmek için erozyonu, toprağın tuzlulaşmasını, su kaynaklarının kirlenmesini ve diğer zararları en aza indirgeyen sürdürülebilir tarım tekniklerinin geliştirilmesi gerekmektedir.
Sürdürülebilir gıda üretiminde yapılması gereken yaygın olan hayvansal protein ağırlıklı beslenmenin önüne geçmektir. Çünkü bir kilogram tahıl üretilmesi için bin 500 litre suya ihtiyaç varken bir kilogram et üretilmesi için 15 bin litre suya ihtiyaç vardır.
Beslenme planımız, beslenme içeriklerimiz bulunabilir ürünleri içeriyor olamalı. Ülkemizde tüketimi popüler olan Kinoa, chia gibi tohumlar sürdürülebilir beslenmeye uygun değildir çünkü kendi topraklarımızda üretilmiyor. Bunun gibi yurtdışı üretimli ürünler yerine yerli üretimlere yönelmemiz gerekir.
Hem sağlık hem de çevresel etkisine bakıldığında tahıllar, baklagiller meyve ve sebzeler daha sık olarak tüketilmelidir.
Renkli, dengeli ve yeteri kadar beslenmek olmazsa olmazlardandır.
Kırmızı et tüketiminin azaltılması gerekir.
Bitkisel protein yönünden zengin besinler diyetinizde yer almalıdır: kuru baklagiller, ceviz ve fındık gibi yağlı tohumlar.
Meyve ve sebzeler mevsiminde tüketilmelidir. Mevsiminde tüketilmeyen meyve ve sebzelerin seracılık yoluyla yapıldığını biliyoruz ve bu gazlar çevresel etkiye sahiptir.
Yemek israfını hayatınızdan çıkarmanız gerekir.
Çok fazla ambalajlanmış ürünlerin doğaya zararı daha fazladır.
Çevre dostu ambalajlara yönelmeli.
Çöpler ayrıştırılmalıdır.
YAZARLAR
Yayınlanma: 21 Ocak 2019 - 13:06
2019 Yeni Beslenme Modeli… Sürdürülebilir Beslenme
2018 Yılının son çeyreğinden beri özellikle üzerinde durmaya çalıştığımız, farkındalık yaratılmaya çalışılan bir unsur sürdürülebilir kaynaklar
YAZARLAR
21 Ocak 2019 - 13:06
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir