Çevre Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir kararıyla izin verilen bu proje, dekoratif taş (andezit) çıkarılması amacıyla 837.900 metrekarelik bir alanı kapsıyor. Ruhsat sahibi D. S.’ye 2032 yılına kadar geçerli olan taş ocağı izni, bölgedeki nadir bakir çam ormanlarını ve biyolojik çeşitliliği tehdit ediyor.
Tuzla Çayı ve Doğal Denge Tehlikede
Taş ocağının bulunduğu alan, bölgede az rastlanan bakir çam ormanlarını barındırıyor. Proje sahası, Tuzla Çayı’nın yanı başında yer alırken, çayın yaz-kış akan vadisine çok yakın bir konumda bulunuyor. Kuzey Ege için stratejik öneme sahip olan bu akarsu, bölgedeki tarım, hayvancılık ve ekolojik denge açısından hayati bir değer taşıyor.
Ağaç Kesimi ve Tahribat Başladı
Projenin başlamasıyla birlikte ağaç kesimi ve coğrafi yapıdaki geri dönüşü olmayan tahribat dikkat çekiyor. Bölgedeki yerel halk ve çevre aktivistleri, bu yıkımın durdurulması için harekete geçti. Assos Çamkalabak Köyü Ormanı’nı ve Tuzla Çayı’nı Koruma Platformu tarafından yapılan açıklamada, taş ocağının çevreye vereceği zararların altı çizildi ve bu talana karşı mücadele çağrısı yapıldı. Platform, taş ocağı projesinin hayata geçmesi durumunda:- Bakir ormanlar yok olacak, orman ekosistemi zarar görecek.
- Ormana bağlı küçükbaş hayvancılık ve arıcılık sona erecek.
- Tuzla Çayı kirlenecek, tarım ve içme suyu kaynakları olumsuz etkilenecek.
- Çamiçi Mahallesi’nin otantik yapısı bozulacak ve bölge terk edilecek.
- Turizm faaliyetleri sona erecek, zeytinliklerde verim düşecek.
- Bölgedeki doğal ve arkeolojik sit potansiyeli yok olacağının altını çizdi.
“Hep Birlikte Sahip Çıkalım”
Assos Çamkalabak Köyü Ormanı’nı ve Tuzla Çayı’nı Koruma Platformu, “Assos Bölgesinin Saklı Cenneti Çamkalabak Ormanı ve Tuzla Çayı’nı Taş Ocağından Kurtar!” başlığıyla bir imza kampanyası başlattı. Kampanya ile hem bölgedeki doğal zenginliklerin korunması hem de yerel halkın yaşam koşullarının iyileştirilmesi hedefleniyor. Platformun başlattığı kampanya için tıklayın. SEDANUR ARIGÜN
