"Ayrıcalık değil, eşitlik istiyorlar"

Türk Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Resul Demirbaş tarafından yapılan açıklamada, okul öncesi öğretmenlerinin yaşadığı mağduriyete dikkat çekilerek, “Okul Öncesi Öğretmenleri yıllardır aynı eğitim fakültelerinden mezun oldukları farklı branşlardaki meslektaşları ile aynı şartlarda çalışmak istiyor. Ayrıcalık değil, eşitlik istiyorlar” ifadelerine yer verildi.
Türk Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Resul Demirbaş tarafından yapılan açıklamada şöyle dendi: “Bir çocuğun gelişiminde altın değerinde öneme sahip 3-6 yaş, temel eğitimin içine alınması gerekirken tam aksine değersizleştiriliyor. Okul öncesi öğretmenleri eğitmenlikleri hiçe sayılarak bakıcı muamelesi görmekten artık yorulduklarını dile getiriyor. Temel eğitimin içerisinde olmak ve kendilerine ait bir yönetmelik ile haklarının düzenlenmesini isteyen okul öncesi öğretmenleri tüm öğretmenler gibi aynı haklara sahip olmak ve eşit şartlarda çalışmak istiyor. Aralıksız ve teneffüs olmadan insanı olmayan şartlarda çalışmaktan yorulmuş bir de üstüne bakıcı muamelesi görmekten bıkmış bir meslek grubu okul öncesi öğretmenleri pandemi sürecinde özellikle yüz yüze eğitime her geçişte okula ilk koşanlar okul öncesi öğretmenleri iken ne bakanlıkça ne de haber bültenlerinde adı anılmayan da maalesef okul öncesi öğretmenleri olmuştur. Bu uygulamadaki tek gerekçe her defasında veli isteği olmuştur. Bu da kabul edilemezdir.”
“İTİBARLARININ GERİ VERİLMESİNİ İSTİYORLAR”
“Veli baskısıyla açılan bağımsız anaokulları ya da tam tersi bağımsız anaokulları kapalı iken ilkokul bünyesinde açılan anasınıfları da okul öncesi öğretmenleri arasında bir ayrım yaratmıştır. Okul öncesi eğitim kurumları bakım merkezleri değil eğitim yuvasıdır. İsmimiz de temel eğitim öğretmenliği olarak değiştirilerek anasınıfı anaokulu gibi üzerimize sinen, bakım yaptığımızı çağrıştıran isimlerden kurtarılmalıdır. Sayın Bakanımız Ziya Selçuk da bu süreçte bizi hiç anmamış ve veli isteğiyle okullarımızı açıp kapatarak ve bunu da dile getirerek zaten toparlamaya çalıştığımız itibarımızın tamamen bitmesine neden olmuştur. İkinci dönemin başlamasıyla beraber yine en başta okullarına koşanlar okul öncesi öğretmenleri ve köy okulu öğretmenleri olmuştur. Aşı için öğretmenler adına bir adım atılmamışken yine en başta riske edilen grup okul öncesi öğretmenleri olmuştur.”
“Tüm bunlar sadece ailelerin değil, diğer branşlardaki öğretmenlerin de okul öncesi öğretmenlerine bakış açısını değiştiriyor. Meslektaşlarımız okul öncesi öğretmenlerinin istekleri; temel eğitimin içine alınmak, kendine ait bir yönetmelik, teneffüs hakkı ya da ek ders düzenlemesi, sınıf yardımcıları, okul öncesi öğretmeni ya da anasınıfı öğretmeni olarak değil temel eğitim öğretmeni olarak anılmak, en önemlisi itibarlarının geri verilmesi şeklindedir.”