Çanakkale’nin tek içme ve kullanma suyu kaynağı olan Atikhisar Barajı havzasındaki altın madeni çalışmalarına karşı yurttaşlar, çevre örgütleri ve Çanakkale Belediyesi’nin başlattığı ‘Su ve Vicdan’ nöbeti sürüyor. Bu sırada bakanlıklardan konuyla ilgili art arda açıklama geldi. Açıklamalarda çevre eylemlerinin 'Algı' operasyonu oluşturduğu öne sürüldü.
İlk olarak Tarım ve Orman Bakanlığı, eylem başlatılmasının ardından Twitter hesabından bir açıklama yaptı. Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü, 195 bin ağaç kesildiği iddiasının yalan olduğunu ve alanda kesilen ağaç sayısının ise 13 bin 400 olduğunu açıkladı. 'Kazdağları yok ediliyor' iddiasının da gerçeği yansıtmadığı belirtilen açıklamada, "Mevzuatta yapılan son değişiklikle madencilik faaliyeti için kesilen ağaç sayısı kadar farklı noktalara ağaç dikilmesi ve madencilik faaliyetinin sona ermesiyle aynı bölgenin yeniden ağaçlandırılarak eski haline getirilmesi şartı getirildi. Söz konusu maden faaliyetlerinde bulunan firma, mevzuat gereği 2 farklı noktada hatıra ormanı oluşturarak, 14 bin fidan dikimi gerçekleştirdi. İddialarda yer alan alanda kesilen ağaç sayısı ortaya atıldığı gibi 195 bin değil, 13 bin 400'dür. Ayrıca, tüm maden faaliyetleri Bakanlığımız ve ilgili kurumlar tarafından periyodik olarak denetleniyor. Bu kapsamda Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü faaliyetleri yerinde incelemek üzere bir ekibi sahaya göndermiştir." Açıklamada, Çanakkale'deki altın araması bölgesinin Kaz Dağları'nda olmadığı vurgulanarak, "Maden bölgesi Kaz Dağları'nda değil, Kaz Dağları'na yaklaşık 40 kilometre uzaklıktaki Kirazlı Balaban Tepesi'ndedir. Orman izin sınırları dışında herhangi bir faaliyet söz konusu değildir. Ayrıca maden araması için ağaç kesimi tamamlanan alanlarda, madencilik faaliyetinden sonra sahanın rehabilitasyonunda kullanılmak üzere üst toprak sıyırma ve depolama işlemlerine başlandı" ifadeleri kullanıldı.
Bir açıklama da Enerji Bakanlığı’ndan
Enerji Bakanlığı tarafından Çanakkale’de gündem olan madencilik faaliyetleri ile ilgili açıklama yapıldı. Çanakkale, Kirazlı, Balaban’daki madencilik faaliyetinin Atikhisar Barajı’nın kısa ve orta mesafeli koruma alanlarının dışında yapıldığı bildirilen açıklamada, “İşletme aşamasında ortaya çıkacak su ihtiyacı öncelikle yüzey akışı sularından sağlanacaktır. Bu suların ihtiyacı karşılamaya yetmediği durumlarda ise proje sahibi tarafından inşa edilecek Altınzeybek Göleti’nden su temin edilecektir. Kirazlı Altın ve Gümüş Madeni’nin su ihtiyacının Atikhisar Barajı’ndan karşılanacağı iddiası tamamen gerçek dışıdır.” denildi. Madencilik gibi katma değeri yüksek ve emek yoğun bir alanla ilgili yayılan yanlış bilgilerin, geçimini bu sektörden sağlayan 100 binden fazla insanın emeğini değersizleştirdiği kaydedilen açıklamada halk arasında madenlerin aranması ve çıkarılması süreçlerinde siyanür kullanıldığına dair yanlış bir kanının olduğuna işaret edilerek, altın dahil madenlerin aranması ve çıkarılması süreçlerinde doğal ortamda siyanür ya da türevi bir madde kullanılmadığı, çıkarılan kayanın içindeki altının metal olarak ayrıştırılması aşamasında ise ulusal ve uluslararası kriterlere göre kapalı tesislerde üretim yapıldığı belirtildi.
Enerji Bakanlığı tarafından Çanakkale’de gündem olan madencilik faaliyetleri ile ilgili açıklama yapıldı. Çanakkale, Kirazlı, Balaban’daki madencilik faaliyetinin Atikhisar Barajı’nın kısa ve orta mesafeli koruma alanlarının dışında yapıldığı bildirilen açıklamada, “İşletme aşamasında ortaya çıkacak su ihtiyacı öncelikle yüzey akışı sularından sağlanacaktır. Bu suların ihtiyacı karşılamaya yetmediği durumlarda ise proje sahibi tarafından inşa edilecek Altınzeybek Göleti’nden su temin edilecektir. Kirazlı Altın ve Gümüş Madeni’nin su ihtiyacının Atikhisar Barajı’ndan karşılanacağı iddiası tamamen gerçek dışıdır.” denildi. Madencilik gibi katma değeri yüksek ve emek yoğun bir alanla ilgili yayılan yanlış bilgilerin, geçimini bu sektörden sağlayan 100 binden fazla insanın emeğini değersizleştirdiği kaydedilen açıklamada halk arasında madenlerin aranması ve çıkarılması süreçlerinde siyanür kullanıldığına dair yanlış bir kanının olduğuna işaret edilerek, altın dahil madenlerin aranması ve çıkarılması süreçlerinde doğal ortamda siyanür ya da türevi bir madde kullanılmadığı, çıkarılan kayanın içindeki altının metal olarak ayrıştırılması aşamasında ise ulusal ve uluslararası kriterlere göre kapalı tesislerde üretim yapıldığı belirtildi.