1996 yılında 90 ülkenin biber gazının yasaklanması için Birleşmiş Milletler’de imza attığı, 1997’de Türkiye’nin de imzaladığı "Kimyasal Silahlar Konvansiyonu"na göre bu tür ajanların kullanımıyla ilgili uluslararası düzenlemelere dikkat çekildi. Açıklamada, biber gazının kapalı alanlarda, yakın mesafede ve topluluklar üzerinde yoğun şekilde kullanıldığında kimyasal silah olarak değerlendirileceği belirtildi.
Yapılan açıklamada; "Türk Tabipleri Birliği tarafından 2011 yılında yayınlanan “Gösteri Kontrol Ajanları” kitapçığında biber gazının ölümcül etkileri aktarılmıştır ve Türkiye’de meydana gelen ölümler dile getirilmiştir. Türkiye’de hepimizin bildiği gibi Hopa’da öldürülen öğretmen Metin Lokumcu’nun ölümünün biber gazıyla ilgili olduğu Adli Tıp Kurumu raporları tarafından da net olarak teyit edilmiştir. Musa Dağ, Çayan Birben, Mevlüt Altun, Hacı Zengin, Kazım Şeker bugüne kadar biber gazı maruziyeti sonucu ölen yurttaşlarımızdandırlar.
Gerek toplum gerekse birey sağlığı açısından çok kötü sonuçlar doğurabileceğini bilimsel kanıtlarla da öngördüğümüz göz yaşartıcı gazlar kimyasal silah olarak değerlendirilmeli ve kullanımları derhal yasaklanmalıdır" ifadeleri yer aldı.
HABER MERKEZİ
GÜNCEL
Yayınlanma: 22 Mart 2025 - 10:54
"Biber gazı kimyasal silahtır! Kullanımı derhal yasaklanmalıdır!"
Türk Tabipleri Birliği, son günlerde Türkiye’de yaşanan olaylarda biber gazının gösteri kontrol ajanı olarak değil, kimyasal silah olarak kullanıldığını belirten bir açıklama yaptı. Açıklamada, anayasal haklarını kullanan yurttaşlara yönelik uygulanan şiddet ve kimyasal gazların kullanımının kabul edilemez olduğu vurgulandı. Kolluk kuvvetlerinin, barışçıl gösteri yapan yurttaşların güvenliğini ve esenliğini koruması gerektiği ifade edildi.
GÜNCEL
22 Mart 2025 - 10:54
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir