Bazı sınıflar kalabalık, bazı sınıflar daha tenha… Her ev gibi her sınıfın da bir kokusu olduğuna inanlardanım. Bu koku güzel ya da çirkin, ağır ya da hafif gibi basit sıfatlarla tanımlanamayacak bir koku üstelik. Öncelikle öğretmenden daha sonra öğrencilerden birer nota almış ve ortaya başka hiçbir yerde hiç kimsede olmayan bir sonuç çıkmış gibi…
Annesi çalıştığı için sabah evden birlikte çıkan Kemal’in kahvaltı niyetine aldığı poğaçanın kokusu, bir dediği iki olmayan Ecrin’in kalemliğinden gelen envai çeşit silginin kokusu, babası birlikte oturdukları odada sigara içen Salih’in ödev yaparken defterine sinen tütünün kokusu, evleri küçük olduğu için mutfakta oturan Fatma’nın üzerinden gelen patates kızartması kokusu, annesi temizliğe çok ehemmiyet gösteren Emir’in kıyafetlerinden yayılan yumuşatıcı kokusu bir araya geldiğinde sınıfın kendine has o kokusu ortaya çıkar işte kıymetli okur.
Hepinizin bildiğini düşündüğüm bir kolonya firması var. O firmanın da tarihi bir dükkanı var. Hani pandeminin ilk zamanlarında önünde uzun kuyruklar oluşuyordu hani hah işte orası. Ben de ziyaret ettim geçenlerde, kapıdan girer girmez bir koku o kadar etkiledi ki beni, hemen çalışanlardan rica ettim ‘’Şu kapıdan girerken aldığım koku hangisiyse ben o kokudan almak istiyorum,’’ diye. Çalışan arkadaş gülümsedi ‘’O kokunun hangi koku olduğunu bilmiyoruz, buranın kokusu o,’’ dedi. Muhtemelen aynı soru günde defalarca soruluyordu oradaki çalışanlara, türlü türlü kokuların birleşmesiyle oluşan o kokuya ‘’Buranın kokusu’’ diyorlardı kısaca.
İşte sınıfın kokusu da böyle oluşur. Kimden hangi kokuyu aldığını bilemezsin, oranın kokusu olur, sınıfın kokusu olur. O kokuyu önce öğretmen alır, neden böyle koktuğunu bilir.
Şimdi gelin birlikte düşünelim, siz sınıfınızın kokusunu hatırlıyor musunuz? Belki de aynı sırayı paylaştığınız arkadaşlarınızın hayatlarında neler olup bittiğini hiç merak ettiniz mi? Bir düşünün derim.
Her biri kendine has kokulara sahip sınıflar kısa bir aranın ardından doldu taştı. İkinci döneme ‘’merhaba’’ diyen öğrenciler sınıflarına, okullarına kavuştular. Öğrenme kayıplarının oldukça fazla olduğu şu dönemde yeni bir uzaktan eğitim sürecinin ya da uzatılan tatillerin çok da beklenmediğini daha önceki sohbetlerimizde dile getirmiştim. Pandeminin insanların üzerindeki psikolojik etkisinin de bence iyiden iyiye azaldığı şu günlerde bu durumun aksini düşünmek de pek mümkün olmasa gerek.
İkinci dönemin tüm eğitim ailesine hayırlı olmasını temenni ediyorum.
Bu haftayı da PatrickSüskind ile noktalayalım kıymetli okur;
‘’Kokuların öyle bir inandırıcılığı vardır ki, sözden, gözle görmekten, duygudan, iradeden daha güçlüdür. Savılıp atılamaz bu inandırıcılık, soluduğumuz havanın ciğerlerimize işleyişi gibi, o da içimize işler, doldurur bizi, hepten ele geçirir, çaresi yoktur.’’
Herkese sağlıklı, huzurlu, mutlu haftalar dilerim.
YAZARLAR
Yayınlanma: 10 Şubat 2022 - 09:58
Bir de Bu Pencereden Kokla
Bazı sınıflar kalabalık, bazı sınıflar daha tenha… Her ev gibi her sınıfın da bir kokusu olduğuna inanlardanım
YAZARLAR
10 Şubat 2022 - 09:58
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir