Çocukların, yetişkinlerin davranışlarını örnek alarak öğrendiğinden daha önce ki yazılarımda bahsetmiştim. Bizlerin, özellikle ebeveynlerin düşünce ve davranışlarının çocukların üzerinde ne kadar etkisi olduğuna inanamazsınız. Biz ne kadar sevgi ve şefkat dolu olursak, karşımızdaki türlere saygı ile yaklaşırsak çocuklarımızda bu davranışlarımızı öğrenecektir. Her birimiz de geleceğimizde sevgi ve saygı bilincinde olan insanlar görmek isteriz. Bu sebeple sorumluluğumuz aslında çok büyük. 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günüydü. Ne yazık ki her yıl binlerce hayvan hayvanat bahçesi denilen hapishanelere esir düşüyor, kaçak yollardan eziyetler içerisinde ülkelere pazarlanmaya getiriliyor, son derece kötü koşullarda üretime zorlanıyor. Hadi çok uzaklara gitmeyelim. Sokağımızda yaşayan bazı kedi, köpekler ne yazık ki sevgisiz, saygısız büyümüş bilinçsiz insanların şiddetinin altında eziliyor. Bütün bu şiddetin altında yatan sebeplerden bir tanesi ise öğrenilmiş davranışlar. Daha iki gün önce parkta kediye tekme atan 4-5 yaşlarında bir çocuk gördüm. Kendisini yaptığı bu davranışın ne kadar zarar verici olduğu konusunda uyarmaya çalıştım. Bu şekilde kediye zarar verdiğini bunun çok yanlış olduğunu anlattım. Fakat bu davranışı ne yazık ki ebeveynlerinden ya da çevresindeki yetişkinlerden öğrenmiş olabileceğinin de farkındaydım. Yanında ki anneannesini de gayet kibar ve saygı içerisinde kendi çabamla uyardım. Gayet kibar bir dönüş aldım. Oda oldukça üzüldü. Fakat biliyorum ki sorun aslında en temelde. Bu çocuk bu davranışı neden sergiledi? Muhtemelen ailesinden ya da çevresinden gördüğü bir yada birkaç yetişkin bir kedi gördüğünde onu kovalamak isterken bu şiddet içeren yanlış davranışta bulundu ve çocuk da belki bunu bir iletişim türü olarak kodladı. Aslında belki de orada yapmak istediği 'öğrendiği yol ile' bir tür iletişim kurmaktı. Bunu düşünmek beni daha da üzdü. Kendimize yine aynı şekilde, zamanında kodlanmış olan bilinçsiz davranışların kendimizi ve çevremizi aslında nasıl da önemli derecede etkilediğini düşündüm. Karşımızdaki her canlı ile olan iletişimimize özen göstermenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladım. Özellikle ailelere çok büyük görev düşmekte. Evet bütün davranışlarımıza, tepkilerimize çok çok dikkat etmeli, özellikle insan yetiştiriyorsak çok daha özenli olmalıyız. Kendimizi geliştirmeli eğer bunu yalnız başaramıyorsak mutlaka destek almalıyız. Bir kişi bile koskoca bir bütünü etkileme gücüne sahip. Bütün bu olumsuz koşulların önüne geçebilmek için bireysel olarak yapacaklarımız bizlere küçük adımlar gibi gelse de bir araya gelince aslında işe yarar büyük başarılar olduğunu görebilmekteyiz. Daha düşünceli, daha sakin daha anlayışlı ve mantıksal yaklaşmak bizleri kurtuluşa götürecektir.
YAZARLAR
Yayınlanma: 06 Ekim 2020 - 10:30
Bir insan değişir, dünya değişir
Çocukların, yetişkinlerin davranışlarını örnek alarak öğrendiğinden daha önce ki yazılarımda bahsetmiştim
YAZARLAR
06 Ekim 2020 - 10:30
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir