Şikayet ve içerlemeler insanın enerji akışını bozuyormuş. Hatta kimi "kişisel gelişimci"lere göre para akışını da durduruyormuş. Para ile ilgili çıkarımlar pirim yapar ne de olsa. İnsanın kişisel gelişimini bir paket haline getirip, markette satanları hatta bunu satın alanları hiç anlayamıyorum ya neyse... Sanki insanın her anı, her deneyimi, bütün bir yaşamında menfi müspet tüm başından geçenler kişisel gelişimini oluşturmuyormuş gibi. Her neyse şu an konumuz bu değil.
Şikayet demiştik ya, hatırlıyorum da ilk okuldayken öğretmenlerimiz şikayet etmeyi yanlış anlarlardı. “Şu birbirinizi öğretmenlerinize şikayet etmekten bir türlü vazgeçmiyorsunuz" diye söylenirler, kendileri öğrencilerden şikayet ederlerdi. Şikayet ettiğimiz şeyler sanıyorum bazı sorunlara sorumlu tayin edip kurtulmaya çalıştıklarımız. Bu da bizi belli bir safhada tutup yaratıcılık ve uygulama yani icraat safhasına geçmemizi engelliyor olabilir. Bu gayet mantıklı ve anlaşılır. Detaylı tahlilleri elbette uzmanlara bırakmalı. Şu bir de içerlemelerimiz, kırıldığımız şeyler var. Zorbalıklar, haksızlıklar, istismarlar olunca bu gayet normal. Ama bununda üstünde çok durmamalı kanımca. Üstünde durunca bir şeyi halledemeyeceğimiz gibi bizi arafta bıraktığından ne öteye ne de beriye geçmemize izin vermiyor. Yani takılıp kalıyoruz. Bu durumda ne yapmalı. Bazılarının dediği gibi affetmek zorunda değiliz bence. Bu bir nevi yücelik, derin görüşlülük taslayarak kendimizi kandırmak gibi. Ama en azından bizim için hiç bir anlamı olmayan bir nötr olması gerekli gibi görünüyor. Yani zaman zaman bir şeyler bize batabilir, batmalı da ama acıtmamalı. Bu içerlemelerin bence işe yaradığı bile oluyor. Çocukken çok inciniriz. Hayata karşı daha zayıfızdır ne de olsa, hoş büyüyünce de çok güçleniyor sayılmayız ya... Kimi kalıcı izli etkilenmelerimiz, karar almalarımız bu içerlemelerimiz sayesinde oluyor olabilir. Bir nevi yaşadığımız zorlukların, edindiğimiz tecrübelerin altını çizmeye benziyor.
Dürüstçe itiraf etmem gerekirse şu an ben de bu yazıyı bahane edip bu anlattıklarımla hesaplaşıp nötr duruma gelip kimi içerlemelerim ve kırgınlıklarımla yüzleşiyorum. Hele bir de yazıp gözümün önünde somutlaşınca algılamam, üstesinden gelmem kolaylaşıyor. Sizlere de iştirak edip dinlediğiniz için teşekkür ederim. Şimdi takılmaları geride bırakıp kırgınlıklarımızı nötr hale getirdiğimize göre hayatımıza, yaratıcı davranışlarımıza, gönenç dolu yaşamımıza, hakkını vererek, kaldığımız yerden devam edebiliriz. Hoşça kalın.
YAZARLAR
Yayınlanma: 25 Temmuz 2020 - 10:00
Bir paket kişisel gelişim lütfen
Şikayet ve içerlemeler insanın enerji akışını bozuyormuş
YAZARLAR
25 Temmuz 2020 - 10:00
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir