Evet, bu sendroma gerçekten artık toplum olarak çok aşinayız. Hatta artık kendimizde olması, biz bayanlar için çok olası bir durum. Doğru bildiniz: PKOS (PolikistikOver Sendromu) . Yani bayanların yumurtalıklarındaki çok sayıdaki kistlerin varlığı durumudur ve hormonel düzensizliklerle beraber kendini gösterir.
Nedeni bilinmeyen bu hastalık otoritelerce genetik geçişli olabileceği, dış faktör olarak ta kötü beslenme alışkanlıkları, yetersiz fiziksel aktivite ve ideal olmayan kilo gibi nedenleri sıralayabiliriz. PKOS karşımıza çoğunlukla menstural düzensizliklerle çıkar. Fakat yapılan araştırmalarda çalışma grubunun %20’ lik dilimin mensturasyon döngülerinin düzenli olduğunu da belirtmiştir. Bunun yanı sıra hiperandrojenizm bulgular dediğimiz; akne, yağlı cilt, olağan olmayan kıllanma gibi sorunlar ve gebe kalamama semptomlarıyla karşımıza çıkar. Bu bulgulara obezite gibi kompleks yapı da eşlik edebilir.
Neler Yaşayabiliriz?
PKOS la beraber bozulmaya başlayan endokrinolojik durumla beraber diyabet, insülin direnci, hiperinsülinemi, metaboliksendrom ve uzun vadede kardiyovasaküler rahatsızlıklar bireye eşlik edebilir. Bunula beraber psikolojik etkilerini de hormonel değişiklikten dolayı gözlemlersiniz. Semptomların ne olduğu tabi ki önemlidir ancak önemli olan bu semptomların etkilerini en aza indirmek ve standart yaşam tarzını sürdürmektir. Hadi hedefimiz için neler yapmalıyız, bu konuda biz diyetisyenler beslenme konusunda ne önerilerde bulunuyoruz gelin beraber inceleyelim.
Diyetisyence PKOS’a ne yapmalı?
PKOS’ ta beslenme konusunda ilk dikkat etmemiz gereken konu diyetin çeşidine karar vermektir. Düşük glisemik indeksli diyetler PKOS ta olumlu sonuçlar vermektedir. Bunun için de basit karbonhidrat dediğimiz rafine şeker grubunu besin örüntünüzden çıkarmak gerekir. Bu rafine ürünler yerine kompleks karbonhidratların yerini diyette arttırmak gerekir. Önerdiğimiz beslenme programının diğer önemli kısmı diyetinizdeki besinler çeşitli olmalıdır. Tek bir besin grubuna bağlı kalmamalısınız veya birkaç grupla kısıtlı. Öğününüzde her besin grubundan (Meyve, sebze, tahıl, yağ ve süt grubu) diyetisyeninizin belirlediği porsiyonlar kadar tüketmelisiniz. Ayrıca öğün atlamamalısınız, bu bizim sağlıklı ya da değil her bireye önerdiğimiz bir başlıktır ve PKOS ta da unutulmamalıdır.
Diyet örüntünüzün de yağ oranı düşük, protein miktarı ihtiyacınız kadar olması gerekmektedir. Protein kaynaklarınızın kaliteli olmasını isteriz yani anne sütünden sonra en değerli protein kaynağı olan yumurta, et gibi kategori bizim için ideal olur. Ancak hayvansal kaynaklı protein kaynaklarını tüketmeyi sevmeyen gruba ufak bir tüyomuz var; bitkisel protein kaynakları olan kuru baklagilleri tahılla karıştırıp bitkisel proteinin kalitesini arttırabiliriz. Yağ tercihlerimiz de daha hafif ve sağlıklı olmalı; zeytinyağı, kanola yağı, badem ve fındık yağları vb.
Geldik en önemli konuya: SU! Bıkmadan, usanmadan, hastalıkta, sağlıkta ısrarla hatırlatacağımız konu başlığımız. Su tüketiminizin ihtiyacınıza göre olması metabolizmanızın çalışmasına yardımcı olduğu için; hormonel dengeler, kilo problemi olan bireyler için kilo vermelerine yardımcı ve sistemlerin düzenli çalışmasını sağlayacağı için de PKOS un semptomlarını azaltmada yardımcı olacaktır.
PKOS metabolik hastalıklara zemin hazırlayan yine metabolik bir sendrom olduğu için beslenme, farmokolojik tedavi ve fiziksel aktivite ile beraber tedavi edilmelidir. Fiziksel aktivitenizin artması insülin salgılamanızı düzene sokacağı için etkilerini azaltmada ve PKOS ta oluşabilecek problemleri önleme adına atlanılmayacak bir tedavi basamağıdır. Yazdıklarımızdan anlamışsınızdır ki PKOS nedeni bilinmeyen bir hastalık kategorisinde olabilir ancak kesinlikle çözümsüz değildir. Bahsettiğimiz başlıklar, sadece hasta birey tanımı için değil sağlıklı bireylerin de dikkat etmesi gereken konulardır. Sonuç olarak PKOS’ u yenebiliriz demiyorum ama aleni olarak PKOS’ la savaşabiliriz diyorum. Hem de en lezzetli, en sağlıklı, en enerjik yöntemlerle..
YAZARLAR
Yayınlanma: 03 Eylül 2018 - 11:19
Bu Sendroma Çok Aşinayız?
Evet, bu sendroma gerçekten artık toplum olarak çok aşinayız
YAZARLAR
03 Eylül 2018 - 11:19
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir