CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural “Buhrandan Çıkış Çağrısı” başlıklı açıklamasında Türkiye’nin ekonomik kurtuluş paketini 16 madde halinde sıraladı.
Türkiye’nin ciddi bir ekonomik buhranla karşı karşıya olduğu belirten CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural, ekonomik değerlendirmelerde bulundu Ural yaptığı yazılı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Özellikle 2018’den bu yana, Hükümetin öngördüğü döviz kuru, enflasyon, büyüme, işsizlik gibi hiçbir hedef tutmamıştır. 2020 başında dış borçlar rekor kırarken, döviz rezervlerimiz kurumuştur. Salgından sonra daha da hızlanan işsizlik, yoksulluk, üretim kapasitesindeki daralma Türkiye ekonomisi için ciddi tehlike sinyalleri vermektedir. Bir ekonomik buhranın yükünü en fazla, işçi, çiftçi, memur, esnaf, emekli, öğrenci, işsiz, yoksul yani özetle geniş halk kitleleri çeker. Ayrıca reel sektörde faaliyet gösteren tüm namuslu iş insanları da ekonomik buhrandan payını büyük ölçüde alır. Bu nedenle ekonomik buhrana karşı mücadele, spekülatif kazanç peşinde koşmayan herkesin ortak sorunudur. Buhrandan çıkış reçetelerinin başarısı her şeyden önce en geniş mutabakatın sağlanmasına, kısa vadeli siyasal hesaplar yerine, cesaretli yapısal reformlar için adım atılabilmesine bağlıdır. Kuşkusuz her siyasi partinin bir ekonomik programı vardır ve iktidara geldiğinde bunu uygulamak ister. Ancak buhrandan çıkış programları ‘asgari müştereklerde azami mutabakatların sağlanacağı’ programlardır. Bu çerçevede iktidar programımız saklı kalmak kaydıyla, mevcut iktidar koşullarında buhrandan çıkış için önerilerimizi paylaşmayı, siyasal ve tarihsel bir görev olarak görüyoruz. Ekonomi güven ister. Hükümetçe güven verecek adımların kararlılık ve geniş bir destekle atılacağının ve gerekli yapısal reformların yapılacağının kamuoyuna açıklanması hayati derecede öneme sahiptir. Bu bağlamda önümüzdeki süreçte, mevcut ekonomik buhranın aşılması için iktidarın yapısal reformlar konusunda adım atması gereken alanları ve konuları kamuoyunun takdirine sunuyoruz.”
16 maddeyi sıraladı
Hükümetin hem güven vermek hem de kamuoyu desteğini sağlamak için öncelikle iki alanda kararlı bir tavır alması gerektiğini belirten CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural, 16 maddelik ekonomik kurtuluş paketini şu şekilde sıraladı; “1. Kamuda israfa son vereceğini millete taahhüt etmelidir. Kamuda israfın ve savurganlığın faturasını milletin ödediği bir gerçektir. Hükümet israfı önlemeli ayrıca tasarrufa hangi alanlardan başlayacağını da somut olarak kamuoyuna açıklamalıdır. Örneğin, kamu özel işbirliği çerçevesinde yapılan tüm döviz garantili taahhütlerin Türk Lirasına dönüştürüleceğini, gerekirse kamulaştırılacağını, kamuda merkezi idare ve yerel yönetimlerde makam aracı saltanatına son vereceğini taahhüt etmelidir. 2. Yeni bir “Bütçe” ve yeni bir “Orta Vadeli Programı” TBMM’ye getireceğini kamuoyuna açıklamalıdır. TBMM’de kabul edilen “2020 Yılı Bütçesi” ve daha önce açıklanan “2020-2022 Orta Vadeli Program” artık milletin derdine derman olma vasfını yitirmiştir. Hükümet, yaşanan ekonomik buhranı aşmak için, salgın nedeniyle kapanan işyerlerinin, bu işyerlerinde çalışanların, ürünleri tarlada kalan çiftçilerin, üretim faaliyetleri duran KOBİ’lerin yitirdikleri gelirlerin telafisine çözüm getiren yeni bir Bütçe ve yeni bir Planı Meclise getirmelidir. Gerçekçi ve takip edilebilir, somut hedefler belirlenerek yapılacak, güven veren yeni bir bütçe ve yeni bir plan ekonomide normalleşmenin ilk adımı olacaktır. Hükümet, yeni bir bütçe ve yeni bir planla birlikte, Türkiye’nin içerde ve dışarıda saygınlığını artırmak, güvenirliliğini pekiştirmek için ayrıca bir dizi reform süreci de başlatmak zorundadır. 3. Yeni bir merkez-yerel dengesi kurulmalıdır: Ekonomik buhrandan çıkış sürecinde devletin tüm kapasitesini en verimli şekilde kullanması çok önemlidir. Bu nedenle yeni bir “merkez-yerel” dengesi kurmak zorunlu hale gelmiştir. Hükümet, merkezi yönetimin kaynak ve imkânlarını genel düzeyde organize etme kapasitesi ile yerel yönetimlerin halka doğrudan ulaşabilme kapasitesini birleştirilerek yeni bir yönetim anlayışıyla hizmetin milletimize daha etkin bir şekilde ulaşmasını sağlamalıdır. Bu çerçevede; Yerel yönetimlerin gelirleri artırılmalıdır. Merkezi yönetimin denetimi, belediyelerin çalışmalarını engelleme amaçlı olmaktan çıkarılmalıdır. Seçimle gelen belediye başkanlarının, ancak seçimle gidecekleri güvence altına alınmalıdır. 4. Devlet yönetiminde liyakat sistemi hâkim kılınmalıdır: Hükümet, kamusal alandaki bütün atama ve işlemlerde liyakati esas alacağını, sadakate dayalı verimsiz kamu yönetimi anlayışını terk edeceğini taahhüt etmelidir. Kalite ve verimliliği ancak liyakat esasının ortaya çıkaracağı ilkesi temel alınmalıdır. 5. Sayıştay gerçek işlevine kavuşturulmalıdır. Hükümet, TBMM adına denetim yapan Sayıştay’ın denetim alanını uluslararası normlara uygun olarak genişletilmeli ve bu konuda gerekli yasal düzenlemeleri derhal parlamentoya sunacağını kamuoyuna açıklamalıdır. Böylece hesap verebilirliğin kapısı açılmalıdır. 6. Özerk kurulların güvencesi sağlanmalıdır. Hükümet, ekonominin önemli aktörleri olan Merkez Bankası başta olmak üzere, BDDK (Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu), SPK (Sermaye Piyasası Kurulu), KİK (Kamu İhale Kurumu), EPDK (Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu) gibi kurumların bağımsızlığını yeniden sağlayacağını ve bu kurumların araçlarına siyasi müdahale etmeyeceğini kamuoyuna açıklamalıdır. 7. Kamu İhale Yasası rekabet ve şeffaflığı sağlayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir. Hükümet, kamuda israf ve kayırmacılığı engellemek amacıyla Kamu İhale Yasasının ivedilikle değiştirileceğini, tüm kamu ihalelerinin saydam, kamuya açık, kayırmacılıktan uzak bir anlayışla yapılacağını taahhüt etmeli ve bunun garantisini millete verilmelidir. 8. TBMM’de “Kesin Hesap Komisyonu” kurulmalıdır. Hükümet, kesinleşen bütçe harcamalarını gösteren “Kesin Hesap Kanunu”nun sağlıklı bir zeminde tartışılmasını sağlamak için TBMM’nde bir “Kesin Hesap Komisyonu” kurulacağını ve bu Komisyonun Başkanlığının muhalefet partisine verileceğini Kamuoyuna açıklamalıdır. 9. Ulusal Vergi Konseyi Kurulmalıdır. Halktan toplanan vergilerin nerelere harcandığının hesabının verilmesi demokrasinin olmazsa olmazıdır. Hükümet, vergi politikalarındaki çarpıklıkları gidermek ve adaletli bir vergi politikası uygulamak amacıyla “Ulusal Vergi Konseyi’nin kuracağını ve bu Konsey’in her yıl düzenleyeceği raporların Resmi Gazetede yayınlanacağını taahhüt etmelidir. 10. Ekonomik ve Sosyal Konsey çalıştırılmalıdır. Hükümet, sorunlara birlikte çözüm üretmek için bir Anayasal kurum olan “Ekonomik ve Sosyal Konsey’i belli aralıklarla toplayacağını, ilgili tarafların görüşü alınmadan dar bir kadroyla ya da tek başına karar alınmayacağını kamuoyuna taahhüt edilmelidir. 11. Yargı bağımsızlığı kesin olarak sağlanmalıdır. Hükümet, kuvvetler ayrılığını sağlayacak, denge ve denetim mekanizmalarını kuracak adımların atılacağını taahhüt etmeli, bu bağlamda iktidarın yargı üzerindeki tahakkümüne derhal son verilmelidir. Ayrıca orta vadede yargı bağımsızlığını sağlayacak kurumsal (anayasal) değişiklilere gidileceğini de millete taahhüt etmelidir. 12. Düşünceyi ifade, örgütlenme ve basın özgürlüğü koşulsuz güvence altına alınmalıdır. Hükümet, meslek örgütleri, demokratik kitle örgütleri ve sivil toplum örgütleri üzerindeki her türlü baskıya son vereceğini ve evrensel ölçülerde medya özgürlüğüne uyulacağını kamuoyuna açıklamalıdır. Bu bağlamda tutuklu gazetecilerin serbest bırakılması taahhüdünün samimiyetini ortaya koyacaktır. 13. Seçim barajı kaldırılmalıdır. Demokrasilerde asıl olan milletin iradesinin olduğu gibi parlamentoya yansımasıdır. Hükümet, 12 Eylül darbecilerinin eseri olan “Siyasi Partiler Kanunu”nun değiştirileceğini taahhüt etmelidir. Darbecilerin yasalaştırdığı seçim barajının, seçime değil, demokrasiye yani millet iradesine baraj getirdiği unutulmamalıdır. 14. Siyasi Ahlak Yasası çıkarılmalıdır. Hükümet, vatandaşla siyasetçi arasındaki güveni sağlamak, siyasetin ve siyasetçinin itibarını tesis etmek için TBMM’ne derhal “Siyasi Ahlak Yasası” teklifinin getirileceğini taahhüt etmelidir. 15. Güçlü bir “Stratejik Planlama Teşkilatı” kurulmalıdır. Ekonomide, ihracat odaklı ve katma değeri yüksek üretime öncelik veren bir planlama ve teşvik politikasının yaşama geçirileceği, bunun için güçlü bir “ Stratejik Planlama Teşkilatı” kurulacağı kamuoyuna açıklanmalıdır. 16. IMF ile yeni düzen netleştirilmelidir. IMF ile ilişkiler kesilecekse, ortaklıktan çekilmeli ve IMF’deki sermaye payının Türkiye’ye getirileceği kamuoyuna açıklanmalıdır.”
SİYASET
Yayınlanma: 19 Mayıs 2020 - 13:50
"Buhrandan Çıkış Çağrısı"
CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural “Buhrandan Çıkış Çağrısı” başlıklı açıklamasında Türkiye’nin ekonomik kurtuluş paketini 16 madde halinde sıraladı
SİYASET
19 Mayıs 2020 - 13:50