Son genel kurulda Çanakkale Barosu Başkanlığına seçilen Soner Aydın ve yönetim kurulu üyeleri, Truva Otel’de düzenlenen kahvaltı etkinliğinde basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Geçtiğimiz sene Çanakkale Barosu başkanlığına seçilen Soner Aydın, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte basınla bir araya geldi. Truva Otel’de kahvaltı etkinliği düzenleyen Aydın, kahvaltının ardından ise basına gündeme dair açıklamalarda bulundu. İşte o açıklamalardan öne çıkan satır başlıkları:
“HİÇBİR KURUMDAN KOLAYCA BİLGİ ALAMIYORUZ”
“Avukatlık mesleğiyle ilgili yanlış bir algı var. Diyorlar ki ‘avukatlık serbest meslektir.’ O halde protokolde bizim sıralamamız, Baro Başkanı olarak neden rektörden sonra geliyor da esnaf odası başkanı bilmem kaçıncı sırada oluyor? Eğer biz de esnaf statüsündeysek protokol sıralaması neden böyle olsun? Bir şekilde avukatlık mesleğini geri plana atmaya, haksızlık yapmaya çalışılıyor. Zaten günümüzde bir avukatın herhangi bir bilgiye, belgeye ulaşması yeterince zor. Halbuki kanunda denmiş ki, ‘her kurum avukata yardımcı olmak zorundadır.’ Bu kanunu biz yazmadık, kanunun kendisi böyle. Ama bu asla uygulanmıyor. Avukatların davayla ilgili dosyalara ulaşması çok zor hale getirildi. İşte son olarak da şubat ayında alınan karar ortada. Adliye girişlerinde avukatlara bir zorluk daha çıkartılarak, savcıyla, hakimle görüşmemiz daha da zor hale getirildi.”
“HİÇBİR BİLGİLENDİRMEDE BULUNMADAN ÇİPLİ KARTLARIMIZI İPTAL ETTİLER”
“Kanunen aynı statüde olduğumuz hakimler ve savcılarla görüşmemiz, görevli memurun inisiyatifine bırakıldı. Ve bunu yaparak bize önceden bildirme gereği bile duymadılar. Bir sabah Adliyeye gittik ve içeri giremeyince anladık ki çipli girişlerimiz iptal edilmiş. Yeni düzenlemede, biz gideceğiz de derdimizi anlatacağız, kalem de ikna olacak sonra arayacak savcıyı, durumu anlatacak. Savcı da ‘gelsin bakalım’ diyecek, biz ancak öyle görüşebileceğiz kendileriyle. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Şubat ayından beri bunun mücadelesini veriyoruz, gerekli yerlere başvurumuzu da yaptık. Avukatları yok sayan bu düzenlemeden vazgeçilmesini talep ediyoruz.”
“TOPLUMSAL OLAYLARI İLGİLENDİREN DAVALARA MÜDAHİL OLMAMIZ ENGELLENİYOR”
“Diğer yandan Baro’nun davalara müdahil olmasının da önüne geçiliyor. Eskiden toplumu ilgilendiren meselelerle ilgili Baro olarak davaya müdahil oluyorduk. Artık bize ‘sizi ilgilendirmez’ deniyor. Bir şekilde kamuya mal olan davaları da bu şekilde takip etmemiz engellenmeye çalışılıyor ama biz bunun da sürekli mücadelesini veriyoruz.”
“ÇOKLU BARO, BİR ÖLÜ DOĞUMDUR”
“Çoklu Baro, bir ölü doğumdur. Bunu defalarca söyledik. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Şöyle düşünün, siz diyorsunuz ki, Cumhuriyet tarihinden beri benim siyasi görüşümü destekleyen hiçbir parti iktidar olmadı o yüzden ben bu iktidarı tanımıyor, başka iktidar seçiyorum. Bu, tamamen buna benziyor.”
“HİÇBİR KURUMDAN KOLAYCA BİLGİ ALAMIYORUZ”
“Avukatlık mesleğiyle ilgili yanlış bir algı var. Diyorlar ki ‘avukatlık serbest meslektir.’ O halde protokolde bizim sıralamamız, Baro Başkanı olarak neden rektörden sonra geliyor da esnaf odası başkanı bilmem kaçıncı sırada oluyor? Eğer biz de esnaf statüsündeysek protokol sıralaması neden böyle olsun? Bir şekilde avukatlık mesleğini geri plana atmaya, haksızlık yapmaya çalışılıyor. Zaten günümüzde bir avukatın herhangi bir bilgiye, belgeye ulaşması yeterince zor. Halbuki kanunda denmiş ki, ‘her kurum avukata yardımcı olmak zorundadır.’ Bu kanunu biz yazmadık, kanunun kendisi böyle. Ama bu asla uygulanmıyor. Avukatların davayla ilgili dosyalara ulaşması çok zor hale getirildi. İşte son olarak da şubat ayında alınan karar ortada. Adliye girişlerinde avukatlara bir zorluk daha çıkartılarak, savcıyla, hakimle görüşmemiz daha da zor hale getirildi.”
“HİÇBİR BİLGİLENDİRMEDE BULUNMADAN ÇİPLİ KARTLARIMIZI İPTAL ETTİLER”
“Kanunen aynı statüde olduğumuz hakimler ve savcılarla görüşmemiz, görevli memurun inisiyatifine bırakıldı. Ve bunu yaparak bize önceden bildirme gereği bile duymadılar. Bir sabah Adliyeye gittik ve içeri giremeyince anladık ki çipli girişlerimiz iptal edilmiş. Yeni düzenlemede, biz gideceğiz de derdimizi anlatacağız, kalem de ikna olacak sonra arayacak savcıyı, durumu anlatacak. Savcı da ‘gelsin bakalım’ diyecek, biz ancak öyle görüşebileceğiz kendileriyle. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Şubat ayından beri bunun mücadelesini veriyoruz, gerekli yerlere başvurumuzu da yaptık. Avukatları yok sayan bu düzenlemeden vazgeçilmesini talep ediyoruz.”
“TOPLUMSAL OLAYLARI İLGİLENDİREN DAVALARA MÜDAHİL OLMAMIZ ENGELLENİYOR”
“Diğer yandan Baro’nun davalara müdahil olmasının da önüne geçiliyor. Eskiden toplumu ilgilendiren meselelerle ilgili Baro olarak davaya müdahil oluyorduk. Artık bize ‘sizi ilgilendirmez’ deniyor. Bir şekilde kamuya mal olan davaları da bu şekilde takip etmemiz engellenmeye çalışılıyor ama biz bunun da sürekli mücadelesini veriyoruz.”
“ÇOKLU BARO, BİR ÖLÜ DOĞUMDUR”
“Çoklu Baro, bir ölü doğumdur. Bunu defalarca söyledik. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Şöyle düşünün, siz diyorsunuz ki, Cumhuriyet tarihinden beri benim siyasi görüşümü destekleyen hiçbir parti iktidar olmadı o yüzden ben bu iktidarı tanımıyor, başka iktidar seçiyorum. Bu, tamamen buna benziyor.”