Basın açıklamasına Çanakkale Barosu, CHP Çanakkale Milletvekili İsmet Güneşhan, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek katılım gösterdi.
Çanakkale Barosu, Halilağa Bakır Madeni Projesi kapsamında başlatılan ağaç kesimlerine karşı sert tepki gösterdi. Av. Çanakkale Barosu Başkanı Av. Ardahan Dikme yapmış olduğu basın açıklamasında projenin Çanakkale’nin çevre sağlığı ve ekosistemi üzerinde telafisi imkansız zararlara yol açacağını belirtti. Anayasada güvence altına alınmış çevre hakkının ihlal edildiğini savunan Dikme, “Yaşam hakkının ayrılmaz bir parçası olan çevre hakkı, sırf bakır madeni çıkarılacak diye ihlal edilmemelidir” dedi.
Dikme, kesim yapılan alanın Kirazlı’daki maden sahasından altı kat büyük olduğunu ve bu tahribatın, nesiller boyunca orman ekosisteminin yeniden oluşmasını imkansız hale getireceğini vurguladı. Çanakkale’nin çevre hassasiyetine dikkat çeken Dikme, çevre katliamına karşı verdikleri hukuk mücadelesini sürdüreceklerini belirterek, "Danıştay’ın acilen yürütmeyi durdurma kararı vermesi hayati önem taşıyor" şeklinde konuştu.
Bölgedeki orman yangınları, kuraklık ve iklim krizinin etkilerinin giderek arttığı bir dönemde bu tür bir projenin doğayı ve su kaynaklarını tehdit ettiğini vurgulayan Dikme, kesimlerin başlamasıyla kamu vicdanının derinden yaralandığını ifade etti. Çanakkale Barosu, çevre katliamlarına karşı Anayasa'nın 56. maddesinde yer alan çevre sağlığını koruma görevine atıfta bulunarak, çevre hakkını savunmaya devam edeceklerini duyurdu.
SEDANUR ARIGÜN
ÇEVRE
Yayınlanma: 04 Kasım 2024 - 16:06
Çanakkale Barosu'ndan Halilağa Maden Projesine Tepki
Çanakkale Barosu, Halilağa Bakır Madeni Projesi kapsamında başlatılan ağaç kesimlerine yönelik basın açıklaması gerçekleştirdi. Baro Başkanı Av. Ardahan Dikme’nin yaptığı basın açıklamasında, proje nedeniyle Çanakkale’nin ekosisteminde geri dönüşü olmayan tahribatların meydana geleceğine dikkat çekildi.
ÇEVRE
04 Kasım 2024 - 16:06
Bu tip Vatan Eko Sistemini katledenler ve yol açan/izin verenler Türkiye Cumhuriyeti 1nci sınıf ve çağdaş bir Hukuk Devleti olduğunda en ağır cezalar talebiyle yargılanmalıdır. Vatan'a ihanetle eşdeğerdir bu suçlar. Bu Ülke çölleştiğinde 88 milyon hepbirlikte nereye gideceğiz? Bolivya'ya mı örneğin? Alırlar mı bizi? En üstte suçladığım insanlar Torunları nerde ve nasıl yaşıyacak, bunu da mı düşünmekten acizler? Para herşey mi? Vehbi Bey, Sakıp Bey....öbür tarafa paralarını götürebildiler mi?