Gazeteler manşeti atıyor..Falanca güzel cesur pozlar verdi..
Cesur pozlar dediği de nü’ye yakın çekimler. Gazete, bu durumu toluma cesur ve cesaret olarak sunuyor. Henüz gelişme çağındaki çocuk bunu bir yere not ediyor; hıımm soyunmak demek ki; cesur bir şey. Cesur olmak güzel.. Meraklısına: Kadının yalın çıplaklığı estetik ama bunun ölçüsü çok önemli. Dozunu kaçırdığında etkisi azalıyor. Her şeyde öyle değil mi, doz hayatımızda önemli bi ölçü..gerekirse bu bahse döneriz ama şimdi konumuz bu değil..
Peki son dönemde sokakta, parkta, bankta, sahilde; herkesin gözü önünde cinsel ilişkiye girmek cesaret ister mi. Hiç kuşkusuz ister ama bunu cesur insanlar yapar demek mümkün değil. Sapıkça bir tavır içinde olmanın cesur olmakla bir ilgisi yok. Gelişelim, çağdaş toplumlardaki gibi olalım derken aslında kavramları birbirine karıştırdık.
Şimdi can alıcı soruyu soralım..
N’oluyor kuzum nedir bu ahlaksızlık ötesi durum ?
Anlatayım..
Herkes farklı şeyler söylüyor..
Ayıplıyor, insanlarda ahlak kalmadı diyor ama olup bitenin bunlarla hiç ilgisinin olduğunu düşünmüyorum. Sebebi şu..
Dijitalleşen dünyada çok farklı argümanlarla karşılaşıyoruz. Ben bu görüntülerin iki şekilde olabileceğine kanaat getirdim. Başka türlüsü olamaz. Ekonomik sıkıntılar bu türden görüntüler yaratmaz; bu güne kadar da yaratmamıştır. BiR: Sosyal medyada içerik üretmek zorlaştı. Ya çok kaliteli işler yapacaksın ya absürd, nefret uyandıracak ama izlemeden edemeyeceğimiz tepki çekecek bir takım oyunlar ortaya koymak gerekiyor. Bu yapılan, insanın gözüne sokulan sokakta cinsel ilişkiye girmek böyle bir deney olabilir..zira artık herkes gölgesinden korkar olduğu için kimse kimseye bulaşmak istemiyor. Bu da ölçülüyor ve toplumun nasıl korkmuş olduğu gerçeği anlatılıyor..Youtube’da üyelere özel içerikler var, bu görseller oralarda sergileniyor.
iKi: Tiktok..çok önemli bir platform. Burada bir takım insanlar, tiktok’çular diyelim. Birbirlerine meydan okuma yapıyor. Yani Challenge. Sınırlar ne kadar zorlanabilir..organize olup yer belirliyorlar ve eylemlerini orada gerçekleştiriyorlar.. Son dönemdeki çılgınlığı, absürd utanmazca yapılan iğrenç şeylerin bundan kaynaklandığını düşünüyorum..
Ve..
Bu türden abuk subuk içeriklerin çağdaşlık, uygarlık, özgürlük gibi kavramlarla yakından uzaktan ilişkisi olamaz. Her şeyin bi sınırı var. Bu görüntüler sınırların çok çok ötesinde.. Gelelim 17 Haziran Çanakkale LGBT onur yürüyüşüne..
Sayın Vali Aktaş yasaklamış, yasaklamış ve yürütmeyeceğim demiş..
Akıncılar sosyal medya üzerinden yetkililere çağrı yapmış ve onursuzluk yürüyüşlerinin ve tüm faaliyetlerinin durdurulmasını istiyoruz demiş..
Yetmemiş..
Müslüman gençler olarak o gün o yürüyüşte orada olacağız denmiş..
Şimdi sokakta iğrenç şekilde cinsel ilişkiye girmeye kimse sesini çıkarmazken, LGBT’lilerin yürümesi ne kadar iğrenç, ne kadar tehlikeli, ne kadar özgür birey davranışının ötesinde..
Bana kalsa bırakın yürürsünler..
Ne olacak yani. Onlar yürürdü diye ahlakımız mı bozulacak, çoluk çocuk şak diye fikir mi değiştirecek..
Herkes kendini ifade edebilmeli. Bazı şeyleri yasaklayarak önleyemezsin..
Bu yürüyüş kanunsuz olur eyvallah..bizim bilmediğimiz kanunsuz bir durum varsa da toplum olarak bunu bilmek isteriz..
Velhasıl; ayıplayacağımız, sebebini bilmek isteyeceğimiz şeyleri görmezden geliyoruz ama bazı gerçekleri de ahlakımızı bozar diye korkuyoruz. Soyunan mankene cesur pozlar verdi diye ağzımızın suyunu akıtarak bakıyoruz iş bireyin tercihine gelince orada dur şekerim diyoruz..
Bu olmaz; olmamalı. Kimse kimsenin namus bekçisi değil..
Cesur pozlar dediği de nü’ye yakın çekimler. Gazete, bu durumu toluma cesur ve cesaret olarak sunuyor. Henüz gelişme çağındaki çocuk bunu bir yere not ediyor; hıımm soyunmak demek ki; cesur bir şey. Cesur olmak güzel.. Meraklısına: Kadının yalın çıplaklığı estetik ama bunun ölçüsü çok önemli. Dozunu kaçırdığında etkisi azalıyor. Her şeyde öyle değil mi, doz hayatımızda önemli bi ölçü..gerekirse bu bahse döneriz ama şimdi konumuz bu değil..
Peki son dönemde sokakta, parkta, bankta, sahilde; herkesin gözü önünde cinsel ilişkiye girmek cesaret ister mi. Hiç kuşkusuz ister ama bunu cesur insanlar yapar demek mümkün değil. Sapıkça bir tavır içinde olmanın cesur olmakla bir ilgisi yok. Gelişelim, çağdaş toplumlardaki gibi olalım derken aslında kavramları birbirine karıştırdık.
Şimdi can alıcı soruyu soralım..
N’oluyor kuzum nedir bu ahlaksızlık ötesi durum ?
Anlatayım..
Herkes farklı şeyler söylüyor..
Ayıplıyor, insanlarda ahlak kalmadı diyor ama olup bitenin bunlarla hiç ilgisinin olduğunu düşünmüyorum. Sebebi şu..
Dijitalleşen dünyada çok farklı argümanlarla karşılaşıyoruz. Ben bu görüntülerin iki şekilde olabileceğine kanaat getirdim. Başka türlüsü olamaz. Ekonomik sıkıntılar bu türden görüntüler yaratmaz; bu güne kadar da yaratmamıştır. BiR: Sosyal medyada içerik üretmek zorlaştı. Ya çok kaliteli işler yapacaksın ya absürd, nefret uyandıracak ama izlemeden edemeyeceğimiz tepki çekecek bir takım oyunlar ortaya koymak gerekiyor. Bu yapılan, insanın gözüne sokulan sokakta cinsel ilişkiye girmek böyle bir deney olabilir..zira artık herkes gölgesinden korkar olduğu için kimse kimseye bulaşmak istemiyor. Bu da ölçülüyor ve toplumun nasıl korkmuş olduğu gerçeği anlatılıyor..Youtube’da üyelere özel içerikler var, bu görseller oralarda sergileniyor.
iKi: Tiktok..çok önemli bir platform. Burada bir takım insanlar, tiktok’çular diyelim. Birbirlerine meydan okuma yapıyor. Yani Challenge. Sınırlar ne kadar zorlanabilir..organize olup yer belirliyorlar ve eylemlerini orada gerçekleştiriyorlar.. Son dönemdeki çılgınlığı, absürd utanmazca yapılan iğrenç şeylerin bundan kaynaklandığını düşünüyorum..
Ve..
Bu türden abuk subuk içeriklerin çağdaşlık, uygarlık, özgürlük gibi kavramlarla yakından uzaktan ilişkisi olamaz. Her şeyin bi sınırı var. Bu görüntüler sınırların çok çok ötesinde.. Gelelim 17 Haziran Çanakkale LGBT onur yürüyüşüne..
Sayın Vali Aktaş yasaklamış, yasaklamış ve yürütmeyeceğim demiş..
Akıncılar sosyal medya üzerinden yetkililere çağrı yapmış ve onursuzluk yürüyüşlerinin ve tüm faaliyetlerinin durdurulmasını istiyoruz demiş..
Yetmemiş..
Müslüman gençler olarak o gün o yürüyüşte orada olacağız denmiş..
Şimdi sokakta iğrenç şekilde cinsel ilişkiye girmeye kimse sesini çıkarmazken, LGBT’lilerin yürümesi ne kadar iğrenç, ne kadar tehlikeli, ne kadar özgür birey davranışının ötesinde..
Bana kalsa bırakın yürürsünler..
Ne olacak yani. Onlar yürürdü diye ahlakımız mı bozulacak, çoluk çocuk şak diye fikir mi değiştirecek..
Herkes kendini ifade edebilmeli. Bazı şeyleri yasaklayarak önleyemezsin..
Bu yürüyüş kanunsuz olur eyvallah..bizim bilmediğimiz kanunsuz bir durum varsa da toplum olarak bunu bilmek isteriz..
Velhasıl; ayıplayacağımız, sebebini bilmek isteyeceğimiz şeyleri görmezden geliyoruz ama bazı gerçekleri de ahlakımızı bozar diye korkuyoruz. Soyunan mankene cesur pozlar verdi diye ağzımızın suyunu akıtarak bakıyoruz iş bireyin tercihine gelince orada dur şekerim diyoruz..
Bu olmaz; olmamalı. Kimse kimsenin namus bekçisi değil..