Merhaba Sevgili Okur,
Sanırım son 4 yıldır dilimden düşmeyen kelime ikilisidir: “çocuk kitapları”. O dünyayı keşfetmiş, faydasını defalarca görmüş biri olarak bağıra çağıra çocuk kitapları demeye de devam edeceğim kesinlikle.
Bazı okurlar, satırları okurken “ne var canım, alt tarafı bir çocuk kitabı işte!” diyebilirler. Yine bağıra çağıra derim ki; “ hayır, sadece bir çocuk kitabı deyip geçme! Bak, içinde neler var, hayatından binlerce kare”.
Bugün sizlere biraz çocuk kitaplarının dünyasından, neden bu kadar değerli olduklardan bahsetmek istedim.
Çocuk kitapları ya da kitaplar hayatımın her anında olan en değerli varlıklar benim için. Bugün uçsuz bucaksız hayal kurmayı belki de kitaplara borçluyum. Birine hediye mi alınacak aklıma gelen en güzel hediye çeşidi, hemen imdadıma yetişir. Araştırmam gereken bir konu mu vardı, günümüzde internet ortamı binlerce bilgiyi anında önümüze “şak” diye döküyor olsa da, yalnızca kitaplarda gizli kalmış sır bilgiler her zaman vardır. Umudunun tükenir olduğu bir anda mısın yoksa? “Kitaplara bak, dokun, hisset!” derim kesinlikle.
Az yazılı, çok anlamlıdır çocuk kitapları. Bununla ilgili kısaca bir anımı paylaşmak isterim: Yeni tanıştığım biriyle sohbet ederken “sen neler yapıyorsun?” dediğinde, “çocuk kitabı yazıyorum” dedim. Karşı taraftaki A kişisi “olsun başında öyle başlar, üzerine çalıştıkça romana geçersin “ şeklinde dönüş yaptı. Ne diyeceğimi bilemedim. Çocuk kitaplarının farklı bir alan olduğunu anlatsam o kadar vakit yok, bu bir tercih ben bu alanı seçtim desem gelen cevaptan ne kadar tatmin olacak bilemedim. Ayrıldıktan sonra üzüldüm. İşte çocuk kitaplarına bakış açımız maalesef bu zaman da bile hala bu şekilde. Bu yüzden burada daha çok kişiye ulaşsın diye, bunun bir tercih olduğunu, çocuk kitaplarının ayrı bir çalışma alanı olduğunu ya da çok çalışıp romana geçilecek bir basamak olmadığını anlatmak istedim herkese.
Çocuk kitabı eserlerinde anlatmak istediğiniz derdinizi az ifadelerle, basitçe ve çocuğa göre anlatmak gerekir. Zihninizde anlatıma ilişkin birçok kelime olsa da hepsini doyasıya kullanamazsınız. Olayı karmaşıklaştırdığından, en basit ve yalın halini bulup o şekilde anlatmalısınızdır. Az sayfa, az yazı olan resimli çocuk kitaplarını yazmak bu yüzden hiç kolay değildir. Çocuk kitaplarının taşıması gereken bir diğer önemli özellik ise didaktik olmamasıdır. Yani “ben bunu öğretiyorum” diye bağırmamalı bir çocuk kitabı. Yazdığınız hikâye, her okuyan çocukta farklı izlenimler yaratabilir, herkes kendine göre farklı bir çıkarımda bulunabilir. Güzel olan da budur zaten. Teknik açıdan taşıması gereken birçok özellik olsa da değineceğim son özellik ise “umut verici” olmasıdır. Olay örgüsü ne olursa olsun çocuk kitapları sonunda çocuğa umut verir. Sadece çocuklara değil aslına bakarsanız literatürde nitelikli çocuk kitapları olarak ifade ettiğimiz bu tarz kitaplar; biz yetişkinler içinde unuttuklarımızı hatırlatması ve umudumuzun tükendiği yerlerde yeniden toparlanmamızı sağladığı için önemlidir.
Yazımı sonlandırırken; Katherine Rundell’in “Neden Çocuk Kitapları Okumalıyız”, Alp Gökalp’in “Bir Şans Ver”, Beatrice Alemagna’nın “Hiçbir Şey Yapmama Günü”, Luciano Lozano’nun “Bu Benim Dansım”, Sepin İnceer’in “ Noa, Kirpi ve Sarı”, Ayşe Aydemir’in “Ne Yaparsın Yalnızca Beyaz Bir Kağıtla” Beste Erin’in “Benim Canım Kendim” kitaplarını edinip kendinize ve çocuklarınıza okumanızı tavsiye ederim.
Çocuk kitaplarının, sizin için değer verdiğiniz şeyler arasında olması dileğimle.
Sevgilerimle,
Çocuk Kitabı yazarı Işık SARAÇ
YAZARLAR
Yayınlanma: 03 Şubat 2022 - 09:26
Çocuk kitapları, çocuk kitapları
Merhaba Sevgili Okur, Sanırım son 4 yıldır dilimden düşmeyen kelime ikilisidir: “çocuk kitapları”
YAZARLAR
03 Şubat 2022 - 09:26
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir