On yıldır kişisel gelişim danışmanlığı yapan Beyhan Erdal Türkiye’de ilk kişisel gelişim destekli Kutuda Masallar isimli çocuk kitaplarını çıkardı. Erdal, kitapları çıkarma amacını ise, “Çocuklarımızı uyutmak için değil, uyanık kılmak için kitaplar yazdım” diyerek özetledi.
Kişisel gelişim destekli ilk çocuk kitapları Kutuda Masallar’ı mart ayında çıkaran Yazar Beyhan Erdal 10 senedir kişisel gelişim danışmanlığı yapıyor. Yetişkinler için pek çok yazısı olan Beyhan Erdal, çocuklar için kişisel gelişim kitabı olmadığını fark ediyor ve bunun üzerine çalışmalarına başlıyor. Sonucunda da Kutuda Masallar ortaya çıkıyor. İşte o keyifli söyleşi sizlerle…
Kutuda Masallar olarak çıkan çocuk kitaplarınızı yazmaya nasıl karar verdiniz?
Çocukları çok seviyorum. Yazmayı da çok seviyorum. Uzun yıllardır, yetişkinler için yazılar yazıyorum. Yazdığım kitaplarım da var, onları bastırmayı düşünüyordum. Yazdığım bir kitabımın ilk editörlüğünü yapmaya başlamıştım. Yetişkin ve gençlerle birlikte çocuk danışanlarım da oluyor. Çocuk, çocuğun ailesi ve danışman olarak ben, sacayağı gibi oluyoruz. Bu bütünün, bağlantılarıyla ilgili ve seminerlerimdeki gözlemlerimden çıkarımlar yapıyordum. ‘Çocuklarımız için, neler yapabilirim?’ diye düşünüyordum. Birden kendimi masal kitapları yazarken buldum. Düş gücüyle, masal kahramanlarının dünyasına girmek çok eğlenceli. Yazarken, çok keyif aldığımı belirtmek isterim. Sonra biraz araştırdım ve gördüm ki pek çok kişisel gelişim kitapları olmasına rağmen bu alanda çocuk kitapları yoktu. Böylece Kutuda Masallar doğdu.
Kitaplarınızın çocukların kişisel gelişimini destekleyen kitaplar olduğunu söylediniz. Bunu biraz daha açabilir misiniz? Okurlarınıza ne gibi faydaları var?
Öğretim kadar, eğitimi de çok önemsiyorum. Çocuklarımız günümüz şartları gereği; ders, not, sınav, diploma ve mesleki seçimlerle ilgili hedeflerle yaşıyorlar. Okul bittikten sonra sudan çıkmış balık gibi güvensiz, şaşkın olan bir gençlik görüyorum. İçsel doyumundan kopuk olan bir nesil gözlemliyorum. Bir yol göstereni de olmamışsa eğer bu doyumu yakalamak için, aradan uzun yıllar geçmesi gerekecek. Bu nedenle çocuklarımıza içsel doyum kazanımını vermek istedim. Ayrıca günümüz tüketim dünyasında her şeye kolaylıkla erişebilir olduk. Gerçek dünyada emeksiz hiçbir şey olmadığını hepimiz biliyoruz. Bu açıdan onları yarınlara hazırlamak istedim. Kitaplarımda bunların dışında pek çok konuya da değindim. Çocuklarımızı uyutmak için değil, uyanık kılmak için kitaplar yazdım.
Kitaplar hangi yaştaki çocuklara daha çok hitap ediyor?
Kutuda Masallar olarak çıkan; Uçan Balık, Küçük Dev Adam ve Pırıltılı Bataklık Baykuşu isimli kitaplarımı hikaye tadında ve beş yaşın üzerindeki çocuklar için yazdım. 6, 7, 8, 9 ve 10 yaşındaki çocuklar, rahatlıkla okuyabilirler.
Kitapların kapağında ‘5 yaş üzeri çocuklar ve yetişkinler için’ ibaresi var, neden yetişkinler için diye bir cümle eklediniz?
Hem danışanlarımda hem de hayatın içindeki gözlemlerimde fark ettim ki yetişkinler içlerindeki çocuktan kopuk yaşıyorlar. Ayrıca çoğunun hayalleri yok, yapmak isteyip yapamadıkları, sonra vazgeçtikleri, içlerinde ukde olarak kalmış hayalleri var, fakat birçoğu hayallerini unutmuş durumdalar. Hayallerinin sadece sevdikleri için olduğunu görüyorum. Onları, içlerindeki çocukla buluşturmak istiyorum. Böylece, kendileri yeniden hayal kurabilir ve hayallerini gerçekleştirmek için bir adım atabilirler. Masal kahramanlarının dünyasına girmenin, onlara iyi geleceğini düşünüyorum. Ayrıca ‘Yetişkinler masal kitabı okumaz, masal kitapları sadece çocuklar içindir’ algısını yıkmak istiyorum. Her şeyi bir kategoriye koyarak sınırlamak, kişileri yeni ve farklı bir hayata adım atmaktan alıkoyar. Her yetişkinin içinde bir çocuk yatar, o küçük çocuğu hatırlamaları için, masal kitabı okumaya ihtiyaçları olduğunu düşünüyorum.
Kitaplarınızın içeriğinden biraz bahsedebilir misiniz?
UÇAN BALIK: Uçan Balık bu alanda yazdığım ilk kitabımdır. İçeriğinde; yaşamın başlangıcından itibaren, hayatı bütünüyle ele aldım. Toplumsal öğretilerle örülen, duvarlar/kozaların yıkılmasını anlattım. Öğrenilmiş çaresizliğin dışına çıkma ve ezber bozma, gelişim, değişim, dönüşüm ile insanın evrimini anlattım. Dışlanma, yargılanma, korku, kendini arayış, varoluşu sorgulama gibi konulara değindim. Kendini tanıyarak, anlayarak, keşfederek, bilinenin dışına çıkma, korkulara rağmen, korkularla barışarak ilerlemeyi anlattım.
KÜÇÜK DEV ADAM: Toplumda; farklı olan, topluma uyum sağlayamayan daim dışlanır ve toplumdan ayrı kalarak, yalnızlaşır. Bu kitabımda; insanın zayıf yönlerini geliştirip, güçlendirerek, kazanıma ve yeteneğe çevirebileceğini anlattım. Fiziksel özelliklerimizin veya zeka farklılıklarımızın değil, asıl önemli olanın kişinin yeteneği olduğunu anlattım. Küçük Dev Adam; kendisi küçük ama yüreği büyük olan, içindeki gerçek gücüne ulaşan bir masal kahramanıdır. Bu kitabım, diğerlerinden farklı olarak; fantastik bir hikaye tadında olan, bir masal kitabıdır.
PIRILTILI BATAKLIK BAYKUŞU: Aidiyetle birlikte, kimlik arayışı, yeteneğini keşfetme, sevgi ve iletişim dilinin önemini vurguladım. Çatışan düşünceler, algılamadaki farklılıklar, bakış açılarına değindim. Tecrübelerin öğretici olduğunu, bilgi alışverişinin, zihni genişleterek yeni yollar açtığını anlattım. Her insanın kendi yaşam yolu olduğunu, bu yolda bitti dediklerimizin aslında yeni başlangıçlar olduğunu anlattım. Korkuya ve korkuyu yenmeye değindim. Hiç kimse göründüğü kadar değildir, dışarıdan görünene değil, içe öze odaklanmayı anlattım. Bilginin ve bilgi alışverişinin önemine değindim. Kendini keşfetme ve kendini gerçekleştirme yolculuğunu anlattım. Bu kitabımda; diğerlerinden farklı olarak, Evrenin Melodisi isimli bilge ve sevimli bir masal anlatıcısı var.
Kitaplarınıza ilgi şu an ne durumda?
Başlangıcı pandemi dönemine denk gelmesine rağmen, kitaplarımın yolculuğu gayet güzel gidiyor. Okulların kapanmasıyla yolun başlangıcında durağan bir süreç geçirdiler. Kitaplarım basıldığı günden bugüne kadar 2500 okurla buluştular. Geri dönütler, gayet iç açıcı görünüyor. Değişik olan anlatım dilim okurları başlangıçta biraz şaşırtsa da kendi hayatlarından kesitler buldular. Sonrasında bu farklı olan anlatım dilimi eğlenceli bulmaya başladılar ve benimsediler, çünkü onların zihnini şaşırtmayı başardım. Önemli olan vermek istediklerimi verebilmişim, bu beni mutlu ediyor. Felsefeci yanımla felsefi bir anlatımla, kişisel gelişimci yanımla, kişisel gelişim dokunuşları yaptığım için farklı buluyorlar.
Pandemi dönemindeki durağanlıktan bahsettiniz. Bildiğim kadarıyla Kutuda Masallar, ilk kitaplarınız. Yayınevi, yazar, kitaplar, her şey yeni görünüyor. Her şeyin yeni olmasının getirileri ile birlikte pandemi süreci hayal kırıklığı yaşamanıza neden oldu mu?
Çok güzel söylediniz. Yazar, kitaplar, yayınevi, her şey yeni. Yeniliklerle dolu olması, benim gözüme çok güzel görünüyor. Kitaplarım, Vaha Yayınevinden çıktılar. Eşim, yazmaya karşı olan tutkumun ve yeteneğimin farkındaydı, benim kitap çıkarma hayalimi de her zaman biliyordu. Bu hayalime katkı sağlamak istediği için, Vaha Yayınevini kurdu ve beni bu yolda destekledi. Her şeyin yeni olması; zorluklarla birlikte, yeni keşifleri ve beraberinde merak ile heyecanı getiriyor. Hayal kırıklığına gelince; hayır bir hayal kırıklığı yaşamadım. ‘Beyhan Erdal ve Kutuda Masallar gelmiş’ diyerek ayaklarımın altına kırmızı halı serilmeyeceğini bilecek yaşta ve olgunluktayım. Başlangıçtaki zorlu süreci yaşayacağımın bilincindeydim. Hayal kırıklığı beklentilerimizi yüksek tuttuğumuzda, sonuç beklediğimiz gibi olmadığında yaşanır. Oysa hayallerde her şey mükemmeldir. Hayal hayata geçtiğinde, diğer etkenler devreye girer. Beklentilerimi sürecin akışının bilincinde olarak belirledim. Böylece bir hayal kırıklığı yaşamamış oldum.
Söyleşinin devamı Cumartesi günü…
Kişisel gelişim destekli ilk çocuk kitapları Kutuda Masallar’ı mart ayında çıkaran Yazar Beyhan Erdal 10 senedir kişisel gelişim danışmanlığı yapıyor. Yetişkinler için pek çok yazısı olan Beyhan Erdal, çocuklar için kişisel gelişim kitabı olmadığını fark ediyor ve bunun üzerine çalışmalarına başlıyor. Sonucunda da Kutuda Masallar ortaya çıkıyor. İşte o keyifli söyleşi sizlerle…
Kutuda Masallar olarak çıkan çocuk kitaplarınızı yazmaya nasıl karar verdiniz?
Çocukları çok seviyorum. Yazmayı da çok seviyorum. Uzun yıllardır, yetişkinler için yazılar yazıyorum. Yazdığım kitaplarım da var, onları bastırmayı düşünüyordum. Yazdığım bir kitabımın ilk editörlüğünü yapmaya başlamıştım. Yetişkin ve gençlerle birlikte çocuk danışanlarım da oluyor. Çocuk, çocuğun ailesi ve danışman olarak ben, sacayağı gibi oluyoruz. Bu bütünün, bağlantılarıyla ilgili ve seminerlerimdeki gözlemlerimden çıkarımlar yapıyordum. ‘Çocuklarımız için, neler yapabilirim?’ diye düşünüyordum. Birden kendimi masal kitapları yazarken buldum. Düş gücüyle, masal kahramanlarının dünyasına girmek çok eğlenceli. Yazarken, çok keyif aldığımı belirtmek isterim. Sonra biraz araştırdım ve gördüm ki pek çok kişisel gelişim kitapları olmasına rağmen bu alanda çocuk kitapları yoktu. Böylece Kutuda Masallar doğdu.
Kitaplarınızın çocukların kişisel gelişimini destekleyen kitaplar olduğunu söylediniz. Bunu biraz daha açabilir misiniz? Okurlarınıza ne gibi faydaları var?
Öğretim kadar, eğitimi de çok önemsiyorum. Çocuklarımız günümüz şartları gereği; ders, not, sınav, diploma ve mesleki seçimlerle ilgili hedeflerle yaşıyorlar. Okul bittikten sonra sudan çıkmış balık gibi güvensiz, şaşkın olan bir gençlik görüyorum. İçsel doyumundan kopuk olan bir nesil gözlemliyorum. Bir yol göstereni de olmamışsa eğer bu doyumu yakalamak için, aradan uzun yıllar geçmesi gerekecek. Bu nedenle çocuklarımıza içsel doyum kazanımını vermek istedim. Ayrıca günümüz tüketim dünyasında her şeye kolaylıkla erişebilir olduk. Gerçek dünyada emeksiz hiçbir şey olmadığını hepimiz biliyoruz. Bu açıdan onları yarınlara hazırlamak istedim. Kitaplarımda bunların dışında pek çok konuya da değindim. Çocuklarımızı uyutmak için değil, uyanık kılmak için kitaplar yazdım.
Kitaplar hangi yaştaki çocuklara daha çok hitap ediyor?
Kutuda Masallar olarak çıkan; Uçan Balık, Küçük Dev Adam ve Pırıltılı Bataklık Baykuşu isimli kitaplarımı hikaye tadında ve beş yaşın üzerindeki çocuklar için yazdım. 6, 7, 8, 9 ve 10 yaşındaki çocuklar, rahatlıkla okuyabilirler.
Kitapların kapağında ‘5 yaş üzeri çocuklar ve yetişkinler için’ ibaresi var, neden yetişkinler için diye bir cümle eklediniz?
Hem danışanlarımda hem de hayatın içindeki gözlemlerimde fark ettim ki yetişkinler içlerindeki çocuktan kopuk yaşıyorlar. Ayrıca çoğunun hayalleri yok, yapmak isteyip yapamadıkları, sonra vazgeçtikleri, içlerinde ukde olarak kalmış hayalleri var, fakat birçoğu hayallerini unutmuş durumdalar. Hayallerinin sadece sevdikleri için olduğunu görüyorum. Onları, içlerindeki çocukla buluşturmak istiyorum. Böylece, kendileri yeniden hayal kurabilir ve hayallerini gerçekleştirmek için bir adım atabilirler. Masal kahramanlarının dünyasına girmenin, onlara iyi geleceğini düşünüyorum. Ayrıca ‘Yetişkinler masal kitabı okumaz, masal kitapları sadece çocuklar içindir’ algısını yıkmak istiyorum. Her şeyi bir kategoriye koyarak sınırlamak, kişileri yeni ve farklı bir hayata adım atmaktan alıkoyar. Her yetişkinin içinde bir çocuk yatar, o küçük çocuğu hatırlamaları için, masal kitabı okumaya ihtiyaçları olduğunu düşünüyorum.
Kitaplarınızın içeriğinden biraz bahsedebilir misiniz?
UÇAN BALIK: Uçan Balık bu alanda yazdığım ilk kitabımdır. İçeriğinde; yaşamın başlangıcından itibaren, hayatı bütünüyle ele aldım. Toplumsal öğretilerle örülen, duvarlar/kozaların yıkılmasını anlattım. Öğrenilmiş çaresizliğin dışına çıkma ve ezber bozma, gelişim, değişim, dönüşüm ile insanın evrimini anlattım. Dışlanma, yargılanma, korku, kendini arayış, varoluşu sorgulama gibi konulara değindim. Kendini tanıyarak, anlayarak, keşfederek, bilinenin dışına çıkma, korkulara rağmen, korkularla barışarak ilerlemeyi anlattım.
KÜÇÜK DEV ADAM: Toplumda; farklı olan, topluma uyum sağlayamayan daim dışlanır ve toplumdan ayrı kalarak, yalnızlaşır. Bu kitabımda; insanın zayıf yönlerini geliştirip, güçlendirerek, kazanıma ve yeteneğe çevirebileceğini anlattım. Fiziksel özelliklerimizin veya zeka farklılıklarımızın değil, asıl önemli olanın kişinin yeteneği olduğunu anlattım. Küçük Dev Adam; kendisi küçük ama yüreği büyük olan, içindeki gerçek gücüne ulaşan bir masal kahramanıdır. Bu kitabım, diğerlerinden farklı olarak; fantastik bir hikaye tadında olan, bir masal kitabıdır.
PIRILTILI BATAKLIK BAYKUŞU: Aidiyetle birlikte, kimlik arayışı, yeteneğini keşfetme, sevgi ve iletişim dilinin önemini vurguladım. Çatışan düşünceler, algılamadaki farklılıklar, bakış açılarına değindim. Tecrübelerin öğretici olduğunu, bilgi alışverişinin, zihni genişleterek yeni yollar açtığını anlattım. Her insanın kendi yaşam yolu olduğunu, bu yolda bitti dediklerimizin aslında yeni başlangıçlar olduğunu anlattım. Korkuya ve korkuyu yenmeye değindim. Hiç kimse göründüğü kadar değildir, dışarıdan görünene değil, içe öze odaklanmayı anlattım. Bilginin ve bilgi alışverişinin önemine değindim. Kendini keşfetme ve kendini gerçekleştirme yolculuğunu anlattım. Bu kitabımda; diğerlerinden farklı olarak, Evrenin Melodisi isimli bilge ve sevimli bir masal anlatıcısı var.
Kitaplarınıza ilgi şu an ne durumda?
Başlangıcı pandemi dönemine denk gelmesine rağmen, kitaplarımın yolculuğu gayet güzel gidiyor. Okulların kapanmasıyla yolun başlangıcında durağan bir süreç geçirdiler. Kitaplarım basıldığı günden bugüne kadar 2500 okurla buluştular. Geri dönütler, gayet iç açıcı görünüyor. Değişik olan anlatım dilim okurları başlangıçta biraz şaşırtsa da kendi hayatlarından kesitler buldular. Sonrasında bu farklı olan anlatım dilimi eğlenceli bulmaya başladılar ve benimsediler, çünkü onların zihnini şaşırtmayı başardım. Önemli olan vermek istediklerimi verebilmişim, bu beni mutlu ediyor. Felsefeci yanımla felsefi bir anlatımla, kişisel gelişimci yanımla, kişisel gelişim dokunuşları yaptığım için farklı buluyorlar.
Pandemi dönemindeki durağanlıktan bahsettiniz. Bildiğim kadarıyla Kutuda Masallar, ilk kitaplarınız. Yayınevi, yazar, kitaplar, her şey yeni görünüyor. Her şeyin yeni olmasının getirileri ile birlikte pandemi süreci hayal kırıklığı yaşamanıza neden oldu mu?
Çok güzel söylediniz. Yazar, kitaplar, yayınevi, her şey yeni. Yeniliklerle dolu olması, benim gözüme çok güzel görünüyor. Kitaplarım, Vaha Yayınevinden çıktılar. Eşim, yazmaya karşı olan tutkumun ve yeteneğimin farkındaydı, benim kitap çıkarma hayalimi de her zaman biliyordu. Bu hayalime katkı sağlamak istediği için, Vaha Yayınevini kurdu ve beni bu yolda destekledi. Her şeyin yeni olması; zorluklarla birlikte, yeni keşifleri ve beraberinde merak ile heyecanı getiriyor. Hayal kırıklığına gelince; hayır bir hayal kırıklığı yaşamadım. ‘Beyhan Erdal ve Kutuda Masallar gelmiş’ diyerek ayaklarımın altına kırmızı halı serilmeyeceğini bilecek yaşta ve olgunluktayım. Başlangıçtaki zorlu süreci yaşayacağımın bilincindeydim. Hayal kırıklığı beklentilerimizi yüksek tuttuğumuzda, sonuç beklediğimiz gibi olmadığında yaşanır. Oysa hayallerde her şey mükemmeldir. Hayal hayata geçtiğinde, diğer etkenler devreye girer. Beklentilerimi sürecin akışının bilincinde olarak belirledim. Böylece bir hayal kırıklığı yaşamamış oldum.
Söyleşinin devamı Cumartesi günü…