“En düşük emekli maaşı asgari ücretli kadar olsun”
Tüm Emekliler Sendikası Çanakkale Şubesi, yenilenen asgari ücret zammı ve artış gösteren enflasyonun ardından emekli maaşlarının artış oranında da iyileştirme yapılmasını talep etti. Açıklamayı seslendiren Şube Başkanı Emin Ergun en düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine yükseltilmesini talep ederek, “Ömrümüzün son yıllarında çocuklarımızın eline bakarak yaşamak istemiyoruz” dedi.
Geçtiğimiz gün 81 ilde eşzamanlı olarak gerçekleşen basın açıklaması, Çanakkale’de de Cumhuriyet Meydanı’nda saat 12.30’da yapıldı. 2022 yılının son günlerinde Meclis’te kabul edilen 2023 Merkezi Hükümet Bütçesi’nin akabinde emekliler bir araya gelerek açıklama okudu. 2021 Tüm Emekliler Çanakkale Şube Başkanı Emin Ergun’un okuduğu açıklamada, “Bu bütçede, iktidarca açlığa ve sefalete mahkûm edilen 14 milyon emeklinin ekonomik ve sosyal durumunu düzeltecek hiçbir çözüm ve tedbir yok” ifadeleri yer aldı.
Ergun, şu cümleler ile açıklamasını devam ettirdi: “Milyonlarca emekçinin, çalışanın, kamu görevlisinin yaşamına yönelik bir çalışma yok. Tarım ve hayvancılıkla uğraşan köylünün, çiftçinin sorununa yönelik çözüm yok. Milyonlarca gence bir umut yok. Bu bütçe borç bütçesidir, zam bütçesidir, cezalarla ekonomik açıkların kapanmasına yönelik bir bütçedir. İktidarın, seçimde harcamak için düzenlenmiş olduğu bir bütçedir. Memleketin kaynaklarının, halkımızın vergilerinin, uluslararası sermayeye ve işbirlikçi sermaye çetelerine sunulduğu bir rant bütçesidir.
Emekli maaşı kiraya bile yetmiyor
Açlık sınırının 8000 TL, yoksulluk sınırının 27.000 TL’yi aştığı bir dönemde, milyonlarca emekliyi ve asgari ücretliyi yine açlığa ve yoksulluğa mahkûm etme bütçesidir. Seçim dönemi diye ulufe olarak verilen ve gerçekte hiçbir alım gücü yaratmayan 8500 TL’lik asgari ücret bile 2 ay içinde enflasyon, hayat pahalılığı ve döviz yükselişi karşısında eriyip gidecektir. Emekliler iktidarla toplu sözleşme yapmadan, statü yasasını kazanmadan, yüzdelik zamlarla açlık sınırından kurtulamayacaktır. Açlık sınırının altındaki maaşlarla sefalete ve yoksulluğa mahkûm edilen milyonlarca emekli, dul ve yetim banka kuyruklarında yaşam savaşı veriyor. Günlük hayatlarında Tüketici Kredisi ve Kredi Kartı kullanarak yaşamak zorunda bırakılan biz emekliler bankalara borçlanarak, icra ve haciz tehdidi altında yaşıyoruz. Gıda başta olmak üzere temel ihtiyaç maddelerinin fiyatları sürekli artıyor. Emekli maaşı kiraya bile yetmiyor. Ev kiralarımızı, elektrik ve doğal gaz faturalarımızı ödeyemez hale geldik.
Ülkemizde uygulanan yeni politikalar başta biz emekliler olmak üzere tüm emekçileri, küçük esnafı ve hatta çiftçileri gittikçe yoksullaştırmaktadır. Ömrümüzün son yıllarında başka ellere bakmak istemiyoruz Yüzde 20'lere kadar düşürülmüş aylık bağlama oranı ve yıllardır çözülmeyen intibak sorunundan dolayı tamamen sadakaya dönüşen maaşlarımızla, TÜİK'in sahte enflasyon oranları kadar yapılan ve milli gelir artışının da eklenmediği zamlarla, ömrümüzün son yıllarında çocuklarımızın- torunlarımızın eline bakarak yaşamak istemiyoruz. Bunlarla beraber ilaç ve sağlık kesintileri gibi diğer tüm taleplerimizin de tartışılacağı toplu sözleşme masasına oturmamız acilen gereklidir. Bunun için de emekli sendikaları statü yasasının çıkarılması kaçınılmazdır. Seçimlerde emekli sendikaları statü yasasını kabul etmeyen partilere oy verilmemesi konusunda çağrı yapacağımızı şimdiden bildiriyoruz. Taleplerini sıraladılar En düşük emekli maaşı asgari ücret seviyesinde olmalı; Emeklilere Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında olmak üzere yılda dört ikramiye ödenmeli. İkramiyeler dul ve yetim maaşı alanlara da aldıkları maaş oranı kadar değil, tam ödenmeli; Temel gıda maddeleri ile elektrik, doğal gaz ve akaryakıt fiyatlarına yapılan yüksek oranlı zamlar nedeniyle düşen satın alma gücümüzde meydana gelen kaybın telafisi için seyyanen zam yapılmalı; Anayasadaki ilgili kısım uluslararası tüm metinlerde geçtiği gibi ‘herkes sendika kurabilir’ şeklinde düzeltilmeli, emekli maaşlarının iktidar tarafından tek taraflı belirlenmesi yerine, TBMM de emekli sendikaları statü yasasının çıkarılmasının ardından toplu sözleşme masasında belirlenmesi sağlanmalı; EYT Yasası bir an önce çıkarılmalı, yasanın geriye doğru işletilmesi ile emeklilik hakları gasp edilen EYT’lilerin yaşadığı ağır mağduriyet giderilmeli ve aylık bağlanma oranı eski sisteme döndürülmeli; İntibak yasası derhal çıkarılarak eski ve yeni emekliler arasındaki maaş eşitsizliği giderilmeli; Emekli maaşlarından yapılan muayene, ilaç vs tüm kesintilere son verilmeli; Temel gıda maddeleri ile elektrik, su ve doğal gaz faturaları üzerinden alınan KDV kaldırılmalı; Hastanelerde Geriatri bölümleri açılmalı. Var olanlara takviye yapılmalı. Emekli ve yaşlılar için devlete ait huzurevi sayısı artırılmalı, evde bakım hizmetlerini kolaylaştırıcı çalışmalar yapılmalı.” Açıklamanın ardından emekliler; ‘İnsanca yaşamak için yaşasın toplu sözleşmeli sendikal mücadelemiz!’, ‘Sadaka değil, toplu sözleşme!’, ‘ Emekliyiz, haklıyız, kazanacağız!’ sloganları attı. [video width="848" height="480" mp4="https://www.canakkalekalem.com/wp-content/uploads/2022/12/WhatsApp-Video-2022-12-29-at-18.57.28.mp4"][/video]
Ülkemizde uygulanan yeni politikalar başta biz emekliler olmak üzere tüm emekçileri, küçük esnafı ve hatta çiftçileri gittikçe yoksullaştırmaktadır. Ömrümüzün son yıllarında başka ellere bakmak istemiyoruz Yüzde 20'lere kadar düşürülmüş aylık bağlama oranı ve yıllardır çözülmeyen intibak sorunundan dolayı tamamen sadakaya dönüşen maaşlarımızla, TÜİK'in sahte enflasyon oranları kadar yapılan ve milli gelir artışının da eklenmediği zamlarla, ömrümüzün son yıllarında çocuklarımızın- torunlarımızın eline bakarak yaşamak istemiyoruz. Bunlarla beraber ilaç ve sağlık kesintileri gibi diğer tüm taleplerimizin de tartışılacağı toplu sözleşme masasına oturmamız acilen gereklidir. Bunun için de emekli sendikaları statü yasasının çıkarılması kaçınılmazdır. Seçimlerde emekli sendikaları statü yasasını kabul etmeyen partilere oy verilmemesi konusunda çağrı yapacağımızı şimdiden bildiriyoruz. Taleplerini sıraladılar En düşük emekli maaşı asgari ücret seviyesinde olmalı; Emeklilere Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında olmak üzere yılda dört ikramiye ödenmeli. İkramiyeler dul ve yetim maaşı alanlara da aldıkları maaş oranı kadar değil, tam ödenmeli; Temel gıda maddeleri ile elektrik, doğal gaz ve akaryakıt fiyatlarına yapılan yüksek oranlı zamlar nedeniyle düşen satın alma gücümüzde meydana gelen kaybın telafisi için seyyanen zam yapılmalı; Anayasadaki ilgili kısım uluslararası tüm metinlerde geçtiği gibi ‘herkes sendika kurabilir’ şeklinde düzeltilmeli, emekli maaşlarının iktidar tarafından tek taraflı belirlenmesi yerine, TBMM de emekli sendikaları statü yasasının çıkarılmasının ardından toplu sözleşme masasında belirlenmesi sağlanmalı; EYT Yasası bir an önce çıkarılmalı, yasanın geriye doğru işletilmesi ile emeklilik hakları gasp edilen EYT’lilerin yaşadığı ağır mağduriyet giderilmeli ve aylık bağlanma oranı eski sisteme döndürülmeli; İntibak yasası derhal çıkarılarak eski ve yeni emekliler arasındaki maaş eşitsizliği giderilmeli; Emekli maaşlarından yapılan muayene, ilaç vs tüm kesintilere son verilmeli; Temel gıda maddeleri ile elektrik, su ve doğal gaz faturaları üzerinden alınan KDV kaldırılmalı; Hastanelerde Geriatri bölümleri açılmalı. Var olanlara takviye yapılmalı. Emekli ve yaşlılar için devlete ait huzurevi sayısı artırılmalı, evde bakım hizmetlerini kolaylaştırıcı çalışmalar yapılmalı.” Açıklamanın ardından emekliler; ‘İnsanca yaşamak için yaşasın toplu sözleşmeli sendikal mücadelemiz!’, ‘Sadaka değil, toplu sözleşme!’, ‘ Emekliyiz, haklıyız, kazanacağız!’ sloganları attı. [video width="848" height="480" mp4="https://www.canakkalekalem.com/wp-content/uploads/2022/12/WhatsApp-Video-2022-12-29-at-18.57.28.mp4"][/video]