Türk Büro-Sen Çanakkale İl Temsilcisi Mahmut Kılıç, 16-22 Mayıs Sosyal Güvenlik Haftası nedeniyle açıklamalarda bulundu. Kılıç, “Bizler Türk Büro Sen olarak enflasyon farklarının toplu sözleşme sürecinden önce olduğu gibi toplu görüşmeler dönemindeki gibi aylık olarak ödenmesini ve toplu sözleşmelerin yıllık olarak yapılmasını talep ediyoruz dedi.
Türk Büro-Sen Çanakkale İl Temsilcisi Mahmut Kılıç, 16-22 Mayıs Sosyal Güvenlik Haftası nedeniyle açıklamalarda bulundu. Kılı açıklamasında şöyle dedi: “17 Nisan 2021 tarihinde yapılan Sosyal güvenlik Kurumu ile Türkiye Vakıflar Bankası arasında üç yıllık imzalanan promosyon anlaşmasının üzerinden henüz bir yıl geçmesine rağmen, memurlarımızın yüksek enflasyon altında ezilmesi nedeniyle, banka promosyonu ödemelerinin güncellenmesine yönelik taleplerimizi içeren ve ülkemizin dört bir yanından gelen dilekçelerimizi, Kurum Başkanlığına hep birlikte sunacağız. Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanlarının bu konudaki talepleri nettir. Kurum ve ilgili İlgili banka promosyon konusunda daha fazla sosyal güvenlik çalışanları da mağdur etmemelidir. Aksi takdirde sosyal güvenlik çalışanları olarak ilgili banka ile yol arkadaşlığımızı sonlandırma yoluna gidilecektir.”
“86 milyon insanımıza 81 İl Müdürlüğümüz ve 558 merkez müdürlüğümüz de 30.000 çalışanımızla, milletimizin doğumundan vefatına kadar hizmet vermekte olduğumuz unutulmamalıdır. Personel sayısına bakıldığında bir sosyal güvenlik çalışanına yaklaşık 2900 vatandaşımızın düştüğü görülmektedir. Bu çerçeveden bakıldığında, kurumumuzda ki personel yetersizliğinin de had safhaya ulaştığı görülecektir. Kurum çalışanlarımızın bu kadar iş yükü altında ezildiği bir dönemde özlük hakları mali hakları toplu sözleşme masalarında maalesef çözüme kavuşturulamamıştır.”
“MÜLAKATIN KALDIRILMASINI TALEP EDİYORUZ”
“Dün toplu sözleşme masasında eylem kararı alamayanların bugün eylem kararı almaları bu itibarla manidardır. Oysa sözleşme masasında 5 + 7 maaş artışına imza atanlar henüz toplu sözleşme hükümleri yürürlüğe girmeden 2022 yılının Ocak ayındaki enflasyon farkıyla yüzleşmek zorunda kalmıştır. Diğer taraftan 666 sayılı kanun hükmünde kararname ile ikramiyeleri, mesai ücretleri ve havuz paraları gibi mali hakları elinden alınan çalışanlarımız için eylem kararı alamayanların yine bugün tiyatro oynamaya kalktıkları görülmektedir. Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanları neyin ne olduğunu bilmektedir ve dahi görmektedir. Bu itibarla tatlı su sendikacılarına SGK çalışanlarının bir daha pirim vermeyecekleri de aşikardır. Bizler Türk Büro Sen olarak enflasyon farklarının toplu sözleşme sürecinden önce olduğu gibi toplu görüşmeler dönemindeki gibi aylık olarak ödenmesini ve toplu sözleşmelerin yıllık olarak yapılmasını talep ediyoruz. Yine bizler 3600 ek göstergenin tüm kamu çalışanlarına verilmesini talep ediyoruz. Türk Sendikacılığının yol başçısı Türk Büro Sen, sözleşmelilerin bir an önce kadroya geçirilmesini, hak ettikleri tarihten itibaren dört ay geçtiği halde asaletleri tasdik edilmeyen sosyal güvenlik çalışanlarının asaletlerinin de derhal tasdik edilmesini talep ediyoruz. Yine bizler bugün kamuya alımlarda mülakatın kaldırılmasını talep ediyoruz.”
“Ayrıca, refah payının bir an önce kamu çalışanlarına verilmesini de talep ediyoruz. Bu kapsamda Türk Büro Sen olarak biz, “dik başın, tok karının, mutlu yarının” mücadelesini verdiğimizi tekrar buradan haykırıyoruz. Son olarak, Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanları şunu iyi bilmelidirler ki kendilerini yok sayan, hiçbir zaman gerçek anlamda eylem yapabilme özgürlüğünü kendinde bulmayanların Ağustos böceği misali bugün sahte eylem ve tiyatro propagandalarını katılmayacaklarını düşünüyoruz. Bu vesileyle biz Türk Büro Sen olarak sosyal güvenlik çalışanlarımızın dün de bugün de ve yarın da yanlarında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanlarının yalnız olmadığını Türkiye Kamu Sen ve Türk Büro Sen’in her hal ve şartta yanlarında olduğunu kararlı bir şekilde tekraren ifade ediyor, saygılar sunuyoruz.”
“Dün toplu sözleşme masasında eylem kararı alamayanların bugün eylem kararı almaları bu itibarla manidardır. Oysa sözleşme masasında 5 + 7 maaş artışına imza atanlar henüz toplu sözleşme hükümleri yürürlüğe girmeden 2022 yılının Ocak ayındaki enflasyon farkıyla yüzleşmek zorunda kalmıştır. Diğer taraftan 666 sayılı kanun hükmünde kararname ile ikramiyeleri, mesai ücretleri ve havuz paraları gibi mali hakları elinden alınan çalışanlarımız için eylem kararı alamayanların yine bugün tiyatro oynamaya kalktıkları görülmektedir. Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanları neyin ne olduğunu bilmektedir ve dahi görmektedir. Bu itibarla tatlı su sendikacılarına SGK çalışanlarının bir daha pirim vermeyecekleri de aşikardır. Bizler Türk Büro Sen olarak enflasyon farklarının toplu sözleşme sürecinden önce olduğu gibi toplu görüşmeler dönemindeki gibi aylık olarak ödenmesini ve toplu sözleşmelerin yıllık olarak yapılmasını talep ediyoruz. Yine bizler 3600 ek göstergenin tüm kamu çalışanlarına verilmesini talep ediyoruz. Türk Sendikacılığının yol başçısı Türk Büro Sen, sözleşmelilerin bir an önce kadroya geçirilmesini, hak ettikleri tarihten itibaren dört ay geçtiği halde asaletleri tasdik edilmeyen sosyal güvenlik çalışanlarının asaletlerinin de derhal tasdik edilmesini talep ediyoruz. Yine bizler bugün kamuya alımlarda mülakatın kaldırılmasını talep ediyoruz.”
“Ayrıca, refah payının bir an önce kamu çalışanlarına verilmesini de talep ediyoruz. Bu kapsamda Türk Büro Sen olarak biz, “dik başın, tok karının, mutlu yarının” mücadelesini verdiğimizi tekrar buradan haykırıyoruz. Son olarak, Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanları şunu iyi bilmelidirler ki kendilerini yok sayan, hiçbir zaman gerçek anlamda eylem yapabilme özgürlüğünü kendinde bulmayanların Ağustos böceği misali bugün sahte eylem ve tiyatro propagandalarını katılmayacaklarını düşünüyoruz. Bu vesileyle biz Türk Büro Sen olarak sosyal güvenlik çalışanlarımızın dün de bugün de ve yarın da yanlarında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanlarının yalnız olmadığını Türkiye Kamu Sen ve Türk Büro Sen’in her hal ve şartta yanlarında olduğunu kararlı bir şekilde tekraren ifade ediyor, saygılar sunuyoruz.”