Epilepsi hastalığından nasıl kurtulabilirsiniz?

Çare bulamadığım amansız hastalıklarım var diyorsanız, lütfen yazılanlara kulak verin. Sizlere bu hafta Duygu Üveysin epilepsi hastalığından nasıl kurtulduğunu anlatmak istiyorum. 16 yaşında bir genç kız, üniversite hayalini kurduğu bir dönemde, aniden fenalaşıyor ve yere yığılıyor. Annesi, kızının bu haline anlam veremezken şaşkınlık, üzüntü ve ne yapacağını bilemeden çırpınmaya başlıyor. Kızına sürekli Kelime-i Şehadet getirmesini söylüyor ve dövünüyor. Panikten ne yapacağını bilemiyor ve o anda kızının öldüğünü düşünüyor. Ağzı köpüren genç kız ise baygın ve ne yaşadığından habersiz. Nice vakit sonra Duygu kızımız kendine geliyor ancak başına ne geldiğini bilmiyor, hatırlayamıyor. Duygu epilepsi krizini ilk yaşadığı gün hastalığının adını bilmese de, sonrasında bu krizleri artıyor ve annesi biricik kızına şifa bulabilmek için her yolu deniyor. İşin ehli doktorlara başvuruyor, kızını kapı kapı gezdirip çare arıyor. Doktorlardan şifa bulamayan anne hocalara gidiyor, çok paralar vererek kızına muskalar yazdırıyor ancak ne gelir elden. Araştırmacı bir kimliğe sahip olan anne, alternatif tıp yöntemlerini deniyor, çeşitli otları yavrusuna şifa olur ümidiyle içiriyor. Tıpta bu hastalık üzerine geliştirilmiş neredeyse tüm yöntemleri deniyorlar. Bir yandan doktorların verdiği ilaçları kullanmaya devam eden Duygu kardeşimize verilen ilaçlar yan etki yaparak, onu daha çok yıpratıyor. Tüm bunlar yaşanırken, hem Duygu, hem de annesi Birnur üveys yaşama dört elle sarılmaya devam ediyorlar. Duygu üniversitede grafik tasarım bölümünü okumak istiyor. Ancak epilepsi hastalığı, onun bilgisayar kullanmasına müsaade etmiyor. Bilgisayar ekranının yaydığı ışık, hastalığını tetikliyor ve atakları giderek artıyor. Tüm yöntemleri deneyen ailenin ümidinin giderek azaldığı bir dönemde, Allah bu kullarına tarifi olmayan güzellikte bir kapı açıyor. Tam da ümitleri tükenmek üzere iken, Duygu kardeşimiz internetten Üveys Veysel Karane zikri ile tanışıyor. Hemen zikre başlayan Duygu, kendine verilen tarifsiz huzur halini bizlerle paylaştı. Allah ondan ve ailesinden razı olsun. Zikri ilk olarak annesine anlattığında ise, anne daha temkinli yaklaşarak öncesinde çekiniyor, hemen zikre başlamıyor. Bugün annesi ile konuştuğumuzda, zikre geç başladığı her günün çok büyük bir pişmanlık olduğunu bizlere anlatıyor. Allah’ı zikretmediği her gün için üzülüyor ve ekliyor, “keşke kızım bana bu zikri ilk verdiği anda başlasaydım” diye. Anne ve Duygu ne yaşadı da bu cümleleri kurdular diye sorarsanız eğer: Duygu zikre başladıktan sonra kendisine verilen tarifsiz huzurun yanında, epilepsi ataklarının giderek azaldığını ve hatta yok olduğunu bizlerle paylaştı. Yaklaşık 10 senedir bu hastalığa karşı savaş veren Duygu Üveysimizin yüzü gülüyor. Hatta Allah’a hamdediyor. “Rabbim iyi ki bu hastalığı bana verdin ve bu sayede ben seni anmaya başladım, namazlarımı kılmaya, zikretmeye, nefsimi bilmeye ve Rabbim seni tanımaya başladım” diye herkese anlatıyor. Geçtiğimiz çarşamba (29.9.2021) @canakkale¬_uveysleri Instagram canlı yayınında Duygu ve Birnur üveyslerimiz yaşadıklarını bizlerle paylaştılar. Yaşama dair umudu kalmayan Duygu üveysimizin kendi ve annesinin anlatımıyla hastalık süreci boyunca neler yaşadılar, Üveys Veysel Karane zikri ile nasıl tanıştılar ve epilepsi hastalığından nasıl şifa bulduklarını bizlere aktardılar. Bu yazıdaki maksadımız, epilepsi gibi amansız hastalıklara yakalanan kardeşlerimize çare olabilmek. İnşallah sizler de Allah’ı zikrederek kanser hastalığı da dahil, tedavisi mümkün olmayan birçok hastalıklardan Rabbimizin dilemesiyle nasıl şifa verildiğine şahit olmak istemez misiniz? Biz üveysler buna şahidiz! Gelin sizler de zikredin Allah’ı. Sizler de şahit olun istiyoruz. Hastalıklarınızdan kurtulun ve hayata yeniden, en güzel haliyle dört elle sarılın. Mucize bunlar, çok zor demeyin. Allah isterse mucizeler O’na çok kolay! Üveys Veysel Karane zikri nasıl yapılır ayrıntılı bilgi için: www.veyselkarane.com