Birkaç haftadır bu fiyatların neden arttığını yazıyorum, bu hafta ise ne olması gerektiğinden kısaca bahsedeyim. Kısaca diyorum da kısa bir yazı ile bunu açıklamak zor, bununla birlikte fikir vermesi açısından önemli diye düşünüyorum. Önemli çünkü son zamanlarda çok bilgili şaklabanların yaptığı yorumları görünce mevzunun ne kadar yanlış kavrandığını da gözlemleme şansına ulaşıyor insan. Sağda solda sohbetlerde, internette ilanların altında, televizyonlarda falan emlakçılardan ötürü fiyatlar atıyor saçmalığından tutun da, mal sahiplerinin fırsatçılığına kadar uzanan bir yelpazede emlakçılığı yasaklamak isteyenler mi dilersiniz, gayrimenkul fiyatları kanunla belirlensin diyenler mi ararsınız, ne kadar saçma sapan tip varsa cehaletten kaynaklı kibirleriyle etrafta dolanıp duruyor. (Aysun Kayacı’yı sevgi ve saygıyla hatırlamakta fayda var bu noktada)
Ekonomi dediğimiz olay öncelikle dış güçler yalanlarıyla, içimizdeki fetöcü imalarıyla yürüyen bir sistem değildir. Ekonomi birçok konunun bir araya gelmesiyle oluşup doğru yönetildiğinde ülke vatandaşlarının refahını arttırırken, beceriksizce yönetildiğinde, hırsızlık ve yolsuzluk oranı arttığında bu refah ortadan kalkar ve sonuçları piyasaya yansır. Nasıl yansır? 30 liralık tuvalet kağıdı 130 lira olur, 2 liralık süt 8 lira olur, 7 liralık benzin 22 lira olur. E haliyle gayrimenkul fiyatları da bu durumda yerinde kalmaz. Siz eğer hala bu denklemi çözemediyseniz saçma sapan hamleler yapmaya devam edersiniz. Mesela devleti zarar ettirme pahasına konut kredisi faiz oranlarını düşürürsünüz; bu durum gayrimenkul fiyatlarını arttırdığı gibi bir de zarardan kaynaklı devletin sırtına yük yüklersiniz. Yetmez bir daha kredi faiz oranlarını düşürürsünüz, e haliyle konut fiyatları bir tık daha yükselir.
Ekonomiyi mi düzelteceksiniz? O zaman önce kendinizi düzelteceksiniz. Kim bu kendimiz? Şahsımdan başlayarak ekonomide parmağı olan kim varsa oradan başlayacaksınız. Sadakatı değil liyakatı dikkate alacaksınız ve piyasaya güven vereceksiniz. Ekonomist olmadan ekonomistim diye dolanıp bu işi gerçekten yapmaya çalışanlara müdahale etmeyeceksiniz. Çünkü manipülasyon ekonomik istikrar açısından iyi bir şey değildir. Hele hele önemli şahıslarca yapılması çok daha tehlikelidir. Neymiş buradaki kritik nokta? Piyasaya güven vermek. Bu güven de öyle asarak, keserek, yasaklayarak sağlanan bir şey değil çünkü korku ortamında güven olmaz.
Ekonomik yönetimi şeffaflaştıracaksınız; denetime tabi tutacaksınız ve herkese eşit davranacaksınız. “Ben yaptım oldu” ile ve “Ben böyle uygun gördüm” ile siz ihaleler açıp kendi kafanıza göre sormadan etmeden devlet garantili işler yaptırırsanız en ücra köşedeki memur da kendince aynı şeyi yapar. Bu durumda yolsuzluk alış başını gider. Yolsuzluğun olduğu ve inanılmaz harcamaların hiçbir şekilde takip edilmediği ekonomilerde bütçe açığı büyür, bu enflasyonu tetikler bu da açığı daha da büyütür. Yani yolsuzluk azalmadıkça ekonomi düzelmez. Bağımsız bir hukuk sistemi olmazsa olmazlardan biridir ekonomik istikrar. Niye? Çünkü global yatırım istiyorsanız global firmalara güven vermeniz lazım yoksa ülkeye değer katacak yatırımları değil de Katarlı, Kuveytli gibi ülkeyi yağmalayacak grupları toplarsınız. Kaynağınızı da bu gruplar sonuna kadar sömürür. Ülkeyi sömürürler ama bu arada bazılarını da zengin ederler; döndük yine bakın yolsuzluğa geldik.
Sonuç olarak ekonomiyi düzeltmek istiyorsak önce kendimizi düzelteceğiz, sonra devlet yönetimini şeffaflaştıracağız, sonrasında hukuk sistemimizi bağımsız hale getireceğiz, bu arada liyakate önem vereceğiz, yolsuzluğu azaltacağız, devletin malı deniz hesabıyla hareket etmediğimiz gibi “ben yaptım oldu” ile de hareket etmeyeceğiz. Savaşı ekonomik istikrarı sağlamak için yaparken doğru hamleleri yapmaya özen göstereceğiz. Böylelikle ekonomik istikrara yaklaşırken vatandaşın refah düzeyi de artmaya başlayacak. İstikrarın peşinden üretimi arttıracağız ve arz talep dengesi arz tarafında bir artış gösterecek. Bu durum fiyatların daha da yukarı çıkmasını engelleyecek ve tüm sektörlerde daha sağlıklı bir büyüme ortaya çıkaracak. Böyle bir paragrafta anlatınca kolay gibi duruyor ama işin özünde bunu uygulayabilmek öyle kolay değil çünkü bir başarı öyküsü olarak algılatılan bir enkazı toparlamak hiçbir zaman kolay olmayacaktır. Ve eğer bu gerçekleşirse de o zaman kimse gayrimenkul fiyatlarından bugünkü gibi şikayet etmeyecek çünkü alım gücü yükseldiğinden gayrimenkullerin fiyatları da ulaşılabilir hale gelecek. Aksi durumda ise aynı tas aynı hamamla ve hatta daha kötü bir enflasyon sarmalıyla savrulmaya devam edeceğiz.
YAZARLAR
Yayınlanma: 31 Mayıs 2022 - 11:32
Gayrimenkul fiyatları nasıl düşer?
Birkaç haftadır bu fiyatların neden arttığını yazıyorum, bu hafta ise ne olması gerektiğinden kısaca bahsedeyim
YAZARLAR
31 Mayıs 2022 - 11:32
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir