Gece yeme sendromu (GYS), genel olarak duygu durum bozukluğunun tetiklediği, akşamları aşırı yeme, sabahları iştahsızlık ve uykusuzluk ile karakterize edilen bir yeme davranışı bozukluğudur.
Uykusuzluk; yeme davranışlarını bozar, bağışıklık sistemini zayıflatır, hormonların düzenli salınmasını engeller.
Gece yeme sendromu olan bireyler; sabahları tok olarak uyanır, ilk öğünlerini geç yapar, akşamları fazlaca yemek yer ve geceleri besin alımının eşlik ettiği uyku bölünmelerini alışkanlık haline getirir.
Gece yeme sendromuna sahip bireyler geceleri genellikle yüksek şeker ve yağ içeriği olan yiyecekleri tercih ederler. Bu besinlerin besleyici değeri düşük ve enerji içeriği oldukça yüksektir. Bu nedenle basit şeker içeren karbonhidratlar yerine tam tahıllı ekmekler, kepekli makarna ya da bulgur gibi glisemik indeksi düşük ve besleyici yiyecekler tercih edilmelidir.
Akşam yemeğinden sonra oluşan açlık hissi için yatmadan iki saat öncesine denk gelen, uzun süreli tokluk sağlayacak bir ara öğün tercih edilmelidir. Bu ara öğün protein ve karbonhidrat içeriği bakımından dengeli olmalıdır.
Akdeniz tarzı beslenmenin bilimsel çalışmalarda uykusuzluğun önlenmesinde fayda sağladığı kanıtlanmıştır. Bu nedenle diyet lifi ve antioksidan içeriği zengin, şeker ve tuzun sınırlı olduğu Akdeniz tarzı beslenme modeli örnek alınmalıdır.
Uyku kalitesini artırmak, uykudan uyanıp yemek yeme ataklarının önüne geçebilmektedir. B vitaminleri sinir sistemini, melatonin düzeylerini etkileyerek uyku kalitesini artırmaktadır. Et, süt, yumurta, balık, kuru baklagiller, tahıllar, ceviz ve fındık gibi kuruyemişler, yeşil yapraklı sebzeler B grubu vitaminleri içeriği yüksek besinler arasındadır.
Magnezyum, uyku döngüsünde önemli bir yeri olan melatonin salgılanmasını artırarak uykunun iyileştirilmesine katkıda bulunur. Gece ara öğünlerinizde magnezyum içeriği yüksek meyveleri süt ve kefir gibi proteinlerle tercih etmek uykuya dalmanızı kolaylaştırmaktadır. Kuruyemişler, kuru baklagiller, tahıllar, muz, avokado, üzüm gibi meyveler, domates, kereviz, marul gibi sebzeler magnezyum açısından zengin besinlerdir.
Kafein alımı da uyku kalitesini etkileyen faktörlerdendir. Kafein sinir sistemimizin uyarılmasını sağlayarak uykuya geçişi zorlaştırmaktadır. Yatmadan önce aşırı kafein tüketimine dikkat edilmelidir.
Düzenli egzersiz yapmak iştah metabolizmasını dengeleyerek iştahsızlık ya da iştahın birden çok fazla artması gibi sorunları engelleyebilmektedir. Aynı zamanda mutluluk hormonunun salgılanmasını sağlayarak gece yeme sendromunun nedenlerinden olan stresin azalmasına katkıda bulunur.
Bireyler gün içerisinde gece yemeleri nedeniyle suçluluk ve utanç hissederler. Bu depresif hallerinin yanında kendilerini gün içerisinde sürekli yorgun ve uykusuz hissetmekle birlikte devamlı olarak ağırlık kazanımı kaygısını yaşadıkları için gün içerisinde enerji kısıtlaması yapmaya çalışırlar.
Uyku bozukluğu gece yeme sendromu olan bireylerde çok büyük bir sorun haline gelmiştir. Uyumaya odaklanma eksikliğinin nedeni yemek yeme arzusu olarak gösterilmektedir. Ancak her gece yeme sendromuna sahip bireyde uykuya dalmada zorluk olmayabilir fakat bu durumda birey gece üç dört kez uykudan uyanarak yemek yemektedir. Sonuç olarak daha az toplam uyku süresi ve uyku kalitesinde azalma yaşam kalitesini çok kötü etkilemektedir. Bununla birlikte stres seviyelerinin artması sonucunda obezite, insülin direnci, kalp damar hastalıkları ve diyabet gibi sağlık sorunları kaçınılmaz hale gelmektedir.
Uyku kalitesini artıran bir beslenme planı oluşturularak yeme atakları önlenebilmektedir. Gece yeme sendromlu bireylerde depresyon ve anksiyete görülme oranlarının fazla olduğu ve aynı zamanda stres artışlarının da görüldüğü bilinmektedir.
YAZARLAR
Yayınlanma: 13 Ocak 2022 - 09:19
Gece yeme terörü
Gece yeme sendromu (GYS), genel olarak duygu durum bozukluğunun tetiklediği, akşamları aşırı yeme, sabahları iştahsızlık ve uykusuzluk ile karakterize edilen bir yeme davranışı bozukluğudur
YAZARLAR
13 Ocak 2022 - 09:19
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir