Evim Barbaros Mahallesinde, belediye plajının hemen arkasında. Hani şu güzelim sahili gasp eden DSİ ve meteoroloji var ya, hah orda işte.
Bilenler bilir bölgeyi, meteoroloji ile DSİ’nin sahilde kesiştiği bir köşe var. İşte orası bir türlü insanlar için ıslah edilemedi. Günün neredeyse her saati gruplar halinde içiyorlar bir takım kişiler. Tuhaf bir görüntü hâkim orada. Her taraf içki şişesi, hep sarhoşlar…
Oysa ki, orada kent halkı olta ile balık tutmayı çok seviyor. Kadını erkeği, genci yaşlısı, bazen de ailecek o sahilde olta atıyorlar. Çay ağzından özellikle, baya balık tutuluyor. Bazen izlerim hepsini, orada vakit geçirmeyi seviyorlar. Ancak ortam gün geçtikçe bozuluyor. İçki meselesi bir hayli abartılarak yapılıyor artık o bölgede.
Yanlış anlaşılmasın, içki içilmesine karşı değilim elbet ama içkinin de tüketilmesi noktasında mutlaka belli toplumsal kuralları olmalı. Orada alenen duvara işeyen ve yüksek sesle konuşan sarhoşların olması çok mu hoş bir durum. Bölgede kadınlar da bulunuyor üstelik. Çoğu gece kavga gürültü eksik olmuyor, bağırışlar, kavgalar… Evden duyuluyor bu nahoş davranışlar. Nedense güvenlik güçlerimiz bu noktada faaliyet göstermiyorlar yeterince. Hatta mahalle öylesine polisten uzak ki; her gece havaya sıkılan silahların sesleri altında yaşamaktayız. Seri halde sıkılan silahlara rağmen hiçbir gece bir ekip otosunu silahın nereden sıkıldığını araştırır görüntüsüne şahit olmadım. Oysa ki, özellikle trafik ekipleri genelde bölgeye çok yakınlar. İnönü köprüsü girişine, tatlı su çeşmesi önüne, Hamidiye Tabyası girişine ya da Dabakoğlu tesisi önüne sürekli trafik denetlemesi yapmak amacıyla duruyorlar ama… İlla da suç mu işlenmeli yani, havaya ateş etmek suç değil mi?
Bakın, geçtiğimiz günlerde Bozcaada’da insanlık dışı bir cinayet işlendi. Hem de birçok insanın gözü önünde. Dört kişi birden bir gencimize saldırdılar ve öldürene dek dövdüler hatta ölüsünü bile tekmelediler hunharca. Sonra da güvenlik güçleri olağan üstü önlemler altında o katilleri Çanakkale’ye getirdiler adadan. Güvenlik güçlerinin görevi katilleri öfkeli kalabalıktan korumak mıdır? Yoksa bu gibi olayların olmasını engellemek midir? Olayın yaşandığı anlarda fındık kadar Bozcaada’nın güvenlik güçleri ne yapmaktaydı, nasıl oldu da yetişemediler, müdahale edemediler? Olay olduğu esnada orada bulunan vatandaşlar nasıl oldu da dayaktan bir kişinin ölmesine seyirci kaldılar? Bu mudur vatandaş olmak? Yazıklar olsun? Sonra da öfkeli kalabalık, bilinçli vatandaş olamayan ve o genci ölümden kurtaramayan öfkeli kalabalık… Bana dokunmayan yılan bin yaşasın mantığı ile hareket eden adalılar, bu günden sonra Bozcaada’ya nasıl turist bekleyecekler, ben merakındayım doğrusu. Müşterisini koruyamayan bir mekâna, yurdun bunca alternatif turistik bölgesi varken kim gitmek ister ki? Ufacık bir adada huzur ortamı oluşamıyorsa, bunda o anda adada kim varsa herkesin payı var demektir. Belediye ruhsat verirken sanırım yurdun her yerinde bulunan kriterleri hesap ederek mekânlara ruhsat vermekte. Oysa ki, ada şartları düşünülmeli, işletmelerin güvenlik önlemleri, çalışanların aldığı eğitim sürekli olarak denetlenmeli. Gerekirse belediye bünyesinde bir güvenlik birimi oluşturularak gece boyu emniyet tedbiri alınmalı ki tek geliri turizm olan Bozcaada’nın huzur ve güvenlik ortamı bozulmasın. Belediyelerin bulundukları coğrafyaya göre yönetilmesi ilkesi esas alınmadıkça bu gibi durumları hep yaşarız bence.
Barbaros sahilinde de mutlaka benzer bir olay yaşanacaktır tedbir alınmazsa. Bence içki içmenin yeri halkın dolaştığı açık alanlar değildir. Hem, açık alanda içki içmeyi yasaklayan bir kanun var sanıyorum, yani hiç uygulandığını görmedim ama o kanun çıktığında bazı kesimler tarafından tepki çektiğini hatırlıyorum. Bence tepki çekmesin, kendini bilen insan içkisini zaten o ortamda içmez. İçki içmenin de toplum içinde bir şekli ve adabı olduğunu bilir.
Görünen o ki; Çanakkale’miz en büyük özelliği olan güven ve huzur ortamını kaybetmek üzere. Bu gidişe dur denmezse yakın bir gelecekte metropollerde ki gibi suç oranı artacaktır Çanakkale’de de. Havaya sıkılan mermiler, köşe başı sarhoşları, başıboşlar… Yakışmıyor kentimize.
YAZARLAR
Yayınlanma: 02 Temmuz 2019 - 10:48
Güven Ve Huzur Ortamı
Evim Barbaros Mahallesinde, belediye plajının hemen arkasında
YAZARLAR
02 Temmuz 2019 - 10:48
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir