Halkın Bakkalı açıldı!

Yerel kalkınmayı desteklemesi hedeflenen, kooperatif ve küçük üreticilerin 70’den fazla ürününün satılacağı “Halkın Bakkalı”, dün saat 11:00’da Halk Bahçesi’nde açıldı.

Halkın Bakkalı’nda ilk aşamada Çanakkale yöresi ve Türkiye’deki 19 kooperatif ile küçük üreticiler tarafından üretimi yapılan toplam yaş meyve sebze dahil 70’den fazla ürün satışa sunulmaya başladı. S.S. Çanakkale Üretim ve Pazarlama Kooperatifi , “ÇAKOOP” markasıyla, atalık tohumlardan üretilen ekmek ile yumurta, peynir ve istiridye mantarı ile tüketiciye ulaşacak. Halkın Bakkalı’nda ayrıca yerli, atalık tohumlardan üretilen iyi tarım örnekleriyle yetiştirilmiş yaş sebze ve diğer ürünler de satışa sunulacak. Halkın Bakkalı, Halk Bahçesi’nde hizmet verecek. Dün saat 11:00’da açılan Halkın Bakkalı’nın açılış törenine konuşan ÇAKOOP Başkanı Ali Rıza Berkit şunları söyledi; “Üreticilerin tüketicilerin, kooperatifiler üzerinden örgütlenerek tüketicilerin sağlıklı ürünlere ulaşması için yola çıkılan bu projede önemli bir aşamaya geldik. Bu amaçla Çanakkale Üretim ve Pazarlama Kooperatifi aracılığı ile bugün bu projenin ilk aşaması olan Halkın Bakkalını açmayı hedefliyoruz. Halkın Bakkalı sadece Çanakkale’ye özgü bir proje değil, bölgemize de ait bir proje. Tüketicilere sunduğumuz ürünlerin yüzde 90’ı üretim kooperatiflerine ait çok az bir kısmı ise üreticiden tüketiciye temin ettiğimiz ürünler. Çanakkale büyük bir tarım kenti Türkiye’de ilk ona giren bir şehir. Bu anlamda Çanakkale’de üretilen ürünlerin Büyükşehirlere gönderilmesi ve Çanakkale’deki üreticilerin niteliklerinin artarak gelir seviyelerinin artması için katkı sunmaya çalışacağız.”

Mutluay: “Tarım kentiyiz”

Diğer illerdeki kooperatifleri ve kooperatif marketleri inceleyen, kooperatifleşmenin Çanakkale’ye uygulanmasının mimarlarından biri olan Çanakkale Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay ise yaptığı konuşmada şunları söyledi; “İrfan Mutluay; Biz bir tarım kentiyiz. 11 çeşit bitkisel üretime sahip bir kentiz. Çok önemli bir zenginliğe sahibiz. Gerek üreticimiz, gerek tüketicimiz uygun koşullarda ürettiği ürünü pazarlayabiliyor, nede tüketicimiz uygun koşullarda bu ürüne sahip olabiliyor. Bu tedarik zincirinin içerisinde ne yazık ki aracı hakları var. Bizim üretimimizin amacı da üreticiden tüketiciye tedarik zincirindeki aracı halkaların çıkartarak, gerek üreticinin gerek tüketicinin kar marjını düşünerek uygun koşullarda bunları ulaştırmak istiyoruz. Geldiğimiz noktada bir korona süreci yaşadık. Bu süreç bize doğanın stratejik bir alan olduğu, stratejik bir üretim kaynağı olduğunu gösterdi. Bu noktada doğru bir iş yaptığımız en kısa sürede kanıtlanmış oldu. Bunu için bu adımları hep bitlikte attık.”

Kaya: “Yapılan işi çok kıymetli buluyoruz”

Törende konuşan Ziraat Odası Başkanı İsmail Kaya; üreticilerin sıcakta ve zorlu koşullarda tarlalarda bu işi yaptıklarını belirterek; “Ürünlerimizi tüketirken de bu zorluğu bilerek tüketmek gerektiğine inanıyorum. Özellikle üreticinin ürünün bir hikayesi var. Bu hikayenin içerisinde zorluk var, mücadele var. Toprakla tohumun buluşup bizim soframıza gelene kadar ki süreçte ciddi bir emek var. Dolayısı ile bu emeğin saygı görmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu bağlamda üretici örgütlerinin, yerel yönetimlerin ciddi şekilde birbirleri ile haberleşerek ortak çalışmaların yürütmesinin çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. Bu anlamda bu yapılan işi çok kıymetli buluyoruz” dedi.

Gökhan: “Kırsalımızdaki kalkınmaya destek olacağız”

Törende son olarak konuşan Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ise şunları söyledi; “Halkın sağlıklı beslenme ve sağlıklı gıdaya ulaşabilme hakkı olmalı. Bu düşünce ile hem üreticiyi koruma hem de halkımızın sağlıklı gıdaya ulaşabilmesi için çalışacağımızı ifade etmiştik. Seçimlerden hemen sonra özellikle kooperatifleşme konusunda deneyimleri olan, hatta mevcut kooperatiflere destek vermiş tecrübeli arkadaşlarımızdan oluşan bir ekip oluşturduk ve o arkadaşlarımız kooperatifin kuruluşunu gerçekleştirdi. Arkadaşlarımız kooperatifi oluşturmak için canla başla çalıştılar ve büyük çaba gösterdiler. Sonuç olarak geldiğimiz noktada da Halkın Bakkalını açıyoruz. Belediye olarak kooperatifleri destekliyoruz ve desteklemeye de devam edeceğiz. Kooperatiflerimizin arkasında duracağız ama aynı zamanda tarımsal üretim ile ilgili onlara önderlik etmeye çalışıyoruz. Tohum Sandığı ile bu süreci başlatmıştık. Yerel ürünlerimizin geliştirilmesi ile ilgili çabalarımız oldu. Bu sene de karakılçık buğdayımızı ürettik. Bu üretimi de devam ettireceğiz. Sadece üretmekle de kalmayacağız ve bu üretimin arması için mücadele edeceğiz. Bu noktada kışlık ürünlerimiz ile meyve ve sebzelerimizi üretmek için de çaba gösteriyoruz. Kendi ürettiğimiz sebze ve meyveleri ihale usulü ile kooperatife verdik ve kooperatif de bunları Halkın Bakkalında satışa çıkarıyor. Üretim Çanakkale Belediyesine aittir ama bunun halka ulaştırılmasını kooperatif kanalı ile yapacağız. İyi Tarım Sertifikası ile üretim yapan ilk belediye olacağız. Böylelikle, halkın sağlıklı gıdaya ulaşması noktasında önemli bir adımı atmış olacağız. Halk Bakkalın içerisinde İzmir ve Ovacık gibi yerlerden gelen ürünler de yer alıyor. Dolayısı ile biz hem burada halka sağlıklı gıdaları ulaştıracağız hem de ürettiğimiz ürünleri diğer kooperatiflere de ulaştıracağız. Şu anda CHP’li belediyeler bu konuda çok iddialı ve gayretli. Belediye Başkanları ile bir araya geldiğimiz toplantılarda da bu konu üzerinde konuşuyoruz. Birbirimizin ürettiği ürünleri sadece kendi yerelliklerimize değil, diğer şehirlere de ulaştıracağız. Türkiye önemli bir tarım ülkesi. Bu nedenle üreticinin korunması gerekir. Kooperatifler de hem üreticiyi korumak hem de sağlıklı ürün yetiştirebilmek açısından çok önemli. Bu noktada da biz de kırsalımızdaki kalkınmaya destek olacağız. Eğer kırsal kalkınmayı geliştirebilirsek, köyden kente göçü engellemiş oluruz. Aynı zamanda kırsalda yaşayan insanların gelirlerini arttırmak sureti ile orada kalmalarını sağlamış ve bir yerde de işsizliği önlemiş oluruz. Kente gelip iş arayan gençler de kendi yörelerinde kalıp üretime katılabilirler. Bu nedenle de kooperatifçiliği önemsiyoruz.”