Hipogliseminiz gerçek mi?

Hipoglisemi; kan şekerinin 65 mg/dL'nin altına düştüğü zaman terleme,açlık hissi,,sinirlilik hali ile kendini gösteren, diyabet kökenli olmayan klinik bir tablodur. Toplumda hipoglisemi görülme sıklığı ise %5-6’dır. Öğün tüketildikten 2-3 saat sonra kan şekerinin hızla düşerek bahsedilen belirtilerin ortaya çıkması reaktif hipoglisemi olarak tanımlanır. Halk arasında öğün atlandığında ‘şekerim düştü/düşer’ diye rastlanan bir durumdur. Aynı zamanda sinirli ve huzursuz olurlar. Reaktif hipogliseminin nedeni insülin hormonunun aşırı salgılanmasından ve insülinin geç cevabından kaynaklanır. Reaktif hipoglisemi 25-35 yaşlarında kadınlarda, insülin direnci olanlarda, ailede diyabet öyküsü olanlarda daha sık görülür. Yüksek karbonhidratlı beslenme reaktif hipoglisemiyi tetikler. Her şekeri düşen kişinin reaktif hipoglisemi olması söz konusu olmadığı gibi her kilo veremeyen kişinin de reaktif hipoglisemisi olduğu doğru değildir. Doğru yapılan şeker ölçümü sonucu konulan doğru tanı ile tedavi mümkündür. Farkında olunmadığı veya doğru tedavi edilmediği takdirde kişiyi ve metabolizmayı yorar ve hastalık ilerler. 75 gram glikoz içeren solüsyon içirilerek yapılan kan şekeri ve aynı anda yapılan insülin değeri testleri 2-3 saat botunca tekrarlanır testi ile tanı konulabilir. Kan şekerinin 55mg/dl nin altına düştüğü ölçümler tespit edilir. Kişi her şeker düşmesi belirtisi ile şekerli besin tüketmeye başlar, bağımlılık gelişir ve vücutta yağlanma oluşur. Aslında şeker ve şekerli besinler reaktif hipoglisemisi olanlarda tüketilmemesi gereken yiyeceklerdir. Saf karbonhidratlar yani şeker ve şekerli besinler insülin salgılanmasını sağlar, insülin salgılandıkça kan şekeri düşmeye başlar. Kişi şeker düşüklüğü nedeni ile tatlı yediğinde insülin yine aşırı salgılanır. Bir süre sonra kişi sağlıklı öğün ve beslenmeden uzaklaşarak yalnızca tatlı, hamur işi tüketmeye başlar ve kilo alımı kaçınılmaz olur.
Kişi reaktif hipoglisemi bulgularını sık yaşamaya başladığında günlük rutinleri de bozulur, yaşam kalitesi düşer. Kişiye ait olan doğru beslenme modeli ve oluşturulan alışkanlıkları ile kişi tedavi edilebilir. Sağlıklı karbonhidratlardan yeterince alınırken, zararlı karbonhidratlardan da kesinlikle tüketmemek gerekir. Yaşam tarzı değişiklikleri( egzersiz, alkol tüketimi) yapıldıktan sonra gerek duyulursa ilaç tedavisi başlanmalıdır. Reaktif hipoglisemi tanısı alan kişilerin ileride bir diyabet hastası adayı olabileceği unutulmamalıdır. Kafein içeren besin ve içecekler reaktif hipoglisemiye benzer belirtilere yol açabilir, kahve, çay, kakaolu besin, çikolata ve alkol tüketimine son verilmeli veya sınırlandırılmalıdır.