Temmuz ayında bekledikleri zammı alamayan, Ekim’de umutlanan, yılbaşına ertelenen alacaklarıyla oyalanan emekliler isyan ediyor. ‘Emekli maaş zammı hakkında ne düşünüyorsunuz? Geçinebiliyor musunuz, maaşını gıda ve sağlık harcamalarınıza yetiyor mu? 29 Ekim’de verileceği söylenen 5 bin liralık ikramiye ile ilgili düşünceleriniz neler, zam yılbaşına sarkar mı? ‘ diye sorduğumuz emekliler Kalem Gazetesi’ne yaptıkları değerlendirmede, “Hükümet bize taktı, ne zam yapıyor, ne de 65 yaş üstüne imtiyaz sağlıyor, biz yaşamıyoruz ki, sadece nefes alıyoruz” diye yakındılar.
Hatice Baltıç:
“Bu iktidar emeklilere taktı, maaşlarına zam yapmıyor, otobüse 65 yaş üstü bindirmek istemiyor, ölmemizi istiyor herhalde. İlaçlar çok pahalı ve her ay zam geliyor, geçinmek çok zor. Bizi oyalamaları son derece moral bozucu. Emekliler de bu ülkenin insanı, biz yıllarca çalıştık, emek verdik. Sağlığı yerinde olan ikinci işte çalışıyor, ama 75 yaşında bir insan nasıl çalışsın?”
Ünsal Demiral:
“Gelecek olan zam yıl başını bulacak. Yaptıkları sadece beklentiyi yükseltmek ama yalan. Gelecek zam emeklinin beklentisini karşılamayacak. Ekim ayı 5 bin TL ikramiye yalan çünkü kasada para yok, çalışmasak geçinemeyiz.”
“Katığı da katık eder duruma geldik”
İsmail Çekmez zam beklentilerinin suya düştüğünü, katığı da katık ettiklerini belirterek, “Ben artık onları Allaha havale ediyorum, Allah onları bildiği gibi yapsın. 29 Ekim’de emeklilere 5 bin lira ikramiye verileceği söyleniyor, bu benim derdime derman olmaz ki. Zaten ben hep hörgüçten yiyorum.
Emekli maaşlarımızla sağlıklı beslenmemiz mümkün değil. Varsa bu emekli maaşları ile sağlıklı beslenen çıksın alnını karışlarım valla. Geçmişte çok zor günlerimizde peynir ekmek ile beslenirdik, şimdi peyniri bulmak bile zor artık. Katığı da katık eder duruma geldik. Önceden annelerimiz salçalı ekmek yaparlardı yerdik. Artık salçada almak zor, 1,5 kilo salça olmuş 150 lira, nasıl alacağız?” ifadelerini kullandı.
“Açma ve poğaça ile beslenmeye çalışıyoruz”
Nail Uysal bu şartlarda geçinmenin çok zor olduğunu belirterek, açma ve poğaça ile karınlarını doyurmaya çalıştıklarını belirterek, “Ben sabahları tanesi 10 liradan açma ya da poğaça alabiliyorum. Kahvaltıyı böyle geçiştirmiş oluyorum.
Şimdi emeklilere zam ocak ayına kaldı gibi görünüyor. 29 Ekim’de de 5 bin lira ikramiye verileceği söyleniyor, seçim yaklaştığı için vereceklerini umuyorum ama verseler de bu çözüm değil. Avrupa düzeyinde olmasa da emeklinin rahatça geçinebileceği bir artış yapılmalı. Aldığımız ücretlerle zaten sağlıklı beslenemiyoruz. Yediğimiz açma ve poğaça. Et ve balık tüketmek neredeyse hayal oldu. Az önce hanım aradı pirinç almamı söyledi. Sanırım akşama kuru fasulye pilav yiyeceğiz. O da lüks olmaya başladı artık” diye konuştu.
Yüksel Özdemir:
“Emekli maaşıyla geçiniyorum diyenlerden geçinme formülünü istemek gerek. Mazottan gıdaya kadar her kaleme gelen zamları alt alta yazdığınızda, maaşa gelen zamla orantılandığında ilkokul matematik bilgisi ile yetip yetmediğinin, emeklinin geçinip geçinemediğinin cevabı alınır. Bütçeyi yapanların eğitim düzeyi bu sınırın üstündedir. Maaşla ay sonunu getirdiğimiz, tasarruf yaptığımız yıllardan kredi kartları ile ay sonunu getirebildiğimiz yıllara geldik, getirildik. 29 Ekim’de zam verileceğine inanmıyorum. Mış’lı masallara asla inanmıyorum. Mış’lı masallara inanarak oylarını kullananları da uyarıyorum. Mış’lar yüzünden hep birlikte bedel ödüyoruz. Emekli maaşlarıyla geçinilmiyor sözü bütün emeklileri kapsamıyor.
Örneğin milletvekili emeklileri aldıkları maaşlarla ve onlara sağlanan olanaklarla rahat geçiniyorlardır. Yoksa onlar da mı şikayet ediyor? Oysa milletvekilliği bir meslek değildir. Milletvekili oluncaya kadar yaptıkları meslekleri vardır, gelirleri vardır. Milletin sırtından yükler kaldırılırsa memura da, emekliye de verilecek zammın kaynağı çok rahat bulunur. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılını kutluyoruz süslü sözlerine yüce önder Atatürk’ün şu sözleri yanıttır. “Herkes ulusal görevini ve sorumluluğunu bilmeli, memleket meseleleri üzerinde o düşünceyle düşünüp çalışmayı görev edinmelidir. Mustafa Kemal Atatürk.”
Serdar Azak:
“Emekli maaşları çok yetersiz. Emekliler hayat pahalılığı karşısında eziliyorlar. Şahsen benim yan gelirlerim (kira gelirlerim) olduğu ve eşim de emekli maaşı aldığı için ben geçinebiliyorum ama sadece emekli maaşı ile geçinmek imkansız. Hele bir de rakamlarla oynanmasına rağmen yüksek olan enflasyon varken, emeklilere sadece yüzde 25 zam verilmesi, emeklilere yapılan büyük bir haksızlıktır. 29 Ekim de emeklilere 5 bin TL ikramiye verebileceğine asla inanmıyorum.”
Sibel Bozkurt:
“Valla bu ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye benziyor. Şu anki hiperenflasyon oranı ile emekli maaşları kuş kadar kaldı. 5 bin TL ikramiye de bence yalan. Şu an araba ev vs her türlü vergiyi 2. kez ödeme yapıyoruz. Para yok, hangi ikramiye? Maaş zammı da aynen öyle, bence günü kurtarma hepsi.”
Filiz Pekel:
“Maaş artışımız enflasyon karşısında çok yetersiz. Belki gıda ve sağlık için ucu ucuna gelir ama hayat bunlardan ibaret mi. Okuyan iki kızım var onların ihtiyaçları harçlıkları derken zaten var olan açık daha da büyüyor. Gıda alacağımız zaman en ucuzunu dolayısıyla en kalitesizini seçmek zorunda bırakıldık. İkramiyeler bir nebze rahatlatır ama üretimi olmayan bir ülke bu parayı nereden ne şekilde neleri satarak ya da hangi haklarımızdan vaz geçerek buluyor diye düşünüyorum.”
Nilüfer Okay:
“Yetmediğini herkes biliyor, bu zamlar geldikçe neye yetecek k? Emekli maaşı 7 bin 500, şaka gibi. Temmuz’da zam yapılmadı, arada ikramiye gibi verecekler, insanları oyalıyorlar. Zam yaparsa Ocak ayı gibi görünüyor, insanların hali gerçekten iyiye gitmiyor, çok zor.”
Memnune Kardaş:
“Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu'nun araştırma sonuçlarına göre Eylül 2023'de dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 13 bin 701 liradan 14 bin 542 liraya kadar yükselirken, yoksulluk sınırı da 3 bin 378 lira daha artarak 41 bin 651 liraya çıktı. Buna karşılık milyonlarca emekli ve emekli dul ile yetim maaşları 7 bin500 TL civarındadır ki açlık sınırının bile yarısı demektir. Açlık sınırının altı ölüm sınırıdır. Biz emekliler ise ölüm sınırının da altında bir ücretle yaşam savaşı veriyoruz. Daha doğrusu yaşamıyor sadece nefes alıp veriyoruz. Bu maaş ile sağlıklı beslenmeyi bırakınız, zorunlu temel ihtiyaçları bile karşılamak mümkün değildir.
Özellikle önümüzdeki süreçte birçok emeklinin kiraladıkları evlerden tahliye edilmeleri ve sokakta yaşamaya başlamaları riski çok yüksek.
Çünkü Çanakkale ve diğer büyük kentlerde artık 15 bin TL'nin altında kiralık konut bulmak mümkün değildir. Basına sızan kulis bilgilerine göre 29 Ekim’de herhangi bir ikramiye ödemesi olmadığı gibi, yılbaşından önce emekli maaşlarında herhangi bir iyileştirme de yok. Son 1 yıl içinde birçok malın fiyatı yüzde 100-200 artarken emekli maaşlarına son bir yılda sadece yüzde 55 bir artış yapılması nasıl yoksullaştığımızın da kanıtıdır. İktidar bloku bu 20 yıllık süreçte emekli maaşlarının reel alım gücünü ciddi bir şekilde eritti. Çalışırken ertelediğimiz yaşamın artık çok uzaklarda olduğu gerçeği karşısında yaşam hevesimizi de yitirdik. Şimdi tek umudumuz, Emekliler Türkiye Meclisi Sendikasının kurularak sayısı 16 milyonu bulan geniş emekli kitlesini örgütleyerek gasp edilen tüm ekonomik, demokratik, sosyal, kültürel ve yaşamsal haklarının geri alınmasındadır.”
HABER MERKEZİ
GÜNDEM
Yayınlanma: 27 Eylül 2023 - 15:20
HÜKÜMET EMEKLİLERE TAKTI MI?
“Yaşamıyor, sadece nefes alıp veriyoruz” 7 bin 500 lira olan en düşük emekli aylığı para değil, pul olurken, geçim sıkıntısını en üst seviyede yaşayan milyonlarca emekli, maaş zammı için bekliyor.
GÜNDEM
27 Eylül 2023 - 15:20