İç/kalp sesimiz ile egomuzun sesini nasıl ayırt ederiz?

Bu hafta genelde çok karıştırdığımız iç sesimiz ve egomuzun sesiyle ilgili yazmak istiyorum. Konuya ilham olan ise 11 yaşında yakın bir arkadaşımın kızı Ece. Yaşına rağmen müthiş bir farkındalığa sahip bir bilgedir kendisi. Öyle cümleler kuruyor ki 11 yaşında olduğuna inanmak çok zor oluyor. Böyle çocuklarla karşılaşınca geleceğe daha umutla bakıyor insan.

Evet… Gelelim konumuza. İç/kalp sesimizi aslında hepimiz duyarız. Az ya da çok, cılız ya da yüksek ama herkes bu sesi duyuyordur. Sadece farkında olmak bazen senelerimizi alabiliyor. Çünkü egomuzun sesi çoğu zaman bas bas bağırdığı için iç sesimiz gerilerde kalıyor ve cılızlaşıyor. O sesi öne çıkarmak ise çaba ve bilinç gerektiriyor. Onu ayırt edebilmek bu iki sesi tanımamızla da alakalı elbette. Aslında çok farklı frekanslara sahip bu iki ses birbirinden çok çok farklı. Şimdi daha anlaşılır ve sade olması için maddeler halinde yazmak istiyorum. Böylece kafamız daha da netleşecek.

-  Ego sesi ya geçmiş kayıtlara ve korkulara dayalıdır ya da gelecek kaygısına dayalı bir sestir. => İç sesimiz ise AN’dadır, o anı hisseder ve o an içinde yaşar. Daha derinden gelir ama huzur ve güven veren bir sestir.

-  Ego sesi, bizi sadece beden ve zihin olarak tanımlar. Ölümden korkmamızı sağlar. => Kalp sesi ise bizi daha bütünsel yani bedensel, zihinsel ve ruhsal olarak görür. Ruhun ölümsüzlüğüne, ölüm denen şeyin farklı bir boyuta geçiş olduğuna vurgu yapar.

-  Ego, bahaneler üretir, genellemeler yapar, önyargılara takılır, konfor alanından çıkmak istemez ve sabit kalmamızı söyler. => İç ses, cesur olmaya, ilerlemeye, hayata güvenmeye, her şeyin hayrımıza olacağına inanmaya ve gelişmeye teşvik eder.

-  Ego sürekli geçmiş deneyimlerden ve dışarıdaki söylemlerden etkilenerek çok fazla yorumlar yapar, bahaneler ve önyargılar üretir, bizi adım atmaktan alıkoyar ve bizi sınırlar. => İç ses bizi sürekli destekler, yeniliğe yöneltir, ve mutluluğa odaklar.

-  Ego sesi çoğu zaman tek bir deneyimden yola çıkar ve sürekli aynı şeyin olacağını zanneder ve sürekli haklı çıkmak ister. Her şeyi bildiğini zanneder ve her şeyi kontrol altında tutmaya, her şeyi yönetmeye çalışır. => İç ses, korkuları kabul eder ama buna rağmen adım atmaya, gelişmeye teşvik eder. Akışa ayak uydurmaya ve hayata güvenmeye teşvik eder.

-  Ego sesi pasif, bizi aşağı çeken, geri çekilmemizi sağlayan, bizi huzursuz eden KORKU temelli bir sestir. => Kalp/iç sesimiz sezgilere odaklıdır ve onu rehber alarak ilerler. SEVGİ temellidir. Bizi motive eder, mutluluğumuza odaklar, özgüvenimizi ve öz saygımızı yükselten seçimlere yöneltir, kendimizi ortaya koymamızı sağlar, gerçek potansiyelimizin çok daha fazla olduğunu söyler ve bunu da bize hissettirir.

Aklımıza ilk gelen ses içten, zaman geçtikçe gelen ses egodan gelir. Bu yüzden bir karar vermeniz, seçim yapmanız gerektiğinde zihnimiz devreye girmeden önceki sese kulak vermeliyiz. Çünkü o ses cılızda olsa kalbimizin sesidir. Ortalama 9 saniye sonra eski kayıtlar düşmeye başlar ve sonrasında zihin devreye girer. Korkuya, endişeye kapılırız çünkü ego sesi devreye girer ve zihin üretmeye başlar.

Kalp sesimizi takip ettiğimizde evrensel yasalar da bizi destekler ve mucizeler, güzel sürprizler karşımıza çıkar çünkü kendimizi güzel olasılıklara açarız ve pozitifte kalırız. Evrensel olarak desteklendiğimizi hissederiz. Her zaman iyi şeyler yaşamasak da şerrin içindeki hayrı da görür ve yaşadığımız her şeyi deneyim olarak algılamaya başlarız. Korkacak bir şey yoktur çünkü öğrenmek için burada olduğumuzu idrak ederiz. Biz ruhsal varlıklarız ve her şey bizim hayrımıza ilerler. Bunu fark ederiz.

Hayata güvenerek, sezgilerimizi rehber alarak, iç sesimizi güçlü bir şekilde duyarak, sevgiyle ve umutla yaşamak dileğiyle… ; )

Emel Uğur Kırıcı