İçimizdeki çocuğa ve dışımızdaki bütün çocuklara sesleniş…

Bugün özel bir gün… Atatürk”ün geleceğimiz olarak gördüğü çocuklara armağanı “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” ve TBMM’nin açılışının 100. Yılı. Ne yüce bir ruh… Ne kadını, ne çiftçiyi, ne öğretmeni ne de geleceğimizi, çocuklarımızı unutmamış hepsini onurlandırmış, haklar vermiş, sözleriyle yüceltmiş, değer vermiş, bayram hediye etmiş… Hiçbir detayı kaçırmayan seneler sonrasını öngörebilen özel insan… İyi ki Türkiye topraklarında yaşadın ve bizleri ışığınla, bakış açınla, düşüncelerinle, yaptıklarınla ve en önemlisi inancınla ve geleceğe dair bitmeyen umudunla onurlandırdın! Biz senin gibi yüce bir ruhun çocukları ve torunlarıyız… Bize umutsuzluk yakışmaz, vazgeçmek, pes etmek yakışmaz. Biz senin ruhunu her zaman hissederken senin inancınla ve düşüncelerinle beslenmeye devam ediyoruz, edeceğiz de…

Yazarak bu özel günün ruhunu bulandırmak istemiyorum… Bazen sessizce dinlemek, zamanı hissetmek ve gökyüzüne bakmak ve gelecek güzel günleri hayal etmek her şeyden daha anlamlı gelir. İşte tam da öyle bir gün.

23 Nisan 2020… Dışarı çıkamadığımız ama ruhumuzun en derinliklerinde atamızı derinden hissettiğimiz, anladığımız bir gün olsun… Geleceğimize yani çocuklarımıza ve dünyamıza daha iyi bakacağımız nice mutlu ve güzel günlere diyorum… Hepimizin(!) çocuk bayramı kutlu ve mutlu olsun…

Emel Uğur Kırıcı