Çanakkale Ziraat Mühendisleri Odası ve İda Dayanışma Derneği dün yaptıkları ortak basın açıklamasında, “Ülkemizin her karışı maden şirketlerinin istilası altındadır. Bu tahribattan yaşadığımız güzel Çanakkale’miz de, hayat kaynağı Kazdağları’mız da payına düşeni fazlasıyla almaktadır” dedi.
Çanakkale Ziraat Mühendisleri Odası ve İda Dayanışma Derneği dün Ziraat Mühendisleri odasında çevre talanına karşı ortak bir basın açıklaması düzenledi. ZMO Başkanı Hicri Nalbant ve İda Dayanışma Derneği Başkanı Ekrem Akgül tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı, “İDA Dayanışma Derneği ve Ziraat Mühendisleri Odası Çanakkale Şubesi yaşadığımız coğrafyada başta doğa talanına karşı yıllara uzanan bir mücadelenin insana, doğaya, topluma dokunan birer elidirler. Yerelden genişleyen bir perspektifte tüm hassasiyetiyle dayanışmanın en etkin örneklerini vermişlerdir. Biliyoruz ki, hiçbir yer ve coğrafya mücadele bakımından sahipli değildir. Hele ki, ülkenin her karışı başta madencilik faaliyetleri olmak üzere, geri dönüşsüz tahribatlarla talana açık hale getirilmişse, bugün için, tüm yaşam alanlarımızın korunabilirliği merkezden alınan kararlarla giderek ortadan kalkmaktadır. Her yörenin yerelde kendi doğasını, ormanını, suyunu, toprağını savunmaya çalıştığı, ama savunurken de zaman zaman şiddete maruz kaldığı bir süreci yaşamaktayız. Ülkemizin her karışı maden şirketlerinin istilası altındadır. Bu tahribattan yaşadığımız güzel Çanakkale’miz de, hayat kaynağı Kazdağları’mız da payına düşeni fazlasıyla almaktadır. Kirletici kömür santralleri nefesimizi tıkarken, orman içlerine kurulan RES ler, zeytinliklere ve tarım alanlarında projelendirilen JES’ler kabusumuz olmakta, su kaynaklarımız kurumakta, meralarımız, tarım alanlarımız giderek yok olmaktadır. Bu durum, insanı, doğayı, toplumsal geleceğimizi, Anayasanın 56. maddesinde ifade edildiği gibi koruma amaçlı mücadeleyi zorunlu kılarken, STK’nın, demokratik kitle örgütlerinin önemini de öne çıkarmakta, yerel öncelikli dayanışmayı zorunlu kılmaktadır. Yerelliğin ve kurumsallığın vazgeçilmez olduğu, partili siyasetin öne çıkmadığı sanal internet hesaplarının karar süreçlerinde olmadığı bir dayanışmayı gerekli görüyoruz”
Çanakkale Ziraat Mühendisleri Odası ve İda Dayanışma Derneği dün Ziraat Mühendisleri odasında çevre talanına karşı ortak bir basın açıklaması düzenledi. ZMO Başkanı Hicri Nalbant ve İda Dayanışma Derneği Başkanı Ekrem Akgül tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı, “İDA Dayanışma Derneği ve Ziraat Mühendisleri Odası Çanakkale Şubesi yaşadığımız coğrafyada başta doğa talanına karşı yıllara uzanan bir mücadelenin insana, doğaya, topluma dokunan birer elidirler. Yerelden genişleyen bir perspektifte tüm hassasiyetiyle dayanışmanın en etkin örneklerini vermişlerdir. Biliyoruz ki, hiçbir yer ve coğrafya mücadele bakımından sahipli değildir. Hele ki, ülkenin her karışı başta madencilik faaliyetleri olmak üzere, geri dönüşsüz tahribatlarla talana açık hale getirilmişse, bugün için, tüm yaşam alanlarımızın korunabilirliği merkezden alınan kararlarla giderek ortadan kalkmaktadır. Her yörenin yerelde kendi doğasını, ormanını, suyunu, toprağını savunmaya çalıştığı, ama savunurken de zaman zaman şiddete maruz kaldığı bir süreci yaşamaktayız. Ülkemizin her karışı maden şirketlerinin istilası altındadır. Bu tahribattan yaşadığımız güzel Çanakkale’miz de, hayat kaynağı Kazdağları’mız da payına düşeni fazlasıyla almaktadır. Kirletici kömür santralleri nefesimizi tıkarken, orman içlerine kurulan RES ler, zeytinliklere ve tarım alanlarında projelendirilen JES’ler kabusumuz olmakta, su kaynaklarımız kurumakta, meralarımız, tarım alanlarımız giderek yok olmaktadır. Bu durum, insanı, doğayı, toplumsal geleceğimizi, Anayasanın 56. maddesinde ifade edildiği gibi koruma amaçlı mücadeleyi zorunlu kılarken, STK’nın, demokratik kitle örgütlerinin önemini de öne çıkarmakta, yerel öncelikli dayanışmayı zorunlu kılmaktadır. Yerelliğin ve kurumsallığın vazgeçilmez olduğu, partili siyasetin öne çıkmadığı sanal internet hesaplarının karar süreçlerinde olmadığı bir dayanışmayı gerekli görüyoruz”
