ROMA:
Roma, İtalya'nın en kalabalık şehri ve 1285.3 km²lik yüzölçümüyle Avrupa'nın en geniş yüzeye yayılmış başkentlerinden biridir. 2800 yıllık şehir, sırasıyla ve resmi adlarıyla; Roma Krallığı'nın, Roma Cumhuriyeti'nin, Roma İmparatorluğu'nun, Papalık Yönetiminin, İtalya Krallığı'nın ve İtalya Cumhuriyeti'nin merkezi ya da başkenti olmuştur.
Önemli kuruluşların yanı sıra şehirdeki ünlü uluslararası markaların varlığı, Roma'yı önemli bir moda ve tasarım merkezi haline getirmiştir ve şehirde bulunan Cinecittà Stüdyoları birçok Akademi Ödüllü filmin seti olmuştur.
KUDÜS:
Orta Doğu'nun Kenan bölgesinde, Akdeniz ile Lut Gölü arasındaki Yehuda Dağları'ndaki bir plato üzerine kurulmuş eski bir şehirdir. Üç büyük İbrahimî din olan Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam için kutsal sayılan bir şehirdir. İsrail, başkentinin Kudüs olduğunu ilan etmiştir.
1948 Arap-İsrail Savaşı'nın ardından Kudüs ikiye bölündü; Yahudilerin çoğunlukta olduğu Batı kısmı İsrail'in, Müslüman ve Hristiyan Filistinlilerin çoğunluğu oluşturduğu Doğu kısmı Ürdün'ün hakimiyetinde kaldı. Batı Kudüs'te Arapların yaşadığı Katamon ve Malha gibi muhitler zorla boşaltıldığı gibi aynı kaderi Doğu Kudüs'te Eski Şehir ve Silwan muhitlerindeki Yahudiler de paylaştı.
BUHARA
Orta Asya'nın en eski yerleşim bölgelerinden olan ve günümüzde Özbekistan sınırları içinde bulunan tarihî şehir. Arkeolojik bulgular şehrin tarihinin en az 2500 yıl civarında olduğunu göstermiştir.
Sadece kadîm tarihiyle değil, fizikî ve coğrafî yapısı; sanatsal ve mimarî dokusu; sûr ve kalesi; sulama kanalları; ekonomik, zıraî ve ticarî potansiyeli; köşk, saray ve pazarları ve yetiştirdiği âlim ve sanatkârları ile de her dönemde kendisinden söz ettiren Buhârâ, uzun yıllar Akhunlar, Göktürkler ve Türgişler gibi Türk devletlerinin hakimiyetinde kalmıştır.
SEMERKAND:
Zerefşan Nehri vadisinde, Taşkent'in 275 km güneybatısında yer alır. Nüfus açısından Özbekistan'ın en büyük ikinci şehri, tarihi ve sosyo-kültürel açıdan en önemli şehridir. Semerkant, İpek Yolu'nun önemli bir kavşağında yer almasından dolayı tarih boyunca siyasi, ekonomik ve kültürel açıdan önemli bir yerleşim yeri oldu.
M.Ö 6. yüzyılda Persler tarafından kurularak Soğdiana bölgesinin merkezi haline gelen şehir, antik dönem boyunca Soğd kültürünün merkezi konumundaydı. M.Ö 329'da Büyük İskender tarafından ele geçirilen şehir, Helenistik dönemde gelişmeye devam etti.
FLORANSA:
İtalya'da, San Marino'nun batısında bulunan bir şehirdir. Kuzey İtalya'daki Toskana Bölgesi'nin başkentidir ve kendi ismini taşıyan ilin merkezidir. Kısa bir dönem, İtalya Krallığı'na da başkentlik yapmıştır.
İtalyan Rönesansı'nın doğum yeri olarak bilinen Floransa, kültürü ve mimarisiyle dünyaca ünlü bir turizm kentidir. Şehirde önemli sanat galerileri ve müzeler bulunmaktadır. Leonardo da Vinci ve Michelangelo bu tarihi şehirde yetişmiş dünyaca ünlü sanatçılardır. Yine ünlü yazar ve şair Dante Alighieri bu şehirde yaşamış ve bu şehirden ilham almıştır.
Eğer bu yazıyı buraya kadar okuduysanız sizi tebrik ediyoruz. İnternette dolaşan bilgiye göre İlber hoca bu beş şehri görmeden ölmemek gerektiğini söylemiş midir bilinmez ama gerçekten de adı geçen şehirler inanılmaz; mutlaka görülmeli.
Keza İstanbul, dünyanın en etkileyici ve heyecan verici şehirlerinden biri olarak mutlaka görülmeli.
HABER MERKEZİ
Floransa; İtalya'nın en çarpıcı ve heyecan verici şehirlerinden biri. Toskana Vadisi ile her zaman dikkat çekici.