Merhaba sevgili okurlar, nasılsınız? Bugün sizlere bir önceki yazımda bahsettiğim yazarın ikinci kitabından bahsetmek istiyorum: Olgunlaşmamış ebeveynlerin açtığı yaraları iyileştirmek Dr. Lindsay C. Gibson. Yazar bir önceki kitabında olgunlaşmamış ebeveynleri tanımlar ve bize verdikleri zararlardan bahsederken, bu kitapta onların yarattığı bu olumsuz durum ve duygular hatta travmalarla nasıl başa çıkabileceğimiz konusunda bizleri aydınlatmaya çalışmıştır.
Neden duygusal kontrollere karşı savunmasız kalırız?
Duygusal yönden olgunlaşmamış kişiler, istediklerini yaptıracak duyguları körükledikleri için sınır koymaya gönülsüz olabilir ve duygusal kontrole teslim olabiliriz peki neden?
1.Hayır dediğimizde kendimizi kötü hissederiz
Normal bir şekilde kendi çıkarımızı korumayı bencillik olarak görüyorsak, özsaygımız duygusal yönden olgunlaşmamış kişilerin esareti altında olabilir. Onların isteklerine hayır diyemesek de yeterince ilgili görünmeyiz. Ne var ki sadece duygusal yönden olgunlaşmamış kişilerin çarpık dünyası içinde bir şeyleri iyice düşünmek ya da bir sınır belirlemek kabalık veya ilgisizlik olarak yorumlanabilir. Ama yine de onların kırıcı tepkileri oldukça etkili olabilir çünkü kimse kötü adam olmak istemez ve iyi kalpli hiçbir insan ilgisiz görülmeyi sevmez.
Bu durumla başa çıkabilmek için tehdit edici olmayan şeyler söyleyerek çarpıklıkları düzeltebiliriz: “Kaba olmak istemiyorum senden farklı bir bakış açımın olmasını sevgisizlik olarak mı görüyorsun?” Ya da şöyle diyebiliriz: “Senle ben bu duruma farklı bakıyoruz ve bu nedenle her birimiz kendi yaşamımızdan sorumluyuz.”
2.Öfkelerinden korkarız
Duygusal kontrole izin de verebiliriz çünkü duygusal yönden olgunlaşmamış kişilerin öfkelerinden korkarız. Duygusal tepkileriyle bizi kızdırırlar, tıpkı bebek uyurken parmak ucunda gezinen ya da yürümeye yeni başlamış patlamaya hazır bir çocuğa hayır demeye tereddüt eden insanlar gibiyizdir.
Değişken bir yapısı olan olgunlaşmamış kişiler karşısında, sınırlarımızı belirlemek her zaman iyi bir fikirdir ve bunu yüz yüze yerine telefonda ya da bize destek verecek insanların olduğu mekanlarda konuşarak güvenli koşullar altında yapmalıyız. Onlarla sınırlarımızı eleştirmeden, yargılamadan ve kızdırmadan belirlemeliyiz. Olası bir fiziksel şiddet söz konusuysa bu durumla güvenli bir şekilde nasıl başa çıkabileceğimizi öğrenmek için uzmanlara danışmalıyız.
3.Yargılanmak ve cezalandırılmaktan korkarız
Duygusal yönden olgunlaşmamış kişilerin yargılarına maruz kaldığımızda, bazen yaptığımız şeylerle ilgili neyin bu kadar kötü olduğunu anlamak zor olabilir. Dehşete düşmüş gibi davranabilirler ancak yaptığımız şeyin nasıl bu kadar korkunç olduğunu anlayamayız. Şunu unutmayın: Duygusal yönden olgunlaşmamış kişiler, duygusal bir mutlak içinde düşünürler, yani tamamen onların yanında değilseniz sizi düşman olarak görebilirler.
Olgunlaşmamış ebeveynlerin yetişkin çocuklarının birçoğu, yargılanma ve cezalandırma konusunda yoğun ve mantıksız korku yaşarlar. Ceza niteliğindeki bu yargılardan korkma duygusu; olgunlaşmamış ebeveynden, büyük kardeşlerden, öğretmenlerden ya da otorite figürü herhangi bir kişiden kaynaklanabilir. Çocukluk korkuları yeniden yüzeye çıktığında, korkutucu gelebilir, sanki hiçbir çıkış kapısı yokmuş ve düşüşümüz an meselesiymiş gibi hissedebiliriz. Cezaya ilişkin korkular tetiklendiğinde, şu şekilde düşünmeye başlarız: “Bu benim sonum olacak. Durum asla düzelmeyecek. Tamamen sıkışıp kaldım.”
Yargılamayla ilgili iyi olan şey, kendimizi kötü hissetmemiz için hemfikir olmamız gerektiğidir. Bizi belki yargılarlar ama suçlu hissedip hissetmeyeceğimizin kararını tek başımıza kendimiz veririz. Duygusal yönden olgunlaşmamış kişilerin fikirlerini kabul etmemeye karar verdiğimizde, olumsuz yargılarından uzaklaşırız. Eleştirilerini kabul etmeyi reddeder ve bizim hakkımızda söyledikleriyle kendimiz için doğru olduğunu bildiğimiz şeyler arasında ayrım yaparız.
Şunu unutmayın: Duygusal yönden olgunlaşmamış bir kişinin, bir şeylerin doğru olduğunu hissetmesi, o şeyin mutlaka doğru olduğu anlamına gelmez. Kararlarınızı onlar değil, siz kendiniz vermelisiniz. Adil olduğunu düşünmüyorsanız yargılarını reddedin.
Sevgiyle kalın…
YAZARLAR
Yayınlanma: 08 Temmuz 2021 - 09:30
İlişkilerde sınırları belirlemenin ve duygusal özerklik kazanmanın yolları
Merhaba sevgili okurlar, nasılsınız? Bugün sizlere bir önceki yazımda bahsettiğim yazarın ikinci kitabından bahsetmek istiyorum: Olgunlaşmamış ebeveynlerin açtığı yaraları iyileştirmek Dr
YAZARLAR
08 Temmuz 2021 - 09:30
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir