Kışkırtıcı..

Şimdiiii..

Yazmak için yarını bekleyemedim. Afiş konusunda söyleyeceklerim var.
"56" Troya Festivalinin afişi belli olmuş..

Afiş üzerinde pek çok yorum yapılıyor.

Seksi diyen var, kışkırtıcı diyen var..

Kuş kondurulmuş diyen var..

Daha da diyeni eleştireni olacak, hele dur dün bir bugün iki..

56. Troya Festivali için afiş tasarladık; belki geçmiş yıllarda bu işlere pek önem vermedik ama geldiğimiz noktada bir jüri oluşturup ödüllü afişler arzuladık..

Eleştiriler haklı olabilir..

Her bireyin kendi özgür düşüncesine saygı duyarım ama sanatçının yarattığı çizgilere de saygı duymalıyız.

Jüri üyelerinin kimlerden oluştuğunu yayınladık..

Acaba afiş peşkeş mi çekildi, torpil mi döndü şeklindeki düşüncelere, paylaşımlara ve meseleyi saptırmalara ihtimal bile vermiyorum..

Bunu kimse göze alamaz..

Seçim nasıl yapılıyor bilmiyorum..

Eğer ki..

Jüri üyeleri en iyi eserleri seçerken kendi arasında tartışarak, anlaşarak fikir birliği içinde bir karara varmışsa orada dur..

Efendim falanca eser şehrin ve festivalin ruhunu daha iyi yansıtıyor falan gibi diğer üyeler üzerinde ikna edici yaklaşımlar olmuşsa bu külliyen yanlış. O zaman jüri üyelerine ne gerek var; baskın karakter istediğini seçsin diğerleri imzayı bassın..

Jüriler, komisyonlar, yönetim kurulları, konseyler neden tek sayılardan oluşur ?

Çoğunlukla, özgürce karar alınabilsin diye değil mi ?

Bizim seçici jürimiz de 7 kişiden oluşuyor. Ben kim hangi esere hangi kaygılarla oy verdi veya vermedi merak ediyorum.

Diğer eserleri görmedim ama Belediyenin sitesinde yayınlanan 3 eser arasında ben de bu esere oy verirdim. Kışkırtıcı, tartıştıracak çizgilere sahip bir eser. Senin nasıl bir kafayla baktığına bağlı.

İstediğini diyebilir, eleştirebilir ve yorum yapabilirsin..

Seksi de diyebilirsin örneğin..

Olmadı balıketi dersin..

Belki de aklından başka şeyler geçer..

Erkeklerin nasıl bir bakış sergilediğini aşağı yukarı sosyal medyadan öğrendik..

Peki kadınlar ne diyor bu afişe..

Gazetede kısa bir anket yaptım..

Şebnem; basit..

Nilay; komik..

Simge; bale yapan at, sanatsal..

Aleyna; çocuksu, ana sınıfı işi gibi..

Nesibe; çok kötü..

Atakan, komik, karikatür gibi..

Bu satırların yazarı olarak ben de başlıkta söyledim zaten; eseri kışkırtıcı buldum..

Dikkat ettin mi; hiç kimse cinsel içerikli bir yorum yapmadı..

Oysa önüne gelen saydırıyor..bence eserin yaratıcısı konuşulacak bir iş yapmış.

10 .bin lirayı anasının ak sütü gibi haketmiş, güle güle harcasın..

Meraklısına:

Efendim hep yazayım, söyleyeyim diyorum bir türlü aklımda tutup yazamadım.  Festival bütçemiz milyon lirayı aşıyor. Biz koskoca uluslararası dediğimiz festival afişinin yaratıcısına 10 bin lira değer biçiyoruz. Esas komik olan budur. 10 bin liralık bir yarışmaya bu işin ehli, yetenekli; yaratıcı donatıları çok iyi olan çizerler, sanatçılar katılmaz. Çok eser gelmiş olabilir ama pek çoğu çöptür. Umarım önümüzdeki yıl afiş bütçesi en az beşe katlanır..

Benim içimden geçer 1.lik ödülü 50 bin lira..Mansiyon da olmasın canım; ne işe yarıyor ki..yok illa olacak deniyorsa onlara da 5’er bin lira koyabiliriz ama birincilik ödülü sanatçıyı kışkırtmalı...

Meraktan çatlayanlar için: 10 bin liralık ödül koyarak milyonluk eser beklemek yüzsüzlük olurdu..