Konfor alanı insanın güvende ve rahat hissettiği, aşina olduğu, tanımadığı hiçbir şeyi almadığı psikolojik bir alandır. Yani insanın alışkanlıklarından oluştuğu, risk almadığı ve düzeninden çıkmadığı yaşam alanıdır. Konfor alanı kişiden kişiye göre değişir. Sabit bir düşünceye sahip olmak, farklı yemeklerin tadına bakmamak, hep aynı yoldan gitmek, hep aynı tür aktiviteleri yapmak, hep aynı insanlarla görüşmek, hep aynı tarz hedefler koymak konfor alanına örnek olabilir. Konfor alanı aslında küçüklüğümüzden beri öğrendiğimiz kendimizi savunmak ve korumak için öğrendiğimiz bir şey ama sonrasında bize faydası olmayan bir yerdir. Çünkü konfor alanı git gide sıkıcılık ve monotonluk gösterecektir. Konfor alanı, bir yere giderken koşulsuz olarak hep aynı yolu kullanmak gibidir. Daha kısa veya daha rahat ulaşım şartları olan yol olsa da oraya hiç bakmamak gibidir. Aşina olmadığımız daha öncesinde deneyimlemediğimiz şeyler bizim konfor alanımızın dışına çıkar. Konfor alanının içinde gelişim olmaz, konfor alanın dışına çıkıldığında gelişim başlar. Bu bölgeden dışarı çıkmak insanın daha üretken ve yaratıcı olmasını teşvik eder, beklenmedik olaylara karşı esnekliğini artırır. Başta konfor alanının dışına çıkmak insanda kaygı uyandırır. Çünkü beynimiz belirsizliği sevmez. Bir şeyi ne kadar tekrarlarsak o şey bize o kadar aşina olur. Bu yüzden yeni davranışı istikrarlı şekilde sürdürmek önemlidir. Konfor alanı insanın konforlu ve mutlu olduğu yer değildir, bildiği ve aşina olduğu yerdir. Konfor alanı kişiye hizmet etmiyorsa o alandan çıkılması gerekir. Hepimizin her zaman belirli konfor alanları olmalıdır. Ancak gerektiğinde bu konfor alanından çıkıp yeni şeyler keşfetmeye ve değişime açık olmalıyız.
Klinik Psikolog Duygu Engin
www.psikologduyguengin.com
www.psikologduyguengin.com