Roman Dernekleri Federasyonu Çanakkale Başkanı Şahin Şenoklar derneğin kuruluş amacından, yapacakları faaliyet planlaması ve Roman vatandaşların neye ihtiyacı olduğu gibi pek çok konuda açıklamalarda bulundu. Eleştiri oklarının hedefi olan dernek açılışı hakkında da konuşan Şenoklar, “Yalan haberle bir yere varılmaz. Tabii o konfederasyona da ait hissedecek kardeşlerimiz, arkadaşlarımız mevcut. Bizleri de takip eden, destekleyen arkadaşlarımız mevcut, çünkü eğer tek bir çatı altında oluşumlar olsaydı bu tabiatın kanununa da aykırı” dedi.
Roman Dernekleri Federasyonu Çanakkale Şubesi Başkanı Şahin Şenoklar dernek ve faaliyetleri ile ilgili konuştu. Başkan Şenoklar ayrıca son zamanlarda derneğe yapılan eleştiriler ile ilgili de açıklamalarda bulundu.
Derneğin faaliyetlerinden bahseder misiniz? Neler yapmayı hedefliyorsunuz?
14 Mart 2010 yılında dönemin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’daki Roman açılım kongresinde bu sevda başladı. Kendisi dedi ki, ‘Eğer özür dilenecek bir toplum varsa bu Türkiye’deki bulunan Roman kardeşlerimizdir. Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak ben tüm Roman halkından özür dilerim’ dedi. Bunu söyleyerek bizim gönlümüzü fethetti, çünkü Cumhuriyet tarihinde Osmanlı tarihinde biz hep beraberdik, bütündük. Her ne kadar ayrıştırıcı bir dil kullanılsa da bilerek ve kasten biz hep biriz, beraberiz ve dedi ki ‘Boş lafla işler yürümüyor. Bir şeyleri başarabilmeniz için, bir yerlerden, derneklerle, federasyonlarla, konfederasyonlarla birlik olun. Kitleleri birleştirin’ dedi. Bu devletimiz, milletimiz için kenetlenme sistemidir. Biz de çağrısına uyarak acil bir şekilde o zamanki hevesle çok çabuk örgütlenme maksadıyla dernekler kuruldu. OKURYAZAR ORANIMIZ DÜŞÜK
Bizim kurulma amacımız insanlara hizmet. Okuryazar oranı en düşük bizim toplumumuzda. Son 10 yıldır canlılık var. Okuryazar oranımızda yükselme var, üniversite mezunlarımızın sayısında artma var. Bunlar bizi gördükçe mutlu ediyor. Dedik ki, ‘İnsanları bilinçlendirelim, sahip çıkalım, sesini duyuramayanların sesi olalım. Devlete ulaşamayanların eli olalım. Devletimizin; varlığını, büyüklüğünü tüm insanlarımıza kanıtlayalım gösterelim. Bizim amacımız ayrışma, ayrışma, bölme değil. Her ne kadar hepimiz bir arada yaşasak da birçok ayrıştırıcı nifaklar hala şu anda dair ülkemizi bölmek için çaba sarf etmektedirler. Şükürler olsun 12 Nisan 2016 yılında da ben Çanakkale’mizde şu anki Çanakkale Roman Dernekleri Federasyonunu kurdum, fakat maddi imkânsızlıklar, yer bulamama gibi nedenlerden dolayı Atatürk Mahallesi’nde küçücük bir yer açtık kendimize.
Yani derneği canlandırılmak maksadıyla yeniden açılışı mı yapıldı?
Canlandırmak maksadıyla değil, devletimizin bize sahip çıkması sonucu, şu anda içinde bulunduğumuz büroyu kurduk, çünkü STK’lar biliyorsunuz hep bağışlarla, özverili insanlarımızın yardımları ve katkıları ile ayakta kalıyorlar. Dolayısıyla Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında yer almaktan onur ve şeref duyuyoruz. İnsanlarımızı bilinçlendirmek amacıyla, insanlarımıza özlük haklarını öğretebilmek amacıyla buradayız. KİMSEYİ KÖTÜLEMEK GİBİ BİR DÜŞÜNCEMİZ YOK
Cumhurbaşkanımızın talimatı ve direktifleri ile ilk defa Türkiye’de Roman Stratejik Eylem Planı hazırlanmasını emrettiler ve o çalışma 2017’nin sonunda onaylandı. Ondan sonra Roman Stratejik Eylem Planının ikincisi yayınlandı. 31 Aralık 2020 tarihinde Cumhurbaşkanı genelgesi ile 2022 yılında son bulması beklenen süreç 2030’a kadar uzatıldı. İnsanlarımıza dendi ki, ‘İnsanlarımıza dokunan; Aile ve Sosyal Politikalar, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü, fonlar bunları birleştirerek insanlarımızın sorunlarını çözmek için çaba gösterin. Sorunları yerlerinde tespit edin, yöneticilerinize iletin, neler yapıp neler yapamadığımızı bunları bilgi altına alın’ O amaçla bu çalışmalar başladı. Esas amaçlarımızın başında bu geliyor. Yoksa kimseyi karalamak ve kötülemek gibi bir sorunumuz yok. Öyle bir düşüncemiz de yok.
Çanakkale’deki Romanların eksiklikleri neler peki?
İkamet açığımız var, barınma sıkıntımız var, eğitim açığımız var, okul sorunlarımız var. Biz bunları minimuma indirmeye çalışıyoruz.
Romanlar iş bulma konusunda hala sıkıntı çekiyor mu?
Hala yaşanıyor. Bu sıkıntımız da devam etmekte. İŞKUR üzerinden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı anlaşma yapıldı. TYP yani Toplum Yararına Programı kapsamında işsiz Roman insanlarımıza iş imkânı sağlanması projesi. İlk protokol onaylanıp faaliyete geçtiği andan itibaren bir yıl bu programa sadık kalındı. Ondan sonra Romanların yerleşmesi gereken alanlara diğer vatandaşlarımız kaydırıldı ayrımcılık olmaması hasebiyle. Tabii ki biz buna karşı çıkmıyoruz, ama bir eşitlik ilkeleri varsa Cumhurbaşkanımızın dediği gibi, ‘Amacımız ayrıştırmak bölüştürmek değil’ Bir kişi hiçbir şey yapamaz. Şu anda Çanakkale’de bana bağlı yedi tane derneğim var. Yöneticilerimizle halkımızın ulaşamadık dediği birimlerle aradaki irtibatı sağlamaya çalışırız.
Derneğin açılış gününe dönmek istiyorum. Çok eleştiri olmuştu. ‘Roman derneği açılışında Roman yoktu’ tarzında. Siz neler söylemek isterseniz bununla ilgili? Şu anda Çanakkale’deki Romanlar arasında da bir siyasi ayrışma söz konusu gibi görünüyor.
Tabii ki biz şu an Çanakkale’de iki federasyon, iki Roman konfederasyonu olarak faaliyet göstermekteyiz. Herkesin bir siyasi amacı var. Biz her ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti Devletine, bayrağına, istiklaline, egemenliğine ve özellikle de Cumhurbaşkanımın yanından yer alan bir STK’yız. Diğer STK’ların siyasi görüşleri beni pek bağlamıyor. ‘Romanlar cansız doğdu’ haberini yapan sayın basın mensupları asparagas haber yapmadan önce yanıma gelselerdi. Kapımız herkese açık, çünkü doğru bir tanedir. Doğrunun grisi, alacalısı olmaz. Yalan haberle bir yere varılmaz. Tabii o konfederasyona da ait hissedecek kardeşlerimiz, arkadaşlarımız mevcut. Bizleri de takip eden, destekleyen arkadaşlarımız mevcut, çünkü eğer tek bir çatı altında oluşumlar olsaydı bu tabiatın kanununa da aykırı.
Farklılıklar olacak illa ki diyorsunuz…
Muhakkak olacak. Olması da güzel bir şey. Bu rekabet ortamı sağlıyor. Ortamın adil olmasına imkanlar veriyor. Dışarıdan bakanlar kimin daha aktif, kimin daha faal olduğunu bundan sonra da inşallah daha rahat görecekler. Onun için hiçbir arkadaşımızla, hiçbir federasyonumuzla, derneğimizle sıkıntımız yok. Saygımız sonsuz, ama aynı saygıyı da diğer dernek ve federasyonlardan biz de bekliyoruz.
Türkiye Roman Dernekleri Konfederasyonuna üye misiniz?
2014 yılından itibaren Türkiye’deki Romanlar Konfederasyonunu benim de kurucu üyeleri arasında yer aldığım konfederasyonun kurucularındanım. Onunla da onur duyarım, gurur duyarım. Hala da Romanlar Konfederasyonunun Genel Başkan Vekiliyim.
Son olarak eklemek isteyeceğiniz bir şey var mı?
Bizim kapımız Hakk kapısı, tüm vatandaşlarımız gönül rahatlığı ile büromuza gelebilir. Oturduğumuz makam bizim değil, milletimizin. Bizler milletimizin hizmetkârıyız. Teşekkür ederim.
Roman Dernekleri Federasyonu Çanakkale Şubesi Başkanı Şahin Şenoklar dernek ve faaliyetleri ile ilgili konuştu. Başkan Şenoklar ayrıca son zamanlarda derneğe yapılan eleştiriler ile ilgili de açıklamalarda bulundu.
Derneğin faaliyetlerinden bahseder misiniz? Neler yapmayı hedefliyorsunuz?
14 Mart 2010 yılında dönemin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’daki Roman açılım kongresinde bu sevda başladı. Kendisi dedi ki, ‘Eğer özür dilenecek bir toplum varsa bu Türkiye’deki bulunan Roman kardeşlerimizdir. Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak ben tüm Roman halkından özür dilerim’ dedi. Bunu söyleyerek bizim gönlümüzü fethetti, çünkü Cumhuriyet tarihinde Osmanlı tarihinde biz hep beraberdik, bütündük. Her ne kadar ayrıştırıcı bir dil kullanılsa da bilerek ve kasten biz hep biriz, beraberiz ve dedi ki ‘Boş lafla işler yürümüyor. Bir şeyleri başarabilmeniz için, bir yerlerden, derneklerle, federasyonlarla, konfederasyonlarla birlik olun. Kitleleri birleştirin’ dedi. Bu devletimiz, milletimiz için kenetlenme sistemidir. Biz de çağrısına uyarak acil bir şekilde o zamanki hevesle çok çabuk örgütlenme maksadıyla dernekler kuruldu. OKURYAZAR ORANIMIZ DÜŞÜK
Bizim kurulma amacımız insanlara hizmet. Okuryazar oranı en düşük bizim toplumumuzda. Son 10 yıldır canlılık var. Okuryazar oranımızda yükselme var, üniversite mezunlarımızın sayısında artma var. Bunlar bizi gördükçe mutlu ediyor. Dedik ki, ‘İnsanları bilinçlendirelim, sahip çıkalım, sesini duyuramayanların sesi olalım. Devlete ulaşamayanların eli olalım. Devletimizin; varlığını, büyüklüğünü tüm insanlarımıza kanıtlayalım gösterelim. Bizim amacımız ayrışma, ayrışma, bölme değil. Her ne kadar hepimiz bir arada yaşasak da birçok ayrıştırıcı nifaklar hala şu anda dair ülkemizi bölmek için çaba sarf etmektedirler. Şükürler olsun 12 Nisan 2016 yılında da ben Çanakkale’mizde şu anki Çanakkale Roman Dernekleri Federasyonunu kurdum, fakat maddi imkânsızlıklar, yer bulamama gibi nedenlerden dolayı Atatürk Mahallesi’nde küçücük bir yer açtık kendimize.
Yani derneği canlandırılmak maksadıyla yeniden açılışı mı yapıldı?
Canlandırmak maksadıyla değil, devletimizin bize sahip çıkması sonucu, şu anda içinde bulunduğumuz büroyu kurduk, çünkü STK’lar biliyorsunuz hep bağışlarla, özverili insanlarımızın yardımları ve katkıları ile ayakta kalıyorlar. Dolayısıyla Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında yer almaktan onur ve şeref duyuyoruz. İnsanlarımızı bilinçlendirmek amacıyla, insanlarımıza özlük haklarını öğretebilmek amacıyla buradayız. KİMSEYİ KÖTÜLEMEK GİBİ BİR DÜŞÜNCEMİZ YOK
Cumhurbaşkanımızın talimatı ve direktifleri ile ilk defa Türkiye’de Roman Stratejik Eylem Planı hazırlanmasını emrettiler ve o çalışma 2017’nin sonunda onaylandı. Ondan sonra Roman Stratejik Eylem Planının ikincisi yayınlandı. 31 Aralık 2020 tarihinde Cumhurbaşkanı genelgesi ile 2022 yılında son bulması beklenen süreç 2030’a kadar uzatıldı. İnsanlarımıza dendi ki, ‘İnsanlarımıza dokunan; Aile ve Sosyal Politikalar, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü, fonlar bunları birleştirerek insanlarımızın sorunlarını çözmek için çaba gösterin. Sorunları yerlerinde tespit edin, yöneticilerinize iletin, neler yapıp neler yapamadığımızı bunları bilgi altına alın’ O amaçla bu çalışmalar başladı. Esas amaçlarımızın başında bu geliyor. Yoksa kimseyi karalamak ve kötülemek gibi bir sorunumuz yok. Öyle bir düşüncemiz de yok.
Çanakkale’deki Romanların eksiklikleri neler peki?
İkamet açığımız var, barınma sıkıntımız var, eğitim açığımız var, okul sorunlarımız var. Biz bunları minimuma indirmeye çalışıyoruz.
Romanlar iş bulma konusunda hala sıkıntı çekiyor mu?
Hala yaşanıyor. Bu sıkıntımız da devam etmekte. İŞKUR üzerinden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı anlaşma yapıldı. TYP yani Toplum Yararına Programı kapsamında işsiz Roman insanlarımıza iş imkânı sağlanması projesi. İlk protokol onaylanıp faaliyete geçtiği andan itibaren bir yıl bu programa sadık kalındı. Ondan sonra Romanların yerleşmesi gereken alanlara diğer vatandaşlarımız kaydırıldı ayrımcılık olmaması hasebiyle. Tabii ki biz buna karşı çıkmıyoruz, ama bir eşitlik ilkeleri varsa Cumhurbaşkanımızın dediği gibi, ‘Amacımız ayrıştırmak bölüştürmek değil’ Bir kişi hiçbir şey yapamaz. Şu anda Çanakkale’de bana bağlı yedi tane derneğim var. Yöneticilerimizle halkımızın ulaşamadık dediği birimlerle aradaki irtibatı sağlamaya çalışırız.
Derneğin açılış gününe dönmek istiyorum. Çok eleştiri olmuştu. ‘Roman derneği açılışında Roman yoktu’ tarzında. Siz neler söylemek isterseniz bununla ilgili? Şu anda Çanakkale’deki Romanlar arasında da bir siyasi ayrışma söz konusu gibi görünüyor.
Tabii ki biz şu an Çanakkale’de iki federasyon, iki Roman konfederasyonu olarak faaliyet göstermekteyiz. Herkesin bir siyasi amacı var. Biz her ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti Devletine, bayrağına, istiklaline, egemenliğine ve özellikle de Cumhurbaşkanımın yanından yer alan bir STK’yız. Diğer STK’ların siyasi görüşleri beni pek bağlamıyor. ‘Romanlar cansız doğdu’ haberini yapan sayın basın mensupları asparagas haber yapmadan önce yanıma gelselerdi. Kapımız herkese açık, çünkü doğru bir tanedir. Doğrunun grisi, alacalısı olmaz. Yalan haberle bir yere varılmaz. Tabii o konfederasyona da ait hissedecek kardeşlerimiz, arkadaşlarımız mevcut. Bizleri de takip eden, destekleyen arkadaşlarımız mevcut, çünkü eğer tek bir çatı altında oluşumlar olsaydı bu tabiatın kanununa da aykırı.
Farklılıklar olacak illa ki diyorsunuz…
Muhakkak olacak. Olması da güzel bir şey. Bu rekabet ortamı sağlıyor. Ortamın adil olmasına imkanlar veriyor. Dışarıdan bakanlar kimin daha aktif, kimin daha faal olduğunu bundan sonra da inşallah daha rahat görecekler. Onun için hiçbir arkadaşımızla, hiçbir federasyonumuzla, derneğimizle sıkıntımız yok. Saygımız sonsuz, ama aynı saygıyı da diğer dernek ve federasyonlardan biz de bekliyoruz.
Türkiye Roman Dernekleri Konfederasyonuna üye misiniz?
2014 yılından itibaren Türkiye’deki Romanlar Konfederasyonunu benim de kurucu üyeleri arasında yer aldığım konfederasyonun kurucularındanım. Onunla da onur duyarım, gurur duyarım. Hala da Romanlar Konfederasyonunun Genel Başkan Vekiliyim.
Son olarak eklemek isteyeceğiniz bir şey var mı?
Bizim kapımız Hakk kapısı, tüm vatandaşlarımız gönül rahatlığı ile büromuza gelebilir. Oturduğumuz makam bizim değil, milletimizin. Bizler milletimizin hizmetkârıyız. Teşekkür ederim.