“İnsan beyni onu anlayabileceğimiz kadar basit olsa, bizler öyle basit olurduk ki onu anlayamazdık.”
Emerson Pugh
Merhaba sevgili okurlar, nasılsınız? Akşam dizi izlerken yerinizden kalkıp mutfağa gittiğinizde, içeriye girip öylece kaldığınız kendinize ‘Ben buraya neden geldim?’ dediğiniz oluyor mu? Eğer oluyorsa korkmayın yalnız değilsiniz bana da oluyor ben de neden olduğunu merak ettiğim için araştırdım ve insanların hemen hepsinin de bu sorunu yaşadığını öğrendim peki bu neden oluyor?
Bir kapı, olay sınırı ve bilgisayar sistemi
İnsan vücudundaki en az anlaşılan organ beyindir. 1,5 kilogramlık kütle sıkı sıkıya organize olmuş fazlasıyla özelleşmiş hücrelerden oluşur ve bu hücreler düşüncelerimizden hareketlerimize, kalp atışımızdan el-kol hareketlerimize, yemek yemekten nefes almaya kadar hayatımız boyunca süregelen bütün süreçleri kontrol eder. Anılarımız burada depolanır, hesap-kitap işlerimizi beyin sayesinde yaparız. Beyin sayesinde aşık olur yine onun sayesinde nefret ederiz.
Beyin kusursuz değildir ve bizi sıklıkla yanıltır mesela burnumuz görüş alanımızdadır ama onu görmeyiz çünkü beynimiz onu gereksiz veri olarak işler. Sosyal medyada karşımıza çıkan bazı görsellerin hareket ettiğini görürüz ama aslında onlar bir fotoğraftır ve hareket etmezler onları hareket ettiren ise beynimizin görsel verileri işlerken hatalı kodlama yapmasıdır.
Beynimizin bizi yarı yolda bıraktığı durumlardan bir tanesi de bir odaya girdiğimizde o odaya neden geldiğimizi kısa süreliğine veya uzun bir müddet hatırlayamamamızdır. Uykumuzda bile nefes almamızı sağlayabilen bir organ belli bir amaçla yerimizden kalkıp mutfağa gittiğimizde oraya neden gittiğimizi nasıl unutur?
Notre Dame Üniversitesi’nden Dr. Gabriel Radvansky bu soruya cevap aramış hem bilgisayar hem de insan yaşantılarından yola çıkarak deney yapmıştır. Amaç çevre ve ortam değiştiğinde beynimizin buna nasıl tepki verdiğini ölçmekti. Bunun için deneylerden bir masanın üzerinde bulunan nesnelerden birini alıp ya aynı oda içerisinde bir başka masaya bırakması ya da farklı bir odada bulunan başka bir masaya bırakması istenmiştir.
Deneyin sonunda deneklere taşıdıkları nesnenin ne olduğu ve ne renk olduğu sorulduğunda kapıdan çıkan deneklerin ne taşıdıkları konusunda hatalı cevaplar verdiği ortaya çıktı. Bir odadan diğer odaya geçen insanlar ne yaptıklarını unutuyorlar peki neden? Araştırmacılar bu duruma olay sınırı adını veriyorlar. Beynimiz olayları kategorize ediyor o olayların meydana geldiği çevreyle örneğin, içinde bulunduğumuz odayla ilişkilendiriyor. Bunu bilgisayarımızda bir iş yaparken birbiriyle ilgili dosyaları bir arada tuttuğumuz klasörlere benzetebiliriz. Biz bir odada bir iş yaparken beynimiz adeta o oda için bir klasör açıyor, içini gerekli tüm bilgilerle dolduruyor ve bir diğer odaya geçtiğimiz anda o eski klasörü bir kenara atıp bize yeni bir klasör açıyor işte tam da bu nedenle yeni bir odaya geçtiğimiz anda ilk odayla ilgili bir bilgiye ulaşmak beynimiz için zor bir iş haline geliyor.
Aynı oda içerisinde başka bir köşeye gittiğimizde beynimizin oraya neden gittiğimizi hatırlaması hiç de zor olmuyor. Kapı beynimizin belirlediği bir olay sınırı, o sınırı geçtiğimiz anda beynimiz yeni bir kategorize işlemi başlatıyor ve bir öncekini durduruyor. Bunu durdurmanın bir yolu var mı? Ne yazık ki şu an için böyle bir çözüm söz konusu değil.
Ama bence bir umut da yok değil acaba artık nedenini bildiğimiz için bi daha böyle bir unutkanlık yaşamaz mıyız? Ya da yaşasak da aklımıza hemen Ah! Beyin sen yok musun gelir mi, gelir de biz de bu durumu yavaş yavaş atlatır mıyız?
Sevgiyle kalın...
YAZARLAR
Yayınlanma: 28 Ekim 2021 - 09:27
Mutfağa ne yapmaya gelmiştim?
“İnsan beyni onu anlayabileceğimiz kadar basit olsa, bizler öyle basit olurduk ki onu anlayamazdık
YAZARLAR
28 Ekim 2021 - 09:27
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir