Bu hafta rotamızı Amasya’ya çeviriyoruz. Pandemi dolayısıyla seyahatlerimize ne kadar ara versek de memleketimizin her köşesini, bende kendi köşemde sizlerle paylaşmak istedim. Buyurun Amasya’yı gezmeye başlayalım.
Amasya Orta Karadeniz Bölümü'nde yer alır. Anadolu'nun eski yerleşim alanlarından biridir. Hititlerden başlayarak çeşitli uygarlıkların merkezi olmuştur. Kentin bilinen en eski adı, söylendiği biçimi ile günümüze kadar hiçbir değişikliğe uğramadan gelen Amasya’dır. Eski kayıtlarda ve buluntularda Amesseia - Amacia - Amaccia ismi okunmaktadır. Amasya isminin açık bir şekilde okunduğu, Pers, Pontos ve Roma İmparatorluğu dönemlerinde ticarette kullanılan gümüş ve bronz sikkeler (paralar) üzerinde görmek mümkündür.
Tarihi
1071 yılında yaşanan Malazgirt Meydan Muharebesi sonrasında Anadolu'nun birçok şehri gibi Amasya'da 11. yüzyıl içinde Türkler'in egemenliğine geçti. Artuk Bey tarafından ele geçirilen yerleşim daha sonra Danişmend Gazi 'nin denetimine bırakıldı. 1080 yılında da yeni kurulan Danişmendliler Beyliği topraklarına katıldı. Şehir II. Kılıç Arslan tarafından 1175 yılında Anadolu Selçuklu Devleti topraklarına katıldı. Kılıçarslan tarafından oğlu Nizâmeddin Argunşah'a bırakılan yerleşim 1193 yılında Kılıçarslan'ın diğer bir oğlu olan Rükneddin Süleyman tarafından ele geçirildi. 1237 yılında başlayan Babai Ayaklanması'nda isyancıların denetimine giren yerleşim 1240 yılında Selçuklu kuvvetlerince yeniden ele geçirilmiş, isyanın ele başlarından Baba İshak'da yakalanarak Amasya Kalesinde idam edilmiştir. Babai Ayaklanması ile iyice güçsüzleşen Selçuklular 1243 yılında meydana gelen Kösedağ Muharebesi ile Anadolu'da güç kaybetmeye başlamış, 14. yüzyıl başlarında da Amasya şehri Moğol valilerce yönetilmeye başlanmıştır. Kısa süreliğine II. Gıyaseddin Mesud'un oğlu Tâceddin Altınbaş tarafından ele geçirilen yerleşim sonrasında Eretna Beyliği topraklarına katıldı. 14. yüzyılın ikinci yarısında yerleşim Emîr Hacı Şadgeldi tarafından ele geçirildi. Şadgeldi’nin ölümünden sonra oğlu Ahmed, Osmanlı hükümdarı I. Bayezid'tan destek istemiş ve şehri Kadı Burhâneddin’e karşı savunmuştur. Osmanlı-Kadı Burhaneddin mücadelesi sonrasında Amasya 1393 yılında Osmanlı topraklarına katıldı. Şehrin idaresine de şehzade Çelebi Mehmed getirildi. I. Mehmet, II. Murat, Fatih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selim gibi padişahlar Amasya'da şehzadelik yapmışlardır. Bu nedenden dolayı Amasya’ya “Şehzadeler Şehri” denmektedir.
Ekonomi
Amasya ili gelirinin büyük bir bölümünü, tarımsal ürünlerin satışından sağlanan gelirler oluşturmaktadır. Bu ürünler küçük tarım işletmelerince üretildiğinden ekiliş miktarlarının piyasalara etkileri fazla olmamaktadır.Tarım ürünlerinin alım satımına dayanan il ticareti; küçük ölçekli olup, en çok İstanbul-Ankara ve Samsun illeri ile yapılan alışverişlere dayanmaktadır.
İl’deki ticarethaneler, çoğunlukla gıda ve toprak ürünlerine dayanmakta olup, hayvan ticareti de, önemli bir grup oluşturmaktadır.Her türlü dayanıklı tüketim maddeleri, çimento,demir, giyim, narenciye gibi ürünler il dışından alınmakta; İl dışına, tarımsal ürünlerden elma , soğan, nohut, mercimek, fasulye; sanayi ve madencilik ürünlerinden şeker, süt ve süt mamulleri, ayçiçek yağı, hayvan yemi, un, kireç, tuğla ve kiremit ile linyit kömürü pazarlanmaktadır.Yurt dışına başlıca ihraç ürünlerini, un, maya, mutfak eşyası, tekstil ürünleri, orman ürünleri, elektrikli alet, cihaz ve malzemeleri vb. ürünler, Yurt dışından başlıca ithal ürünlerini, makine alet ve cihazları, bazı tahıllar, plastik ürünler vb. ürünler oluşturmaktadır. İlin merkez ve ilçelerinde, genellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında,değişik yer ve zamanlarda, düşman işgalinden kurtuluş günlerinde, şenlik ve şölenler; genellikle festival şeklinde yapılmakta olup, o yöre veya beldenin yöresel el sanatları,tarımsal ürünleri, halk oyunları ile sanatsal faaliyetleri sergilenmekte ve çeşitli ticari faaliyetler meydana gelmektedir.
Semt pazarları, genellikle haftanın belirli günlerinde yapılmaktadır. Görülecek Yerleri * Boraboy Gölü Tabiat Parkı
* Amasya Kalesi
* II. Beyazıt Camisi ve Külliyesi
* Amasya Arkeoloji Müzesi
* Kral Kaya Mezarları
* Sabuncuoglu Tıp ve Cerrahi Müzesi
* Minyatur Amasya Müzesi
* Amasya Kalesi
*Ferhat ile Şirin
* Hazeranlar Konağı
* Yalıboyu Evleri
* Şehzadeler Müzesi
* Bayezid Paşa Camii Mutfak *Çatal çorba
* Helle çorbası
* Bakla dolması
*Patlıcan çullaması
* Bat yemeği
* Ayva galesi
* Hasuda tatlısı
* Dene hasudası
* Elma tatlısı
* Amasya çöreği
Amasya Orta Karadeniz Bölümü'nde yer alır. Anadolu'nun eski yerleşim alanlarından biridir. Hititlerden başlayarak çeşitli uygarlıkların merkezi olmuştur. Kentin bilinen en eski adı, söylendiği biçimi ile günümüze kadar hiçbir değişikliğe uğramadan gelen Amasya’dır. Eski kayıtlarda ve buluntularda Amesseia - Amacia - Amaccia ismi okunmaktadır. Amasya isminin açık bir şekilde okunduğu, Pers, Pontos ve Roma İmparatorluğu dönemlerinde ticarette kullanılan gümüş ve bronz sikkeler (paralar) üzerinde görmek mümkündür.
Tarihi
1071 yılında yaşanan Malazgirt Meydan Muharebesi sonrasında Anadolu'nun birçok şehri gibi Amasya'da 11. yüzyıl içinde Türkler'in egemenliğine geçti. Artuk Bey tarafından ele geçirilen yerleşim daha sonra Danişmend Gazi 'nin denetimine bırakıldı. 1080 yılında da yeni kurulan Danişmendliler Beyliği topraklarına katıldı. Şehir II. Kılıç Arslan tarafından 1175 yılında Anadolu Selçuklu Devleti topraklarına katıldı. Kılıçarslan tarafından oğlu Nizâmeddin Argunşah'a bırakılan yerleşim 1193 yılında Kılıçarslan'ın diğer bir oğlu olan Rükneddin Süleyman tarafından ele geçirildi. 1237 yılında başlayan Babai Ayaklanması'nda isyancıların denetimine giren yerleşim 1240 yılında Selçuklu kuvvetlerince yeniden ele geçirilmiş, isyanın ele başlarından Baba İshak'da yakalanarak Amasya Kalesinde idam edilmiştir. Babai Ayaklanması ile iyice güçsüzleşen Selçuklular 1243 yılında meydana gelen Kösedağ Muharebesi ile Anadolu'da güç kaybetmeye başlamış, 14. yüzyıl başlarında da Amasya şehri Moğol valilerce yönetilmeye başlanmıştır. Kısa süreliğine II. Gıyaseddin Mesud'un oğlu Tâceddin Altınbaş tarafından ele geçirilen yerleşim sonrasında Eretna Beyliği topraklarına katıldı. 14. yüzyılın ikinci yarısında yerleşim Emîr Hacı Şadgeldi tarafından ele geçirildi. Şadgeldi’nin ölümünden sonra oğlu Ahmed, Osmanlı hükümdarı I. Bayezid'tan destek istemiş ve şehri Kadı Burhâneddin’e karşı savunmuştur. Osmanlı-Kadı Burhaneddin mücadelesi sonrasında Amasya 1393 yılında Osmanlı topraklarına katıldı. Şehrin idaresine de şehzade Çelebi Mehmed getirildi. I. Mehmet, II. Murat, Fatih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selim gibi padişahlar Amasya'da şehzadelik yapmışlardır. Bu nedenden dolayı Amasya’ya “Şehzadeler Şehri” denmektedir.
Ekonomi
Amasya ili gelirinin büyük bir bölümünü, tarımsal ürünlerin satışından sağlanan gelirler oluşturmaktadır. Bu ürünler küçük tarım işletmelerince üretildiğinden ekiliş miktarlarının piyasalara etkileri fazla olmamaktadır.Tarım ürünlerinin alım satımına dayanan il ticareti; küçük ölçekli olup, en çok İstanbul-Ankara ve Samsun illeri ile yapılan alışverişlere dayanmaktadır.
İl’deki ticarethaneler, çoğunlukla gıda ve toprak ürünlerine dayanmakta olup, hayvan ticareti de, önemli bir grup oluşturmaktadır.Her türlü dayanıklı tüketim maddeleri, çimento,demir, giyim, narenciye gibi ürünler il dışından alınmakta; İl dışına, tarımsal ürünlerden elma , soğan, nohut, mercimek, fasulye; sanayi ve madencilik ürünlerinden şeker, süt ve süt mamulleri, ayçiçek yağı, hayvan yemi, un, kireç, tuğla ve kiremit ile linyit kömürü pazarlanmaktadır.Yurt dışına başlıca ihraç ürünlerini, un, maya, mutfak eşyası, tekstil ürünleri, orman ürünleri, elektrikli alet, cihaz ve malzemeleri vb. ürünler, Yurt dışından başlıca ithal ürünlerini, makine alet ve cihazları, bazı tahıllar, plastik ürünler vb. ürünler oluşturmaktadır. İlin merkez ve ilçelerinde, genellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında,değişik yer ve zamanlarda, düşman işgalinden kurtuluş günlerinde, şenlik ve şölenler; genellikle festival şeklinde yapılmakta olup, o yöre veya beldenin yöresel el sanatları,tarımsal ürünleri, halk oyunları ile sanatsal faaliyetleri sergilenmekte ve çeşitli ticari faaliyetler meydana gelmektedir.
Semt pazarları, genellikle haftanın belirli günlerinde yapılmaktadır. Görülecek Yerleri * Boraboy Gölü Tabiat Parkı
* Amasya Kalesi
* II. Beyazıt Camisi ve Külliyesi
* Amasya Arkeoloji Müzesi
* Kral Kaya Mezarları
* Sabuncuoglu Tıp ve Cerrahi Müzesi
* Minyatur Amasya Müzesi
* Amasya Kalesi
*Ferhat ile Şirin
* Hazeranlar Konağı
* Yalıboyu Evleri
* Şehzadeler Müzesi
* Bayezid Paşa Camii Mutfak *Çatal çorba
* Helle çorbası
* Bakla dolması
*Patlıcan çullaması
* Bat yemeği
* Ayva galesi
* Hasuda tatlısı
* Dene hasudası
* Elma tatlısı
* Amasya çöreği