Rahmani Kokular Duymak İster misiniz?

İlahi kokular, dünyadaki kokularla sembolize edilirler. İçerik olarak daha önce duymuş olduğunuz ya da hiç duymadığınız kokulardır ve bu kokuların kaynağı Adn cennetindeki Misk dağıdır. Gül, karanfil, reyhan, kır çiçekleri ve tarif edemeyeceğiniz güzellikte kokulardır. Melekler vasıtasıyla bizlere iletilirler. Allah dostlarını ziyaret ettiğiniz yerlerde, şehitliklerde, camilerde bu kokuları duyabilirsiniz. Genelde üveyslere duyurulur ya da zikredecek olanlar da bu güzel kokuları duyabilirler.
Üveyslerle beraber bir kış günü Çanakkale Şehitlerimizi ziyarete gitmiştik. Gerçek şehit mezarlarının bulunduğu “Soğanlıdere Şehitliğini” ziyaret ederken, gül kokuları verilmişti. Hava soğuk, rüzgarlı ve etrafta çiçek dahi yoktu. Mis gibi gül kokularıyla karşılanmıştık. Duyduğunuz anda “bu koku acaba bir kardeşimizden mi geliyor, parfüm kokusu mu?” demeyin. “Hamdolsun veren Allah’a” deyip geçin. Rabbimizin hediyesidir bu kokular sevdiklerine.
Tasavvuf yazarı Muharrem Karabay öğretmenimizin bir sohbetinde dinlemiştim. Takım elbisesi kokmaya başlamış. O kadar güzel kokuyormuş ki; sürekli aynı takım elbiseyi giyip hep koklamak istiyormuş ve bu bağımlılıktan kurtulmak için, elbisesinin koktuğunu bir kardeşimize söylemiş. Sonrasında bu koku hali kıyafetinden alınmış. Bu sohbeti dinlediğimde merak etmiştim nasıl oluyor diye. Aradan zaman geçti ve bir gün evimizde namaza durduğumda karanfil kokuları duymaya başladım. Bu hal her namaza durduğumda yaşanmaya başladı. Namazımı buram buram karanfil kokularıyla eda ediyordum ve gözyaşlarımı tutamıyordum. Bizler marifet sofrasında karanfil kokusunun Hz. Ali’ye ait olduğunu öğrenmiştik. Sürekli hamd ediyor ve daha çok namaz kılma isteği duyuyordum. Namaz bitince koku kesiliyor, namaza durduğumda koku veriliyordu. Derken başörtümü elime aldığımda anladım ki karanfil kokusu namaz başörtümden geliyor. Mis gibi karanfil kokuyor. Kimseye söylemeden başörtüyü bir hafta yanımda taşıdım. Aklıma geldikçe koklar oldum. Bir bez parçasına bağımlı olmuştum. O kadar yoğun ve güzel bir koku ki, asla bıkmazsınız ve sürekli koklamak istersiniz. Sonunda bu halden kurtulmam gerektiği düşündürüldü ve bu sırrı zikri yapmasını istediğim komşumla paylaşmayı düşündüm. Kokuyu ifşa ettiğim an bir daha duyamayacağımı biliyordum ancak komşumun Üveys Veysel Karane zikrine başlayıp çok daha güzel lütuflar yaşamasını da istiyordum. Sonunda başörtümü de alıp komşuya gittim ve son bir kez koklayıp başörtüyü uzattım koklaması için. Al kokla dediğimde, başörtüde koku olmadığını söyledi. Buram buram karanfil kokusu alınmıştı ve komşum henüz zikre hazır olmadığı için kokuyu duyamamıştı. Yaşanan bu halde Rabbimiz ders vermek istiyordu. Bendeki koku bağımlılığı alınmış oldu ve ancak Allah’ın diledikleri O’nu zikredebilecekti.
Üveysler olarak istiyoruz ki; bizlerin yaşadığı tüm lütufları zikretmeyen kardeşlerimiz de yaşasın. Onlar da mutlu olsunlar. Onlar da Allah’a yönelsinler. İnanın hayatta yaptığınız ve yapacak olduğunuz hiçbir şey Allah’ı anmaktan daha çok sizi mutlu etmeyecek. Yaşatılanlar gelip geçici, fani olana değil, baki olana yönelmek aslolan! Sonrasında sadece koku duymak değil, çok daha güzel lütuflar yaşatıldı hamdolsun. Sizlere örnekler vererek yolun güzelliklerini aktarmak istiyoruz. Yoksa en büyük lütuf Allah’ı zikrediyor olabilmek. Gelin sizlerde anın Allah’ı Üveys Veysel Karane zikriyle! Sizlerde yaşayın ve görün inşallah!
Ayrıntılı bilgi için: www.veyselkarane.com