Umudumuz gelecek vaat ediyor. Peki geleceğimiz umut vaat ediyor mu? Yaşadığımız her dönemde, emeklisinden işçisine, ev hanımından öğrencisine, memurundan doktoruna, esnafından avukatına çeşitli sıkıntılar mutlaka oluyor. Fakat son dönemlerdeki sınavların ve mülakatların güvensizliği, geleceğimizden endişelenmemize sebep oluyor. Toplanan sınav ücretleri, sınava hazırlık için alınan kitaplar ve kurs ücretleri sınavlara hazırlanırken, yeterince bel büken faktörler olarak hayatımızda yerini alıyor. Sonucu ise skandal ve hayal kırıklığı. Bu durumu düzeltecek olanların sorumsuz tavırları bazen akıl sağlığımızı zor duruma sokuyor. Seçilmiş insanların hiç birine bir şey olmuyor. Olan vatandaşa oluyor. Her şey unutulup gidiyor, geriye bizim bugünlerde çektiğimiz acılar kalıyor. Önüne boş kağıt koyduğumuzda adını soyadını yazamayacak insanların çakarlı makam araçlarına binerek kazandığı para ile, otuz sene çalışıp emekli olanların aldığı para ne kadar adil? Her geçen gün hayat kalitemiz daha fazla düşüyor. Sizce de kalitesiz hayatı çok pahalı yaşamıyor muyuz? Eskiden pahalı olan şeyler kaliteli olurdu. Şimdilerde pahalı olan ürünlerin bile kalitesi düştü. Aynı hayatımızın kalitesi gibi...
"Yabancı ülkenin bir bakanıyla sohbet ediyoruz. ‘Ya sizin enflasyon çok yüksek’ dedi. Ona ‘Doğru, ama bakın ben bu enflasyonla sokağa çıkıyorum. Siz yüzde 10’luk enflasyonla sokağa çıkamıyorsunuz’ dedim." Bunu söyleyebilmek hangi duygunun kaybıdır? Gerçekten yaşadığımız ülkede enflasyon sorunu olduğunu kabul edip çözüm üretecek bir merci var mı? Vatandaşıyla dalga geçmeden, vicdanıyla ve aklıyla hareket eden, en önemlisi denetlemelerini zamanında yapan bir merci var mı?
Ekonomi olsun, eğitim olsun meselelerin özüne inerek çözüm önerileri üretmek zaten yönetenlerin görevi değil mi? Müjde olarak verilen haberler sorunları çözmüyor. Kpss iptal edildi ve yeni tarihler verildi. Bu durumun müjdesi tekrar edilecek sınav için yeni ücret alınmayacağı. Peki sınava girecekler sınav sistemine güvenebilecek mi? Yıllardır güvensizlik yaratan sınavlara hayaller kurarak giriyoruz. Çoğumuz güvenmiyoruz ama yine de giriyoruz sınavlara ve mülakatlara. Çaresizliği resmediyoruz, ucuz hayatlarımıza. Çünkü hiçbir şey olmadıysa bile kesinlikle bir şeyler oluyor.
Süleyman Demirel’ in "Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur." sözü şu yaşadığımız dönemde adeta fakirlikle değil de, zihniyetle mücadele ediyor.
Diyarbakır' da bir adam kadını bıçaklıyor. Akıl sağlığı yerinde değil diye ceza almıyor ve gereken tedavi yapılmıyor. Sonra olan oluyor, adam kadını öldürüyor. Adamın güvendiği akıl sağlığı yerinde değil raporu. İş işten geçtikten sonra adamın raporu düzeltiliyor ve ceza alıyor.
Ucuz hayatlarımızın mücadelesini canımızla ödemeye devam ediyoruz.
İyi haftalar.
YAZARLAR
Yayınlanma: 08 Ağustos 2022 - 10:00
Samimiyet
Umudumuz gelecek vaat ediyor
YAZARLAR
08 Ağustos 2022 - 10:00
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir