Temeli sevgidir ailenin. Sevgiyi temeline almamış bir ailenin gerçeği ancak yalan içinde yaşamaktır.
Zordur çünkü aile olmak. Emek ister aile fertlerinden. Karşılık beklemeden vermek gerekir sonsuza dek. Ailenin her ferdi birbirine karşı aynı sevgiyi besleyecek, aynı yakınlığı hissedecek ve her bir fert diğerinin hakkına saygı gösterecek. Aile fertlerinden biri haklı veya haksız toplumun diğer kesimleri karşısında zora girerse, tüm fertler onun yanında olacaklar kayıtsız şartsız. İşte tüm bunlar ancak sevgi ile bir araya gelebilir. Aksi takdirde o ailenin tüm fertlerini bir yalanlar silsilesi bekler ve zaman içinde de hepsini sarıp bom boş bir dünyaya hapseder.
Böyle sevgi yoksunu, yalanlar sarmalı ailelerin bolca olduğu bir ülke düşünebiliyor musunuz? Hiç düşünmeye çalışmayın. Etrafınıza bakın. Bizler böyle bir ülkede yaşıyoruz. Bunun kanıtı çevrenizde gördüklerinizde saklı. Miras kavgasına düşmeyen kaç aile var etrafınızda, sanal alemde yaptığı paylaşımlarla eşine söyleyemediklerini veciz sözlerle sokuşturmaya çalışan kaç kadın veya erkek çıktı karşınıza. Online oynanan oyunlarda yapılan Chatler evlilerin sorunlarını gözler önüne sermiyor mu?
Sevgisi olmayan, saygıya hiç ulaşamamış ailelerin yarattığı toplum ve toplumun ülkesi ne yazık ki dünya üzerinde de pek saygı göremiyor. Hemen her ülkeden vize yemiş bir halkız, dünyayı diğer ülke vatandaşları gibi gezemiyoruz, bakanlarımız hakkında diğer ülkelerde tutuklama kararları çıkartılabiliyor, bakanlarımız Avrupa ülkelerinden yaka paça sınır dışı edilebiliyor, takımlarımız maç için gittikleri ülke gümrüklerinde ve kontrol noktalarında saatlerce bekletiliyor, sporcularımız sorguya alınıp saatlerce kapalı odlarda tutuluyor. Çünkü sevgiyle yönetilen ülkeler istemiyor sevgi yoksunlarını. Yüzümüzden okunuyor sevgiden uzak olduğumuz.
Kaçımız sabah işe, okula giderken hiç tanımadığımız insanlara “günaydın” diyoruz ki? Hem korku da var değil mi? Günaydın dediğimiz kimse kötü kötü yüzümüze bakıp “Aleyküm Selam” diyebilir ve bize üstü kapalı Allah’ın selamı varken komünist günaydını da nereden çıktı diyebilir. Mikrofon tutuyorlar halka ve soruyorlar; “dünya klasiklerinden üç eser sayar mısınız?”. Yanıt neredeyse tamamında üç esere ulaşmıyor. Yine aynı kişilere ikinci soru geliyor; “dört halifeyi sayar mısınız”. Ne gezer. Yine aynı kişilere bu kez üç evlilik programı sunusu soruluyor. Hepsi ezber etmişçesine sıralayıveriyor. Genel kültürü sıfır, inancı yalan yanlış bir toplumun aile içinde sevgiyi bulması ne kadar kolay olabilir ki zaten. Olamıyor da.
Öyle bir toplum olduk ki; içimizden bazıları çocuklarımıza tecavüz edip katlediyor, bazıları hayvanlara işkence edip öldürüyor, bazıları aile içi şiddet uygulayıp toplumun kendi üzerinde kurduğu baskıyı bertaraf etmeye çalışıyor, bazıları ensest ilişkilerini senelerce yaşıyor. Ancak tüm saydığım insanlar gerçekte topum içinde saygı görüp hayatına yalan sarmalında devam ediyor.
Ülkemiz tam bir felakete doğru sürüklenmekte. Bizi yüz yıl önce savaşarak yenemeyeceğini anlayan emperyalistler bu kez kendi içimizde yarattığı toplumsal çöküntü ile başarılı olmaya çalışıyor.
Parçalanmış aileler, heba olmuş hayatlar, yok edilmiş gelecekler ile büyümeye çalışan gençliğimiz Mustafa Kemal’in hitabından da artık ders çıkartacak seviyede değil. Çünkü her yıl değişen eğitim sistemimiz ile yetişen çocuklarımız milli şuur ve milli kültür ile değil de ümmet baskısıyla geleceğe hazırlanıyor.
Evde ebeveyninden gördüğü ile okulda eğitmeninden gördüğü arasında sıkışıp kalan evlatlarımızın yarınlarda bu bayrağın ne şartlarda gönderde olduğunu anlama fırsatı olamayacak. Okullarda okutulmasa da sizlere tavsiyem, çocuklarınıza en az bir kez “NUTUK” okutun. Hiç değilse o eserde okumuş olsunlar ATATÜRK’ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ’ni.
YAZARLAR
Yayınlanma: 30 Ocak 2019 - 12:28
Sevgi
Temeli sevgidir ailenin
YAZARLAR
30 Ocak 2019 - 12:28
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir