Sevgili Atatürk ve Şehitlerimize hediyeler göndermek için..

Herkesin sarı saçlı, mavi gözlü kumandan olarak bildiği, aslında içinde tevhid ateşini taşıyan Allah’ın askeri Mustafa Kemal Atatürk. Muhteşem bir kumandan, Cumhuriyetin kurusucu önderimiz! Atatürk ve daha nice Kemal’ler ile bu vatan toprakları özgürlüğüne kavuştu hamdolsun. Onlar olmasa idi, biz vatanımızda rahat edebilecek miydik, rahat nefes alabilecek miydik? Vatan topraklarını kanları ile sulamış şehitlerimiz olmasa bu gün halimiz nice olurdu hiç düşündük mü? Dünde düşündüğümü sanırdım. Sadece kelam edip, gevezelik yapmışım. Hiç o ruhu taşımamışım, hiç onları anlamak için çabalamamışım. Her bir şehidimizin o kadar çok hakkı var ki üzerimizde.. Borçluyuz biz onlara, hem de çok borcumuz var.
Onlara olan minnet borcumuzu bir nebzede olsa yerine getirebilmek için ziyarete gidiyoruz Şehitlerimizi. Ziyareti yaparken, Kuran-ı Kerim’den Yasin suresini açıp okuyorduk tüm şehitlerimizin ruhuna diye. Halbuki “Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyin. Hayır, onlar diridirler, fakat siz bilmezsiniz” diyor Bakara suresi 154. ayetinde. Kendi ölmüşlerimize Yasin suresini okuyalım, eyvallah. Ancak şehitlerimiz ölü değil ki! Biz üveysler şehitlerimizi ziyarete gittiğimizde mutlaka abdestli basarız toprağa, edepsizlik etmekten Allah’a sığınırız. Boş laf etmek yerine onlar için en güzel hediye olan “Salavat” söyleyerek ziyaretimizi yaparız. Biliriz ki; Onlar bizi işitir, görür. Her üveys ziyaret esnasında mutlaka güzel kokular alır. Bu kokular hiç unutulmaz. Tekrar tekrar duymak istersiniz. Şehitlerimizden “Hoş geldiniz” karşılaması gibidir bu güzel kokular. Bir kış günü eşimle beraber Şehitlerimizi ziyarete gittik. Gerçek şehit mezarlarının olduğu Şahindere Şehitliği'ne vardığımızda, mis gibi gül kokularıyla karşılandık. Hayret ettik. Kış gününde, güller dikenli çubuk halindeyken, şehitlerimize doğru ilerlerken muhteşem gül kokuları verildi. Unutulmaz bir andı. Lütfen sizde gidin ziyarete, ancak dilinizden Salavatlarınızı düşürmeyin ve abdestli gezin, lütfen.
İlla ki yanlarına mi gitmek gerekiyor Onları anmak için. Ziyaret etmek çok güzel ancak gidemezseniz, sabah-akşam Üveys Veysel Karane zikri ile “Atatürk başta olmak üzere, silah arkadaşları ve tüm şehitlerimize, özellikle Çanakkale şehitlerimizin de ruhlarına okumuş olduğum surelerin sevaplarını ve salavatları hediye ettim” diyorsunuz. Günde iki kez Rabbimizin çok sevdiği, özel kullarının ruhlarına hediyeler ulaşıyor. Hediyelerin Onlara ulaştığını nereden anlarız derseniz eğer, mutlaka rüyalarımıza gelirler, sizlere gül buketleri uzatırlar. Rüyalarda bile Şehitlerimiz eli boş gelmiyor. Ne kadar ince kulları olduğunu siz düşünün hele. Bize düşen ise, onlara yakışır şekilde hediyeler göndermek olmalı. Bizlere Cumhuriyet Bayramını yaşama şerefini lütfeden Rabbimize, şehitlerimize hamdolsun. Lütfen. Bu yazıyı okuduktan sonra 11 kez İhlas suresi(Kulhü) ve 1 kez Fatiha suresi (Elham) okuyup “ruhlarına hediye ettim” diyelim. Sonrasında ise Rabbimizin müsaadesiyle, sizlere bayramı yaşatırlar. Gerçek bayram bu bayram. Onlara olan sevginizin en güzel ifadesi “hediye göndermek”! Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun.
Üveys Veysel Karane zikri nasıl yapılır, Atatürk ve şehitlerimize nasıl hediye gönderilir ayrıntılı bilgi için lütfen sitemizi ziyaret edin. www.veyselkarane.com