Herkes o kadar bunaldı ki aynı konu hakkında bir şeyler duymaktan. Eve kapanıp bahaneyle farklı bir şeyler üzerinde yoğunlaşabilir miyim acaba derken düşündüğüm şey gene covid 19 vakası oldu. Şimdiden neler götürüp neler getirdiğini hatta bunu zamanla daha iyi idrak edebileceğimizi düşündüm. Kimliği bilinmeyen gerçek bir düşman söz konusu olduğunda geri kalan her şey teferruat ve anlamsız oldu. Yeni nizamlar her zaman felaketlerle gelmiş Dünya'ya. Biz yeni bir nizam da istemiyoruz, felaket de. Dediğinizi duyar gibiyim. Lakin insanlığın doğası böyle. Sıçrama tahtası olarak zorlukları kullanmak insanoğluna özgü. Çalışma şekilleri virüsle birlikte değişti. Evimizden yapabileceklerimizi görünce yeni bir çalışma ve eğitim alma şekli için ilgililere fikir verecek gibi. Salgının sıfır noktası Çin’de uygulanan yöntemler ve alınan önlemler ifşa olduğunda herkes evinde önlemler alabilecek kısmi sağlık çalışanları olacak. Hastalığın salgının milleti, dini, ideolojisi olmadığı her ne kadar biliniyorduysa da deneyimlemek başka. Halen bu gibi şeyler üzerinde siyaset yapmak isteyen insancıllığa evrilememiş, küçük düşünen geri kafalılara tanık olduk. Bunlarla daha fazla sürdürülebilecek bir yaşam, oluşturulup inşa edilebilecek güvenli bir gelecek olduğuna kimsenin inancının olmadığına eminim. Siyasi aktörlerin; krizlerin, merkeziyetçi, otoriter, tek sesli tutumlarını güçlendirecekleri fırsat alanı olmadığını anladıklarını düşünmek istiyorum. Dünya çapında herkesle ilgili demokratlık ve empati icap ettiren bir konuda olsun, insancıl davranan bir siyasetçi görmek ütopya mı? Küresel göç, ekonomik kriz, iklim, şimdi de bu salgın... Görüldüğü gibi hepsi evrensel ve tüm insanlığın sorunu. Küresel sıkıntı demişken söz konusu salgın için alınacak önlemlerin başında el yıkamak geliyor ya işte bu lükse dünya nüfusunun % 40’ ı sahip değilmiş. Geçtiğimiz aylarda Avustralya da meydana gelen feci yangın hepimizin içini yaktığı gibi zararlarını da hepimiz göreceğiz. Bütün bu olanların yanında başkalarının evi yanarken elleri arkaya bağlı, olan biteni sinema izler gibi izleyen mahalleli tutumunun artık tarih olmak zorunda olduğunu görmek benim için bir teselli. Hiç kimse hiç bir felaketin dışında değil.
Neyse, her şey bir yana şu salgın krizi bir atlatılsın, aldığımız dersler yanımıza kar olsun, gerekirse bir iki ay evimizde kapalı kalalım razıyız. Kapalı kalacak yerleri olmayanlara da sahip çıkalım. Sanırım herkes benimle aynı görüşü paylaşıyordur. Sağlıklı kalın.
YAZARLAR
Yayınlanma: 21 Mart 2020 - 10:44
Sıçrama tahtası
Herkes o kadar bunaldı ki aynı konu hakkında bir şeyler duymaktan
YAZARLAR
21 Mart 2020 - 10:44
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir