Üniformasız ve 'kayıtsız, şartsız'!..

Okullar açıldı..
Açıldığı açılmasına da;
Açılırken eğitimin velilere yüklediği eğitim masraflarındaki uçurum da büyüdü.
Okul forması fiyatları ayrı bir dert,
Servisi ayrı bir dert..
Öğrencinin beslenmesi ayrı bir dert
Ve..
Ne acıdır ki kayıt parası illetinden de kurtulamadı bu millet!..
Hele özel okulların mutlaka denetlenmesi..
Bazı özel okul sahiplerinin insafa davet edilmesi gerekiyor..
Üniforma meselesine de takılmış durumdayım…
Neden üniforma ve neden üniformayı sadece okul yönetiminin belirlediği yerden almalı veli?.
Ülkemizde eğitim; tüccarlığın kardeşi haline gelmişse…
Öğretmenlerine bile ‘sezonluk işçi statüsü’ uygulayan özel okullar varsa…
Eğitimin tüccarlıkla bu kadar acımasız bir ilişki içinde olması mı gerekirdi?.
Veliler de bu ticaretin pençesinde kurban olmaktan mutlu değil ama ellerinden bir şey gelmiyorsa…
Peki ne yapmak gerekiyor?.
Eylül’ün sarı yaprakları okul bahçelerinin girerken, haksızlığın o okullardan dışarı çıkarılması zorunludur.
Ama nasıl olacak bu iş?..
Yazının tam da burasında Dayı giriyor gazeteden içeriye..
O sohbet peşinde ben ise yazıyı tamamlamak derdindeyim…
Bunun çözümü olduk basittir.
Eğitimle para arasındaki kan bağını güçlendirmek yerine, çocuklar arasında eğitim adına bütün haksız etkenleri ortadan kaldırmak gerekir!
Önce eğitime ‘adam’ gibi bütçe hazırlarsın
Okul kıyafetini kaldırırsın olur biter..
Üniforma ancak ‘askeri okulda’ giyilir…
Sivil okulda ‘tek tip giysi’ olmaz, olmamalıdır.
Burası faşist bir ülke değildir.
En azından olmaması için çalışıyor Kayıt parasına da gerçekten yasaklar ve denetlersin.
Öğretmene de değer ve yeterli oranda maaş verirsin..
Sorunların yarısını çözdük gitti!
Ama bunu üreten koca bir sektör var, değil mi?.
Yatırım yapmışlar.
Kaç uyanık bu işten ekmek yiyor..
Yoksa o veliler daha çok yanar çoook!.
Uzun lafın telgrafı:
çıkarılması zorunludur.
Eğitimde eşitlik bir ödevdir çünkü.
‘Kayıtsız, şartsız’!