YA TUTARSA

Gayrimenkul sektöründe 20 seneyi devirmiş bir gayrimenkul danışmanı ve aynı zamanda eğitmenlik yapan biri olarak söylüyorum ki bazen gerçekten bu sektöre giren danışman adaylarını anlamakta zorluk çekiyorum. Aslında anlamakta demeyeyim çünkü neyi neden yaptıklarını biliyorum ancak eminim ki defalarca izledikleri yolun yanlış olduğu eğitmenlerce, ofis sahiplerince ve sektördeki eski danışmanlarca söylenmiş olmasına rağmen inatla aynı yanlışı yapmaktan vazgeçmiyorlar. İşin kötü tarafı bu inat yüzünden sektörden kopmaya adım adım yaklaşıyorlar ve günü geldiğinde hayal kırıklıklarıyla kaybolup gidiyorlar.

ELFİ Gayrimenkul ofisimizin hemen yakınında ve ekspertiz yaptığımız bir daireden bahsedeceğim. Danışman arkadaşım mülk sahibine dairesi ile ilgili 3,5 milyon civarında bir fiyat veriyor. Mülk sahibi ise 5.5 milyon fiyat ile çalışmamızı talep ediyor. Danışman arkadaşım bu teklifi reddederek portföyü pazarlamayı kabul etmiyor. 1 gün sonra başka bir ofisten bir danışman aynı portföyü 5,5 milyon fiyat ile pazara çıkarıyor. 2 milyon fark (eder fiyatından %60 daha pahalı) ile bu dairenin satılabilme ihtimali söz konusu bile değil. Ancak bu mülk şu an piyasada. Bir gayrimenkul danışmanı neden bu mülkü pazarlamayı kabul eder ve neden olmayacak hayallerin peşine düşer? Cevap aslında Nasreddin Hoca’da saklı; “Ya tutarsa”. Gerçi o arkadaşa sorsak milyon tane sebep söyler de kendine toz kondurmaz. Kendince doğru olanı yapıyordur ve işin kötüsü evet öyle yapıyordur çünkü kendisinin doğru kabul ettiğinin aslında sektörün yanlışı olduğunun farkında değildir. Bu kafada gayrimenkul sektöründe iş yaptığını sanan o kadar saçma sapan insan var ki toplumun emlakçılık mesleğine saygı duymamasının özünde de zaten bu saçma sapan tipler var.

Bazen sosyal medyada ilanların altına küfür kıyamet yazan tipleri ve ne yazık ki bu tarz çalışan emlakçı olduğunu sananların cevaplarını da görüyorum. Hadi küfür edenleri zaten adam yerine koymuyorum da cevap olarak yazılanların da pek bir kıymeti yok. “Benim işim mal sahibinin istediği rakamdan pazarlamak” yazabilen aklı kıt emlakçılarla aynı meslekte olduğumu görmek gerçekten çok üzücü. Değil kardeşim değil, senin işin mal sahibinin her söylediğini kabul etmek değil. Para kazanmak uğruna eğilip bükülmek değil. Mal sahibine hoş görünmek için yalandan mal sahibini onaylamak değil. Portföy almak için önce kendine sonra mülk sahibine yalan söylemek değil. O portföyü satmak için birilerini enayi yerine koymak değil. Hele hele utanmadan o portföyü piyasaya çıkarıp kendince pazarladığını sanıp önce kendini sonra alıcı adayını kandırmaya çalışmak hiç değil.

Senin işin mülk sahibinin hoşuna gitmese de doğruları söylemek. Senin işin o portföyü almayı reddetmek. Senin işin iyi bir hizmet vermek, doğru bilgi vermek, sektörü anlamak, müşterilerine saygı göstermek ama önce kendine saygı göstermeyi öğrenmek. Kendi işine ve kendisine saygı göstermeyen, yattığı yerden para kazanmaya çalışan, yaptığı işi ev göstermek olarak gören birinin gayrimenkul sektörüne verdiği zararı muhtemelen kimse vermiyordur. Bu saçma sapan tipler yüzünden, her haltı bildiğini sanan vasıfsızlar yüzünden, kolay para kazanmak için yalan söylemeyi mubah görenler yüzünden bulunduğumuz nokta olmamız gereken noktanın ne yazık ki çok gerisinde kalıyor. Anlatıyorsun anlamıyorlar, küfür yiyorlar anlamıyorlar, para kazanamıyorlar anlamıyorlar. Sektörü öğren diyorsun öğrenmemek için bin türlü takla atıyorlar, kendini geliştir diyorsun bin tane mazeret sunuyorlar, böyle olmaz diyorsun ya olursa diyorlar. Ne yapsan ne etsen anlamıyorlar çünkü “nato mermer nato kafa” deyiminin içini o kadar güzel dolduruyorlar ki insan böylelerini gördükçe gayrimenkul sektörü adına üzülüyor. Gerçi son 20 yılda yine az buz gelişim göstermedik diyemem de işte bunları görünce yine de insan sinirleniyor çünkü bunlarla aynı kefeye konmak insanı rahatsız ediyor.

Hoş bu saçma sapan tiplerin piyasayı yükselttiği söylense de aslında piyasayı yükseltmek gibi bir etkileri söz konusu bile değil. Adamların kendilerine faydası yok ki koca gayrimenkul sektörüne bir etkileri olsun ama kafa karıştırıyorlar mı derseniz evet kesinlikle kafa karıştırıyorlar. Çünkü bunlar yüzünden fiyatların yükseldiğini sanan hatırı sayılır miktarda vatandaş her gün anlamsız rakamlarla gayrimenkulünü satmak için piyasaya çıkıyor. Satabiliyorlar mı derseniz, yok satamıyorlar ama işte bir umut diye beklemeye devam ediyorlar ve sonrasında satmaktan vaz geçip piyasadan çekiliyorlar.