Başlığı görünce ‘şimdi nereden çıktı bu?.’ diye düşündüğünüzü biliyorum.
Bir hikayesi var tabii ki..
Gelin ben önce size bir fıkra anlatayım.
Sonra konumuzu döneriz…
Adamın biri.
Halkı tanımadan (X) partisinden önce milletvekili sonra da bakan olmuş.
Kendisine bir makam arabası bir de şoför tahsis edilmiş.
-Bir gün şoförü aşağılamak için soruyor.
-Şoför söyle bakalım! Eşekle şoför arasında ne fark vardır?
Şoför bir süre düşündükten sonra mahcup bir şekilde
-Bilemedim sayın bakanım diyor.
Bakan bey sırıtarak;
-Eşeğe çüş deyince, şoföre ise dur deyince durur diyor
Bunun üzerine şoför çok sinirleniyor
ama karşısındaki bakan olduğu için bir şey söyleyemiyor.
Bir süre sonra bu defa şoför;
-Bir soru sorabilir miyim bakanım? diyor.
Bakan da;
-Sor bakalım diyor.
Şoför
-Eşekle bakan arasında ne fark vardır?
Bakan bir süre sonra;
-Bulamadım şoför sen söyle bakalım dedi.
Bunun özerine şoför de taşı gediğine koyuyor;
-Vallahi bakanım bende bulamadım?
Benimkisi de o hesap yani..
Onca gündemin arasından meşin bir top gibi düşüverdi önüme..
Şimdi, bu topa vurulmaz mı?..
Efendim..
Seçimlere büyük bir heyecan ve rüzgarla giren
Türkiye İşçi Partisi’nde (TİP) seçim sonrası parti içi hesaplaşmalar başladı.
Seçimlerde istenen başarıyı elde edemeyen TİP’in Çanakkale il örgütünde üye olan N.Ü.B,
Partisinden ‘Faşizme karşı bacak omuza!’ sloganı yüzünden partiden ihraç edildi.
Röportajlık’a konuşan N.Ü.B. süreci söyle anlatıyor;
“1 Mayıs’ta eylem alanında TİP kortejinin önüne LGBT bireyleri konuldu. Onlarla birlikte ‘Faşizme karşı bacak omuza’ sloganı attım. Sonra Çanakkale İl Örgütü Kadın sorumlusu arkadaş gelerek bu sloganın burada atılamayacağını, belirlenen sloganlar haricinde sloganlar atılmaması gerektiğini söyleyip tepki gösterdi. Ben de LGBT komisyonumuz olduğunu, 1 Mayıs’tan önce toplantı yapılmadığını, sloganların belirlenmediğini, belirlendiyse benim neden haberimin olmadığını sordum. Sonraki günlerde de sosyal medya hesabımdaki paylaşımlarımdan aldıkları ekran görüntüleriyle birlikte şikayet etmişler. Benim sosyal medyada partiyle alakası olmayan paylaşımlarda konuyla hiçbir alakası olmayan parti il sekreterini hedef aldığımı yazmışlar. Bir de ben tartışmayı devlet memurluğu nedeniyle partiye resmi üye olamayan kadın sorumlusuyla yaşamıştım, ancak olay yerinde olmayan Gençlik Sorumlusu üzerinden şikayet edilmişim. Bana şikayete konu olan paylaşımlarımı göstermediler, sadece okudular.”
İhraç kararını parti üyelerinin olmadığı grupta yapılan duyuruyla öğrenen N.Ü.B, kendisine mobing uygulandığını, itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını, haklarını hukuk yoluyla savunacağını da belirtiyor.
Hikaye bu kadar..
Bir ‘savaşma seviş’ sloganı yüzünden partiden adam atılır mı?
Atılıyormuş demek ki..
Bakarsın, ünlü düşünür Muro (Mustfa Üstündağ)’nda dediği gibi;
‘Devrim, yatak odasında baslar!’ değil mi ama…
O halde gökten üç elma düşsün..
Biri N.Ü.B. başına, biri il örgütü sorumlusunun başına, biri de de MDK Üyesi Ulaş Karaağaç’ın başına…
Diyelim, bu günkü yazı faslını kapatalım..
Faşizme karşı bacak omuza!.
Başlığı görünce ?şimdi nereden çıktı bu?
Yayınlanma :
15.08.2023 09:00
Güncelleme
: 15.08.2023 09:00
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: