Sevgi nedir? Tek bir sevgi mi vardır? İnsanlar mı sadece sevebilir?
Sevgi evrenseldir, bakışlarımızın değdiği her yerde ve her şeyde sevgi barınır, sadece bakmaktan öteye geçip görmeye başlamalıyız… Sevgi için bir tanım yapılamaz, sayısız tanımı vardır ve hiçbiri asla hissettiğimizi betimleyemez. Sevgi, bir insanın gözlerinin hayatla beraber sımsıcak ışıldaması ve nereye bakarsa baksın sadece güzellik ve saflık görmesidir.
Sevgi çeşit çeşittir ve sadece insana özgü değildir. Doğada bulunan her canlıda sevgi saklıdır.Bizler, ailemize, arkadaşlarımıza, eşimize ve hayatımızda yer alan tüm insanlara ve aynı zamanda köpeğimize, kuşumuza, kedimize, güneşe, yağan yağmura, denize yani her şeye, herkese derin bir açlık içerisinde sevgi duyarız… Sevgi aslında bizim özümüzdür.
Hayatta sevginin karşıtı olan ve yine insanın sevgiyi ararken ürettiği duygular da maalesef var. Örneğin; nefret, kin, kıskançlık… Bu duyguların olması sevginin ne kadar gerekli ve güçlü bir şey olduğunu bir kez daha kanıtlamaktadır. Hiçbir insan sevginin sadece his olduğu gibi bir yanılgıya da düşmemeli, sevgi bizim yaptığımız her eylemde vardır.
Evrende sevginin yokluğunda, insanların gözleri körelmektedir ve bu durum savaşlar, yıkımlar ve ölümlere neden olmaktadır. Özellikle bu günlerde, sürekli çocukların öldüğü ve nefret eylemlerine tanık oluyorken, sevginin ne kadar önemli ve güçlü olduğunu bir kez daha hatırlamalı, hatırlatmalı ve toplum olarak sahip çıkmalıyız… Sizlere, Albert Einstein’ın kızına yazdığı mektubu iletmek istiyorum:
“Görelilik teorisini önerdiğim zaman, beni çok az insan anladı ve insanlığa aktarılmak için şimdi bildireceğim şey de dünyada yanlış anlama ve önyargı ile çarpışmaya mahkûm.
Gerekli olduğu sürece mektupları korumanı istiyorum, yıllar, on yıllar boyu, toplum aşağıda açıklayacağım şeyi kabul etmek için yeterince ilerleyinceye kadar.
Son derece güçlü bir kuvvet var ki, şimdiye kadar bilim bunun için resmi bir açıklama bulmadı. Bu, tüm diğerlerini dâhil eden ve yöneten bir kuvvettir ve hatta evrende işleyen tüm fenomenlerin arkasındadır ve bizim tarafımızdan henüz tanımlanmamıştır. Bu evrensel kuvvet sevgidir.
Bilim insanları evrenin birleşik teorisini aradıkları zaman, en güçlü görünmeyen kuvveti unuttular. Sevgi, onu alanı ve vereni aydınlatan Işıktır. Sevgi yerçekimidir, çünkü bazı insanların diğerlerine çekildiklerini hissetmelerini sağlar.
Sevgi güçtür, çünkü sahip olduğumuz en iyi şeyi çoğaltır ve insanlığın kendi kör bencilliğinde yok olmamasını sağlar. Sevgi gözler önüne serilir ve her şeyi ortaya çıkarır. Sevgi için yaşarız ve ölürüz. Sevgi Tanrıdır ve Tanrı Sevgidir.
Bu kuvvet her şeyi açıklar ve hayata anlam verir. Bu belki sevgiden korktuğumuz için, çok uzun zamandır görmezden geldiğimiz değişkendir, çünkü insanın isteğiyle harekete geçirmeyi öğrenmediği evrendeki tek enerji sevgidir.
Sevgiye görünürlük sağlamak için, en ünlü denklemimde basit bir düzeltme yaptım. Eğer E = mc2 yerine, dünyayı iyileştiren enerjinin ışık hızının karesi ile çarpılan sevgi vasıtasıyla elde edilebildiğini kabul edersek, sevginin var olan en güçlü kuvvet olduğu sonucuna ulaşırız, çünkü sevginin sınırları yoktur.
İnsanlığın bize karşı dönen, evrenin diğer güçlerini kullanmaktaki ve kontrol etmekteki başarısızlığından sonra, kendimizi başka türde enerjiyle beslememiz acil bir durumdur.
Türlerimizin hayatta kalmasını istiyorsak, hayatta anlam bulacaksak, dünyayı ve dünyada yaşayan her duyarlı varlığı kurtarmak istiyorsak, sevgi sadece tek yanıttır.
Belki, gezegeni harap eden nefreti, bencilliği ve açgözlülüğü tamamıyla yok edecek kadar güçlü bir alet, sevgi bombası yapmaya hazır değiliz. Ama her birey kendi içinde enerjisini salıverilmeyi bekleyen küçük, ama güçlü bir sevgi üreteci taşır.
Sevgili Lieserl, bu evrensel enerjiyi almayı ve vermeyi öğrendiğimiz zaman, sevginin her şeyi fethettiğini, her şeyi aşabildiğini onaylamak zorunda olacağız, çünkü sevgi yaşamın özüdür…”
Sevgi diğer güzel davranışları da yanında getirir: yardımlaşma, kardeşlik, şefkat… Bir toplum beraberliklerini safça ve samimi bir şekilde kurarsa eğer, bilin ki o toplumda kötü olan hiçbir şey barınamaz. Bugünün sorunu olan istismar, şiddet ve nefret söylemlerinin hepsi ortadan kalkar. Sevgiyi yaşamlarında temel olarak alan ve benimseyen bir toplumun gözleri her daim aydınlığa bakar ve varlıklarını bugün ve yarın en iyi şekilde ikame ederler.
Bu bayram haftasında, hepimizin her daim sevgi, birlik, beraberlik ve huzurlu bir şekilde yaşaması dileğiyle…
Adım atın, kahkahaların tümünün olmadığı,
Sadece gülebileceğiniz mevsimsiz dünyaya
Ve ağlayın, ama tüm gözyaşlarınızla değil... Sevgi hiçbir şey sunmaz, sadece kendisini,
Hiçbir şey kabul etmez, kendinde olandan gayri... Sevgi sahip çıkmaz, sahiplenilmez de;
Çünkü sevgi, sevgi için yeterlidir, tümüyle... Sevdiğinizde, 'Tanrı benim kalbimde, ' yerine,
Şöyle deyin, 'Ben kalbindeyim Tanrı'nın...' Ve sanmayın yön verebilirsiniz sevginin akışına,
Çünkü sevgi, yolunu kendi çizer,
sizi değer bulduğunda... (Halil Cibran ‘Ermiş’ adlı eserinden alıntıdır.)
Sadece gülebileceğiniz mevsimsiz dünyaya
Ve ağlayın, ama tüm gözyaşlarınızla değil... Sevgi hiçbir şey sunmaz, sadece kendisini,
Hiçbir şey kabul etmez, kendinde olandan gayri... Sevgi sahip çıkmaz, sahiplenilmez de;
Çünkü sevgi, sevgi için yeterlidir, tümüyle... Sevdiğinizde, 'Tanrı benim kalbimde, ' yerine,
Şöyle deyin, 'Ben kalbindeyim Tanrı'nın...' Ve sanmayın yön verebilirsiniz sevginin akışına,
Çünkü sevgi, yolunu kendi çizer,
sizi değer bulduğunda... (Halil Cibran ‘Ermiş’ adlı eserinden alıntıdır.)