CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka’nın Çanakkale’de saldırıya uğradığı iddiası ve ardından yaşanan gelişmeler, meseleyi adeta arapsaçına döndürdü. CHP safları saldırı iddiasında ısrarcı olurken konuya dahil olan AK Parti ise iddiaların gerçek olmadığını ifade ediyor.
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka’nın Çanakkale’de saldırıya uğradığı iddiası yerel siyasetin gündemini ısıttı. CHP safları olayın yaşandığı konusunda ısrarcı olurken AK Parti ise yaşananların bir karalama olduğu yönünde… Son olarak CHP Çanakkale İl Başkanı Metin Ümit Ural ve İl Kadın Kolları Başkanı Sibel Erol da konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada şöyle dendi: “Bilindiği gibi, Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları yöneticilerinin 2 Eylül’de, parti otobüsüyle Çanakkale’ye gerçekleştirdiği ziyarette bir saldırı girişimi gerçekleşmiştir. Ne yazık ki, biz hukuki süreci işletirken, AKP kanadı her zaman yaptığı gibi partimizi karalamaya ve yaşanan bu çirkin olaya ilişkin farklı algı oluşturmaya çalışıyor. Sabah, Yeni Şafak, Akşam, Yeni Akit gibi hangi amaca hizmet ettiği bilinen medya organları ve Ak troller üzerinden gerçek dışı bilgiler servis ediliyor.”
“BU NASIL PARTİLİLİK?”
“Bu nedenle Çanakkale İl örgütü olarak kamuoyunu doğru bilgilendirmek amacıyla bu basın açıklamasını yapma gereğini duyduk. Öncelikle şunun altını çizelim; saldırı girişimini gerçekleştiren ve gözaltına alındıktan sonra 40 yıllık CHPli olduğunu iddia eden Vedat Aygören, Cumhuriyet Halk Partisi üyesi değildir. İl başkanı ve il kadın kolları başkanı olarak, bizler kendisinin ismini ilk kez duyduk. Partimize gönül verdiğini varsaydığımız koşulda da şu soruyu sormak hakkımız: Neden böyle bir saldırı girişiminde bulundu? Görgü tanıklarının ifadesine göre olay günü, saat 02:00 civarında partililerimize bu çirkinlikleri yaşatan Aygören, hayli alkollüymüş. Bu elbette hafifletici bir mazeret değil, ancak diyelim ki kendinde değildi. Partimize gönül vermiş birisiyse, neden partililerimizden özür dilemek yerine Sabah Gazetesi’ne röportaj vermeyi tercih ediyor? Bu nasıl bir partililik?” “Bu arada, her fırsatta CHP’lileri hedef alan AKP Çanakkale Milletvekili ve Grup Başkanvekili Bülent Turan, adeta Vedat Aygören’in avukatlığını üstlendi; sosyal medyadan gerçek dışı paylaşımlarla algı yönetmeye çalışıyor. Çanakkale Kadın Kolu Başkanımız Sibel Erol’un bir gazeteciye verdiği röportajın videosunu keserek ucuz siyaset tarzını sürdürüyor.” “EMNİYETTEN AÇIKLAMA BEKLİYORUZ”
“Ayrıca Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü’nden şu konularda da açıklama bekliyoruz: 1- Aşağıda yer alan dilekçeye rağmen, Kadın Kolları Genel Başkanımız Aylin Nazlıaka’nın ve MYK üyelerimizin Çanakkale ziyaretine ilişkin neden güvenlik önlemi alınmamıştır? 2- Partilimiz tarafından saat 02:05’de 155 aranılarak, 4 dakika 40 saniye yapılan şikayete rağmen neden o akşam Emniyet görevlileri gelmemiştir? 3- Aygören, Sabah Gazetesi’ne verdiği demeçte, saat 17.00 civarında ifade vermeye çağrıldığını belirtiyor. Olay 02:00 civarında yaşanmasına rağmen, ifade almak için neden bu saate kadar beklenmiştir? 4- Aygören, ilk ifadesinin ardından neden serbest bırakılmıştır? Birkaç saat sonra Aygören’ın gözaltına alınması için kamuoyu baskısı mı gerekmiştir? Çanakkale İl örgütü olarak partimizi karalama hevesi içinde olanlara, asla izin vermeyeceğimizi belirtmek isteriz. Bizler, kutuplaştırıcı değil birleştirici siyaset anlayışımızla yola devam ediyor ve her geçen gün iktidar yürüyüşümüzü sağlam adımlarla sürdürüyoruz.”
“Bu nedenle Çanakkale İl örgütü olarak kamuoyunu doğru bilgilendirmek amacıyla bu basın açıklamasını yapma gereğini duyduk. Öncelikle şunun altını çizelim; saldırı girişimini gerçekleştiren ve gözaltına alındıktan sonra 40 yıllık CHPli olduğunu iddia eden Vedat Aygören, Cumhuriyet Halk Partisi üyesi değildir. İl başkanı ve il kadın kolları başkanı olarak, bizler kendisinin ismini ilk kez duyduk. Partimize gönül verdiğini varsaydığımız koşulda da şu soruyu sormak hakkımız: Neden böyle bir saldırı girişiminde bulundu? Görgü tanıklarının ifadesine göre olay günü, saat 02:00 civarında partililerimize bu çirkinlikleri yaşatan Aygören, hayli alkollüymüş. Bu elbette hafifletici bir mazeret değil, ancak diyelim ki kendinde değildi. Partimize gönül vermiş birisiyse, neden partililerimizden özür dilemek yerine Sabah Gazetesi’ne röportaj vermeyi tercih ediyor? Bu nasıl bir partililik?” “Bu arada, her fırsatta CHP’lileri hedef alan AKP Çanakkale Milletvekili ve Grup Başkanvekili Bülent Turan, adeta Vedat Aygören’in avukatlığını üstlendi; sosyal medyadan gerçek dışı paylaşımlarla algı yönetmeye çalışıyor. Çanakkale Kadın Kolu Başkanımız Sibel Erol’un bir gazeteciye verdiği röportajın videosunu keserek ucuz siyaset tarzını sürdürüyor.” “EMNİYETTEN AÇIKLAMA BEKLİYORUZ”
“Ayrıca Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü’nden şu konularda da açıklama bekliyoruz: 1- Aşağıda yer alan dilekçeye rağmen, Kadın Kolları Genel Başkanımız Aylin Nazlıaka’nın ve MYK üyelerimizin Çanakkale ziyaretine ilişkin neden güvenlik önlemi alınmamıştır? 2- Partilimiz tarafından saat 02:05’de 155 aranılarak, 4 dakika 40 saniye yapılan şikayete rağmen neden o akşam Emniyet görevlileri gelmemiştir? 3- Aygören, Sabah Gazetesi’ne verdiği demeçte, saat 17.00 civarında ifade vermeye çağrıldığını belirtiyor. Olay 02:00 civarında yaşanmasına rağmen, ifade almak için neden bu saate kadar beklenmiştir? 4- Aygören, ilk ifadesinin ardından neden serbest bırakılmıştır? Birkaç saat sonra Aygören’ın gözaltına alınması için kamuoyu baskısı mı gerekmiştir? Çanakkale İl örgütü olarak partimizi karalama hevesi içinde olanlara, asla izin vermeyeceğimizi belirtmek isteriz. Bizler, kutuplaştırıcı değil birleştirici siyaset anlayışımızla yola devam ediyor ve her geçen gün iktidar yürüyüşümüzü sağlam adımlarla sürdürüyoruz.”