Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası’nın(ÇTSO) başarılı kadın girişimcileri 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle açıklamalarda bulundu. İşte o isimler ve ilgili paylaşımları…
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Birce Bilici Şimşek: “Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Kadın Girişimciler Kurulu olarak Türk kadınını ekonomik, sosyal, politik ve kültürel anlamda daha üst seviyelere taşımak ve temsiliyet oranını artırmak öncelikli hedefimiz. Nitelikli kadın girişimci sayısını artırmak amacıyla; Kurul arkadaşlarımızla birlikte iş hayatına yeni katılacak kadınlarımıza doğru bir şekilde yol gösteren olabilmek adına mentörlük eğitimleri aldık. Hali hazırda işlerine devam eden girişimci kadınlarımıza işlerini geliştirebilmesi adına; konularında uzman kişilerle bilgilendirme toplantıları gerçekleştiriyoruz.”
“Kadın temsilliyetinin artırılması adına çeşitli panel ve organizasyonlarda konuşmacı olarak katılım göstererek girişimcilik hikayelerimizi paylaşıyoruz. Kurul olarak; kadına hitap eden, kapsayıcı, fayda sağlayıcı projeler üretiyoruz. Amacımız Türk kadınına, Çanakkale’mize yakışan, kadının ekonomik sosyal politik ve kültürel anlamda yok sayılmadığı eşit ve var olduğu bir toplum düzeni sağlamak. Bu amaçlar doğrultusunda her cephede mücadele veren, emek veren tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutluyor, Çanakkale'mizin tüm kadınlarına en içten saygı ve selamlarımı sunuyorum.” ÇTSO Genel Sekreteri Sema Sandal: “1987 yılında Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasında stajyer memur olarak göreve başladım. 1992 yılında 7 yıllık bir ara verdim ve 1999 yılında tekrar Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasında çalışmaya başladım, o gün bugündür kesintisiz olarak devam ediyorum. Hemen hemen her biriminde çalıştığım Kurumumda 10 yıldır Genel Sekreter olarak görev yapıyorum. Mesleğimle ilgili bir işim olduğu için kendimi şanslı buluyorum ve işimi çok severek yapıyorum. Sürekli kendimizi geliştirmemize imkan veren bir işimiz ve ortamımız var. Üyelerimizin mesleki hayatlarını kolaylaştırmak, sıkıntılarına çözüm üretmek ve bunları en yetkili mercilere iletmek ve takibini yapmanın yanı sıra, başta eğitim olmak üzere pek çok sosyal faaliyetlerle ekonomik ve sosyal hayata destek vermeye çalışıyoruz. Kendimi şanslı hissettiğim diğer bir konu da genel sekreterliğim süresince çalışma hayatımızı kolaylaştıran, her daim destek olan, haklarımızı gözeten kurumsal ve vizyoner anlayış ile Odamızı yöneten Başkanlar ve ekipleriyle çalışmam olmuştur.” “Pandemi süresince üyelerimizin faaliyetlerine getirilen kısıtlamalar bizden olan taleplerini de ani bir şekilde değiştirdi. Hiç öngörmediğimiz ve ilk defa karşılaştığımız bu durumda çaresizliği yaşadık. Çünkü normal koşullarda üyelerimizin her talebini en kısa sürede karşılayabiliyor, karşılayamadıklarımızda da yine bir yol bulup çözüm üretebiliyorduk. Tescil, belge, rapor vb rutin talepleri tüm tedbirlere azami ölçüde riayet ederek çok hızlıca ve hiç aksaksız karşılamaya devam ettik. Tüm çalışma arkadaşlarımızla birlikte bu süreçte özveri ile çalışarak üyelerimize destek olduk. Ancak özellikle işyerleri kapanan üyelerimiz ve çalışanlarının durumu, bu durumun belirsizliği konusunda elimizde yetkili mercilere iletmekten başka, kalemimizi konuşturmaktan başka bir gücümüz yoktu. Yönetim Kurulu Başkanımız hemen her gününü Odamızda geçirerek tüm iletişim kanallarını kullanarak üyelerimizin sorunlarını tek tek dile getirdi, takipçisi oldu.” Doktor Sevil Çetinbaş: “1972 Çanakkale doğumluyum. İlk ve orta eğitimimi İzmir’de tamamladıktan sonra Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdim. Uzmanlık eğitimimi ise Eskisehir OGÜ Tıp Fakültesi’nde tamamladım. 11 yıldan beri Çanakkale Devlet Hastanesi’nde Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı olarak, ameliyathane ve yoğun bakımda Uzman Doktor olarak çalışmaktayım. Pandemi döneminde, çalışma şartlarım ağırlaştı ve ailemle ilişkim kesildi; aylarca ailemle görüşemediğim gibi diğer insanlarla da onları korumak adına ilişkimi kesmek ve yalnız kalmak zorunda kaldım. Sadece ben değil tüm sağlık ekibimiz çok yoruldu. Kendini aileni korumak ama aynı zamanda iyileştirmeye çalışmak hem bizim hem hastalarımız için zordu. Zor günler geçirdik ve geçiriyoruz. Yoğun bakımda çalıştığım için hastalarım en ağır seviyede hastalardı, gözlerinde ölüm korkusu ve yaşam isteği vardı. Hastalarımı tedavi ederken her şeyi; ailemi kendimi, yorgunluğumu, insanların dikkatsiz ve duyarsızlığını unuttum, sadece nefes almak ve yaşamak istiyorlardı ve ben elimden geldiğince yaşatmaya çalıştım. Nefes alamamak, en sevdiğiniz kişiyi kaybetmek; hastalarım ve yakınları ile yaşadım çok acı vericiydi...” Öğretmen Tuba Aydeğer: “Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü 2003 yılında tamamladıktan sonra yüksek lisansımı 18 Mart Üniversitesinde yaptım. 2004 yılından bu yana Çanakkale Kolejinde Türkçe öğretmenliği yapmaktayım. Öğretmenlik bir tutkudur. Bir milletin geleceğini sevgi, şefkat, özveri ve ideallerin üzerinde yükseltme tutkusudur. Bir öğretmen bilgisi ve tecrübesiyle çocuklara, gençlere iyiyi, doğruyu ve güzeli gösterirken cehaletle savaşır; toplumun entelektüel birikimini ve ahlakını güçlendirir; ülkeleri yüceltir. “Gelecek gençlerin, gençler ise öğretmenlerin eseridir.” diyen Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk, öğretmeni “geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusu” olarak tanımlamıştır. Öğretmenliğin anlamı tam da bu tanımda saklıdır. Öğrenmek ömür boyu bir süreç, öğretmenlik bu sürecin can damarıdır. 23 Mart 2020 tarihinden bu yana uzaktan eğitim uygulanıyor.” “Öğretmeninden öğrencisine, velisinden okul idarecisine uzaktan eğitim hepimize yeni bir deneyim kazandırdı. Bugüne kadar yürüttüğümüz süreçleri iki boyutlu ekranlara sığdırmak durumunda kaldık. Okul düzenimizi evlerimizin içinde kurarak her öğrencimizin evini sınıf yaptık. Öğrenme verimini arttırmak için teknoloji destekli güncel teknikler ve uygulamalar geliştirdik. Sürece adaptasyon hızımız arttıkça ders verimliliğimiz arttı. Kimi zaman öğrenci konsantrasyonunu çevrim içi ortamda yüksek tutmak kolay olmasa da geçen uzun sayılacak bir süreç sonrası hepimiz uzaktan eğitime büyük oranda alıştık diyebilirim. Biz evde okul düzeninde olduğu gibi kurallarımızı belirledik. Her birimiz ayrı odada derslerimizi yaparken kimse kimsenin yanına ders esnasında gitmeyecek, anne ders yapıyor ya da toplantıdaysa sessiz olunacak gibi. En önemli eksik öğrencinin arkadaşına, öğretmenin öğrencisine dokunamaması diyebilirim.” E-Ticaret - Serap Acar: “1983 yılında İstanbul’da doğdum. Trakya Üniversitesi Maden Bölümü mezunuyum.13 yıllık evliyim. 2 kız çocuğum var. Son 8 yıldır Çanakkale’de yaşıyorum. Uzun süre satış pazarlama alanında Tıbbı Mümessil olarak çalıştım. Hayatımın her döneminde bir hobi ile uğraştım. Bir gün hobi olarak uğraştığım taş boya işinin mesleğe dönüşeceğini hayal bile edemezdim. Doğadan topladığım tüm meteryalleri bir araya getirerek hediyelik eşyalar üretiyorum.Bu metaryeller neler diye sorarsanız doğanın bize armağan ettiği, deniz kenarından topladığım taşlar, dal parçaları, deniz kabukları ve yosun gibi metaryalleri boyayarak tablolar oluşturuyorum. İnstagram ve etsy aracılığıyla ürünlerimin satışını gerçekleştiriyorum.” E-Ticaret - Buse Aşık Kaya: “1991 İzmir doğumluyum. İlk Orta ve Lise öğrenimimi İzmir’de tamamladım. İzmir Nevvar Salih İşgören Anadolu Meslek Lisesinde Grafik Tasarım bölümünden mezun olduktan sonra Mersin Üniversitesi Taşucu Meslek Yüksek Okulunda Organik Tarım okudum. Şuanda da Anadolu Üniversitesi Havacılık Yönetimi bölümünde öğrenimime devam ediyorum. Organik Tarım programında öğrenim görürken tarım ve gıda güvenliği konusunda bazı eksiklikler olduğunu fark ettim. Sağlıklı ve yöresel ürünler tüketmeye özen göstermeye başladım. Daha sonra organik ve yöresel gıdaların kullanımını, tüketiciler üzerinde yaygınlaştırabilmek amacıyla Busenin Çiftliği adında bir şahıs şirketi kurarak ilk adımı attım. Ürünlerimin bir bölümünü kendim üretirken bir bölümünü de güvenilir kaynaklardan temin ederek www.buseninciftligi.com adresimiz ile sanal mağazacılık platformu üzerinden tüketicilere sunmaya başladım.”
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Birce Bilici Şimşek: “Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Kadın Girişimciler Kurulu olarak Türk kadınını ekonomik, sosyal, politik ve kültürel anlamda daha üst seviyelere taşımak ve temsiliyet oranını artırmak öncelikli hedefimiz. Nitelikli kadın girişimci sayısını artırmak amacıyla; Kurul arkadaşlarımızla birlikte iş hayatına yeni katılacak kadınlarımıza doğru bir şekilde yol gösteren olabilmek adına mentörlük eğitimleri aldık. Hali hazırda işlerine devam eden girişimci kadınlarımıza işlerini geliştirebilmesi adına; konularında uzman kişilerle bilgilendirme toplantıları gerçekleştiriyoruz.”
“Kadın temsilliyetinin artırılması adına çeşitli panel ve organizasyonlarda konuşmacı olarak katılım göstererek girişimcilik hikayelerimizi paylaşıyoruz. Kurul olarak; kadına hitap eden, kapsayıcı, fayda sağlayıcı projeler üretiyoruz. Amacımız Türk kadınına, Çanakkale’mize yakışan, kadının ekonomik sosyal politik ve kültürel anlamda yok sayılmadığı eşit ve var olduğu bir toplum düzeni sağlamak. Bu amaçlar doğrultusunda her cephede mücadele veren, emek veren tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutluyor, Çanakkale'mizin tüm kadınlarına en içten saygı ve selamlarımı sunuyorum.” ÇTSO Genel Sekreteri Sema Sandal: “1987 yılında Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasında stajyer memur olarak göreve başladım. 1992 yılında 7 yıllık bir ara verdim ve 1999 yılında tekrar Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasında çalışmaya başladım, o gün bugündür kesintisiz olarak devam ediyorum. Hemen hemen her biriminde çalıştığım Kurumumda 10 yıldır Genel Sekreter olarak görev yapıyorum. Mesleğimle ilgili bir işim olduğu için kendimi şanslı buluyorum ve işimi çok severek yapıyorum. Sürekli kendimizi geliştirmemize imkan veren bir işimiz ve ortamımız var. Üyelerimizin mesleki hayatlarını kolaylaştırmak, sıkıntılarına çözüm üretmek ve bunları en yetkili mercilere iletmek ve takibini yapmanın yanı sıra, başta eğitim olmak üzere pek çok sosyal faaliyetlerle ekonomik ve sosyal hayata destek vermeye çalışıyoruz. Kendimi şanslı hissettiğim diğer bir konu da genel sekreterliğim süresince çalışma hayatımızı kolaylaştıran, her daim destek olan, haklarımızı gözeten kurumsal ve vizyoner anlayış ile Odamızı yöneten Başkanlar ve ekipleriyle çalışmam olmuştur.” “Pandemi süresince üyelerimizin faaliyetlerine getirilen kısıtlamalar bizden olan taleplerini de ani bir şekilde değiştirdi. Hiç öngörmediğimiz ve ilk defa karşılaştığımız bu durumda çaresizliği yaşadık. Çünkü normal koşullarda üyelerimizin her talebini en kısa sürede karşılayabiliyor, karşılayamadıklarımızda da yine bir yol bulup çözüm üretebiliyorduk. Tescil, belge, rapor vb rutin talepleri tüm tedbirlere azami ölçüde riayet ederek çok hızlıca ve hiç aksaksız karşılamaya devam ettik. Tüm çalışma arkadaşlarımızla birlikte bu süreçte özveri ile çalışarak üyelerimize destek olduk. Ancak özellikle işyerleri kapanan üyelerimiz ve çalışanlarının durumu, bu durumun belirsizliği konusunda elimizde yetkili mercilere iletmekten başka, kalemimizi konuşturmaktan başka bir gücümüz yoktu. Yönetim Kurulu Başkanımız hemen her gününü Odamızda geçirerek tüm iletişim kanallarını kullanarak üyelerimizin sorunlarını tek tek dile getirdi, takipçisi oldu.” Doktor Sevil Çetinbaş: “1972 Çanakkale doğumluyum. İlk ve orta eğitimimi İzmir’de tamamladıktan sonra Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdim. Uzmanlık eğitimimi ise Eskisehir OGÜ Tıp Fakültesi’nde tamamladım. 11 yıldan beri Çanakkale Devlet Hastanesi’nde Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı olarak, ameliyathane ve yoğun bakımda Uzman Doktor olarak çalışmaktayım. Pandemi döneminde, çalışma şartlarım ağırlaştı ve ailemle ilişkim kesildi; aylarca ailemle görüşemediğim gibi diğer insanlarla da onları korumak adına ilişkimi kesmek ve yalnız kalmak zorunda kaldım. Sadece ben değil tüm sağlık ekibimiz çok yoruldu. Kendini aileni korumak ama aynı zamanda iyileştirmeye çalışmak hem bizim hem hastalarımız için zordu. Zor günler geçirdik ve geçiriyoruz. Yoğun bakımda çalıştığım için hastalarım en ağır seviyede hastalardı, gözlerinde ölüm korkusu ve yaşam isteği vardı. Hastalarımı tedavi ederken her şeyi; ailemi kendimi, yorgunluğumu, insanların dikkatsiz ve duyarsızlığını unuttum, sadece nefes almak ve yaşamak istiyorlardı ve ben elimden geldiğince yaşatmaya çalıştım. Nefes alamamak, en sevdiğiniz kişiyi kaybetmek; hastalarım ve yakınları ile yaşadım çok acı vericiydi...” Öğretmen Tuba Aydeğer: “Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü 2003 yılında tamamladıktan sonra yüksek lisansımı 18 Mart Üniversitesinde yaptım. 2004 yılından bu yana Çanakkale Kolejinde Türkçe öğretmenliği yapmaktayım. Öğretmenlik bir tutkudur. Bir milletin geleceğini sevgi, şefkat, özveri ve ideallerin üzerinde yükseltme tutkusudur. Bir öğretmen bilgisi ve tecrübesiyle çocuklara, gençlere iyiyi, doğruyu ve güzeli gösterirken cehaletle savaşır; toplumun entelektüel birikimini ve ahlakını güçlendirir; ülkeleri yüceltir. “Gelecek gençlerin, gençler ise öğretmenlerin eseridir.” diyen Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk, öğretmeni “geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusu” olarak tanımlamıştır. Öğretmenliğin anlamı tam da bu tanımda saklıdır. Öğrenmek ömür boyu bir süreç, öğretmenlik bu sürecin can damarıdır. 23 Mart 2020 tarihinden bu yana uzaktan eğitim uygulanıyor.” “Öğretmeninden öğrencisine, velisinden okul idarecisine uzaktan eğitim hepimize yeni bir deneyim kazandırdı. Bugüne kadar yürüttüğümüz süreçleri iki boyutlu ekranlara sığdırmak durumunda kaldık. Okul düzenimizi evlerimizin içinde kurarak her öğrencimizin evini sınıf yaptık. Öğrenme verimini arttırmak için teknoloji destekli güncel teknikler ve uygulamalar geliştirdik. Sürece adaptasyon hızımız arttıkça ders verimliliğimiz arttı. Kimi zaman öğrenci konsantrasyonunu çevrim içi ortamda yüksek tutmak kolay olmasa da geçen uzun sayılacak bir süreç sonrası hepimiz uzaktan eğitime büyük oranda alıştık diyebilirim. Biz evde okul düzeninde olduğu gibi kurallarımızı belirledik. Her birimiz ayrı odada derslerimizi yaparken kimse kimsenin yanına ders esnasında gitmeyecek, anne ders yapıyor ya da toplantıdaysa sessiz olunacak gibi. En önemli eksik öğrencinin arkadaşına, öğretmenin öğrencisine dokunamaması diyebilirim.” E-Ticaret - Serap Acar: “1983 yılında İstanbul’da doğdum. Trakya Üniversitesi Maden Bölümü mezunuyum.13 yıllık evliyim. 2 kız çocuğum var. Son 8 yıldır Çanakkale’de yaşıyorum. Uzun süre satış pazarlama alanında Tıbbı Mümessil olarak çalıştım. Hayatımın her döneminde bir hobi ile uğraştım. Bir gün hobi olarak uğraştığım taş boya işinin mesleğe dönüşeceğini hayal bile edemezdim. Doğadan topladığım tüm meteryalleri bir araya getirerek hediyelik eşyalar üretiyorum.Bu metaryeller neler diye sorarsanız doğanın bize armağan ettiği, deniz kenarından topladığım taşlar, dal parçaları, deniz kabukları ve yosun gibi metaryalleri boyayarak tablolar oluşturuyorum. İnstagram ve etsy aracılığıyla ürünlerimin satışını gerçekleştiriyorum.” E-Ticaret - Buse Aşık Kaya: “1991 İzmir doğumluyum. İlk Orta ve Lise öğrenimimi İzmir’de tamamladım. İzmir Nevvar Salih İşgören Anadolu Meslek Lisesinde Grafik Tasarım bölümünden mezun olduktan sonra Mersin Üniversitesi Taşucu Meslek Yüksek Okulunda Organik Tarım okudum. Şuanda da Anadolu Üniversitesi Havacılık Yönetimi bölümünde öğrenimime devam ediyorum. Organik Tarım programında öğrenim görürken tarım ve gıda güvenliği konusunda bazı eksiklikler olduğunu fark ettim. Sağlıklı ve yöresel ürünler tüketmeye özen göstermeye başladım. Daha sonra organik ve yöresel gıdaların kullanımını, tüketiciler üzerinde yaygınlaştırabilmek amacıyla Busenin Çiftliği adında bir şahıs şirketi kurarak ilk adımı attım. Ürünlerimin bir bölümünü kendim üretirken bir bölümünü de güvenilir kaynaklardan temin ederek www.buseninciftligi.com adresimiz ile sanal mağazacılık platformu üzerinden tüketicilere sunmaya başladım.”