Su kaynaklarının yetersizliği sadece Çanakkale’nin değil, Türkiye’nin de gündeminde. Bilimsel projeksiyonlara göre, Türkiye 2030 yılına kadar “su stresi yaşayan ülkeler” sınıfından çıkarak “su krizi yaşayan ülkeler” kategorisine geçecek. Bu dramatik değişimin başlıca sebebi küresel ısınma ve iklim değişikliği olarak gösterilirken, “su yönetimi ve planlaması” konusundaki eksiklikler de krizi derinleştiriyor.
Verimli su kullanımı artık zorunluluk
Yetkililer, giderek azalan sulama suyunun dikkatli ve verimli kullanılmasının hayati önem taşıdığını vurguluyor. Bu noktada yalnızca resmi kurumlara değil; meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve özellikle üretici konumundaki çiftçilere büyük sorumluluklar düşüyor. Sulama sistemlerinde modernizasyon, damla sulama tekniklerine geçiş ve su tasarrufunu önceleyen tarımsal planlamalar her zamankinden daha fazla önem kazanmış durumda.
Gözler yağışlarda, umutlar planlamada
Kurak geçen kış ve ilkbahar aylarının ardından gözler şimdi yaz yağışlarında. Ancak uzmanlar, sadece yağışlara bel bağlamanın yeterli olmadığını, uzun vadeli su yönetimi politikalarının acil şekilde hayata geçirilmesi gerektiğini belirtiyor.
HANiFE ÇETiN