Korku, yaklaşan tehlike nedeniyle ortaya çıkan ve kaçma isteği uyandıran bir duygudur. Aslında korku sağlıklı bir duygudur, bizi olası tehlikelere karşı korur. Korku aracılığı ile tedbirli olmayı, çevreye uyum sağlamayı, hayatta kalmayı, tehlikelerden korunmayı ve zorluklarla başa çıkabilmeyi öğreniriz. Çocukların farklı yaş dönemlerinde farklı korkular geliştirmeleri bazen ebeveynleri kaygılandırabilir. Bu korkuların büyük çoğunluğu gelişimsel olarak çocuk gelişiminin tipik bir parçasıdır ve çocuk gelişim basamaklarını tamamladıkça yaş dönemine özgü korkular da kendiliğinden yok olur. Çocukların gelişim dönemine özgü olan korkuları dönemle geçeceği için tedavi edilmez. Bu konuda ebeveynlerin güven verici, yatıştırıcı, açıklayıcı ve korkuyu desteklemeyen tutumları yeterlidir. Çocuk korkularını dile getirmeye başladığı anda ebeveynin yapacağı telkinlere ve davranışlara dikkat etmesi önemlidir. Çocuğun korkularına yanlış müdahale yapılırsa çocuğun korkuları pekişebilir veya kaygıya dönüşebilir. Çocuklar model alma, taklit etme, yanlış öğrenme veya hatalı anne baba tutumuyla da korkuyu öğrenebilir. Örneğin, çocuğun yaşına uygun olmayan filmler, videolar veya resimler korkularını tetikleyebilir. Köpekten korkarak kaçan birini korkarken görmesiyle kendi köpek korkusunu geliştirebilir. Korku çocukların büyütülmesinde hiçbir zaman disiplin aracı olarak kullanılmamalıdır. “Sözümü dinlemezsen seni başkasına veririm.”, “Yaramazlık yaparsan seni eve almam.”, “Bak şimdi susmazsan doktor iğne yapacak” gibi sözler çocuğun yalnızlık ve terk edilme korkularını pekiştirir. Ayrıca, “Dikkat et, düşersin!”, “Elimi bırakma kaybolursun” ve “ Dokunma, yanarsın” gibi aşırı korumacı cümlelerin sıklıkla söylenmesi çocuğun gelişimini zedelemekle birlikte korkularını da pekiştirir. Bu yüzden ebeveynler çocuklarına doğru yaklaşıyor ve doğru müdahaleleri yapıyor olması önemlidir. Çocuğun duygularını kabullenmeli, hayal ürünü olsa bile onu anladığınızı hissettirmelisiniz. Korkusunun üzerine gitmesi için çocuğu zorlamamakla birlikte çocuğa sarılmak, öpmek, okşamak gibi fiziksel temasta bulunmak çocuğun rahatlamasına yardım edecektir. Çocuğun korkusunun süresi ve yaş dönemine göre uygun değilse ve aileyle birlikte çocuğun günlük yaşamını olumsuz bir seviyeye ulaşmışsa bir uzmandan destek alması gerekmektedir.
Yaş dönemlerine göre korkular:
Bebeklik dönemi: Yüksek ses, gürültülü ortamlar, yabancılar, ani hareketler, büyük nesneler. Bebeğin 9.aya gelmesi ile birlikte anneden ayrılma korkusu.
2-3 Yaş: Hayali figürler, ölüm, hırsızlar, karanlık, yabancılar. Kedi, köpek gibi hayvanlar. Yüksek sesler(gök gürültüsü) ve yalnız kalma.
3-5 Yaş: Karanlık, dilenci, hırsız, polis. Canavar, hayalet ve öcü gibi hayali nesne korkusu. Bedensel zarar görme, uykuya dalma ve yalnız kalma
5-6 Yaş: Ebeveyninden ayrılma ve okul korkusu. Rüyalar ve kâbuslar. Uzm. Klinik Psikolog Duygu Engin
www.psikologduyguengin.com
Bebeklik dönemi: Yüksek ses, gürültülü ortamlar, yabancılar, ani hareketler, büyük nesneler. Bebeğin 9.aya gelmesi ile birlikte anneden ayrılma korkusu.
2-3 Yaş: Hayali figürler, ölüm, hırsızlar, karanlık, yabancılar. Kedi, köpek gibi hayvanlar. Yüksek sesler(gök gürültüsü) ve yalnız kalma.
3-5 Yaş: Karanlık, dilenci, hırsız, polis. Canavar, hayalet ve öcü gibi hayali nesne korkusu. Bedensel zarar görme, uykuya dalma ve yalnız kalma
5-6 Yaş: Ebeveyninden ayrılma ve okul korkusu. Rüyalar ve kâbuslar. Uzm. Klinik Psikolog Duygu Engin
www.psikologduyguengin.com