Yalan söyleme davranışı çocukta da yetişkinde de görülür. Çocukların yalan söylemelerinin ardında birçok neden olabilir. Gelişimsel nedenler veya öğrenilmiş davranışlar bunlardan birkaçıdır. 3-5 yaş arasındaki çocuklar gerçek simgeleri birbirinden ayıracak zihinsel olgunluğa ulaşmadıklarından, anlattıkları gerçek dışı şeyler yalan olarak değerlendirilmez. Çocuklar anne-baba ve öğretmenlerinin dikkatlerini çekmek uydurdukları hikâyeler yalandan uzaktır. Bazen çocuklar rüyalarını ve hayal ettiği şeyleri gerçekmiş gibi başkalarına anlatabilirler. Bu yaş aralığındaki çocuklar yalanın olumsuz sonuçlarından haberdar değildir ve yalanlarının başkalarına zarar verebileceğinin bilincinde değildir. Ancak çocuğun yaşı ilerledikçe gerçek ile hayalin arasındaki farkın bilincinde olabiliyor ve yalanın zararlarını öğrenmeye başlıyor. Çocuklardaki bu farkındalık ise çoğunlukla 6-7 yaş civarında gelişmeye başlıyor. 8-9 yaşlarında ise gerçek ile yalan arasındaki fark tam olarak kavranır. Dolayısıyla çocuk bu yaş sonrasında yalan söylemeye devam ediyorsa mutlaka bu davranışın nedenlerinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
Çocuklarda Yalan Söyleme Davranışına Ailenin Yaklaşımı Nasıl Olmalıdır?
• Anne ve babaların çocuklarıyla olan ilişkilerinde tutarlı olması önemlidir. Sözleriniz ile davranışlarınızın arasında bir uyum olmalıdır. Çocuğunuza “Yalan kötü bir şeydir” dedikten sonra yalan söyleme davranışında bulunmanız tutarsız bir davranıştır. Unutulmamalıdır ki çocuklar sizin anlattıklarınızdan ziyade davranışlarınıza dikkat eder. • Çocuğunuz yalan söylediğinde hemen cezalandırılmamalı, saatlerce sorgulanmamalıdır. Çocuklar genelde kendini tehdit altında hissettiğinde yalan söyleme ve bilmiyormuş gibi davranma davranışına yönelirler. Aşırı tutucu, cezalandırıcı, baskıcı ve tehditkâr tutum içinde olmak çocuğu yalan söylemeye itiyor olabilir. Çocuğunuz yalan söylediğinde iyi bir dinleyici olup onun korkularını, kaygılarını, çekincelerini anladığınızda bunlara neden olan şeyi ortadan kaldırarak yalanın da önüne geçmiş olacaksınız. • Çocuğunuzla dürüstlüğün ne olduğu hakkında konuşun. Gerçek hayattan, kitaplardan veya çocuğun geçmiş davranışlarından örnekler verebilirsiniz. Çocuğun yalanı tespit edildiğinde çocuğa öfke ile tepki vermek yerine güven aşılanmalıdır. Her şeye rağmen doğruyu söylemeleri konusunda tatlı bir dille cesaretlendirilmelidir. “Bana gerçekte ne olduğunu anlatabileceğine inanıyorum” gibi destekleyici sözler işe yarayacaktır. • Çocuğunuzun ihtiyacı olan ilgiyi ve sevgiyi ona verin. Aileden ilgi göremeyen çocukların yalan söyleme alışkanlıklarında daha fazla olduğu gözlemlenmektedir. Uzm. Klinik Psikolog Duygu Engin
www.psikologduyguengin.com
• Anne ve babaların çocuklarıyla olan ilişkilerinde tutarlı olması önemlidir. Sözleriniz ile davranışlarınızın arasında bir uyum olmalıdır. Çocuğunuza “Yalan kötü bir şeydir” dedikten sonra yalan söyleme davranışında bulunmanız tutarsız bir davranıştır. Unutulmamalıdır ki çocuklar sizin anlattıklarınızdan ziyade davranışlarınıza dikkat eder. • Çocuğunuz yalan söylediğinde hemen cezalandırılmamalı, saatlerce sorgulanmamalıdır. Çocuklar genelde kendini tehdit altında hissettiğinde yalan söyleme ve bilmiyormuş gibi davranma davranışına yönelirler. Aşırı tutucu, cezalandırıcı, baskıcı ve tehditkâr tutum içinde olmak çocuğu yalan söylemeye itiyor olabilir. Çocuğunuz yalan söylediğinde iyi bir dinleyici olup onun korkularını, kaygılarını, çekincelerini anladığınızda bunlara neden olan şeyi ortadan kaldırarak yalanın da önüne geçmiş olacaksınız. • Çocuğunuzla dürüstlüğün ne olduğu hakkında konuşun. Gerçek hayattan, kitaplardan veya çocuğun geçmiş davranışlarından örnekler verebilirsiniz. Çocuğun yalanı tespit edildiğinde çocuğa öfke ile tepki vermek yerine güven aşılanmalıdır. Her şeye rağmen doğruyu söylemeleri konusunda tatlı bir dille cesaretlendirilmelidir. “Bana gerçekte ne olduğunu anlatabileceğine inanıyorum” gibi destekleyici sözler işe yarayacaktır. • Çocuğunuzun ihtiyacı olan ilgiyi ve sevgiyi ona verin. Aileden ilgi göremeyen çocukların yalan söyleme alışkanlıklarında daha fazla olduğu gözlemlenmektedir. Uzm. Klinik Psikolog Duygu Engin
www.psikologduyguengin.com