Geçen hafta İzmir’de yaşanan ve tüm ülkeyi üzen deprem için öncelikle geçmiş olsun diyelim. Deprem sebebiyle can ve mal kaybı yaşayan, hali hazırda tedavileri devam eden, herhangi bir şekilde bu depremden madden ve manen etkilenen bütün vatandaşlarımızın bu zorlu süreci en kısa sürede atlatmalarını diliyorum. Beklenmeyen bu tarz olguların yaratacağı psikolojik travmaların etkisinin uzunca bir süre devam edeceği gerçeğini de düşününce insan ister istemez daha da üzülüyor bir yandan.
Tabi bu süreçte ortaya çıkan o saçma, o insanlıktan nasibini almamış, o sözde Müslüman ancak özünde ne olduğu belli olmayan güruhun depremin sebebini İzmirlilere bağlama ahlaksızlığını da beklediğimiz gibi yine gördük. Bu tarz doğal afetlerde birbirimize kenetlenmemiz gerekirken burada bile aslında AHLAK kavramının bir toplum açısından ne denli önemli olduğuna şahit oluyoruz.Her şeyin özünde bir parça olması halinde birçok sıkıntının ortaya kalkacağına inandığım bir kavram olmasıyla birlikte bırakın bir parça olmayı, çoğu şeyin özünde esamesinin bile okunmadığı bir kavram ne yazık ki AHLAK
Sırf oy uğruna yıllardır imar yasası diye bir şey bırakmayan, oy arttırmak veya vergi toplamak mevzu bahis olduğunda insan hayatını hiçe sayan, imar barışları ile haksız kazançlar yaratmanın yanı sıra denetimsiz bir yapılaşmayı teşvik eden kanunları hazırlayanların, onaylayanların ve son imzayı atanların asıl eksikliğidir; AHLAK
İnşa ettiği binanın sağlamlığı konusunda gerekli özeni göstermek bir yana, cebine daha çok para girsin diye türlü hesaplar ile meşgul olurken omuzlarındaki sorumluluğun farkına varmayan, varsa da görmezden gelen inşaat firmasının asıl eksikliğidir; AHLAK
Binanın kolonunu kesmeye cüret edebilen o ulusal marketin veya aynı haltı yiyen firmaların ta en başındakinden, o kararı veren inşaat bölümündeki müdürlerine, bu sorumsuzluğu görüp, bilip de ses etmeyen, ilgili mercilere bildirmeyen her kim varsa ve velev ki bildirilmesine rağmen görmezden gelenlerin asıl eksikliğidir; AHLAK
Kiraladığı dükkanında kolonların kesilmesine daha çok para kazanmak adına ses etmeyenlerin, deprem sonrası kiralık dairelerinin fiyatlarını arttıranların, hasarlı olduğunu bile bile dairesini kiralayanların, sırf 3-5 m2 daha fazla alabilmek adına riskli binaların yıkımına engel olan ve kendi komşularının hayatını riske atanların da asıl eksikliğidir; AHLAK
Velhasıl bizi deprem öldürmüyor; bence bizi bu ahlaksızlık öldürüyor. Oy uğruna, para uğruna, rant uğruna, ego uğruna canlar gidiyor; birileri eşini, birileri kızını, birileri dostunu kaybediyor. Birileri evsiz kalıyor, birileri sakat kalıyor, birileri gözyaşları ile baş başa kalıyor günlerce, haftalarca, aylarca. Olsun bunu da unuturuz. Hatalarımızdan ders almamak için unutmayı seçmiş bir toplumuz neticede. Çok hatırlatmak isteyen olursa da başkalarını suçlamayı çok güzel biliriz.
Neyse ki İzmirli dostlarımızın çok ciddi bir yardımlaşma içerisinde olduğunu da görüyoruz bir yandan. Evini açanından otelini açana, kendi yaptığı işle ilgili ücret almayanından kendi ürünlerini ücretsiz depremzedelere dağıtanlara çok güzel örneklere şahit oluyoruz. Kenetleniyorlar, el veriyorlar, yaraları sarmak için taşın altına el koymaya uğraşıyorlar. Başkasının derdini kendine dert edinenin, komşusunu bu felakette yalnız bırakmayanın, kendisi dışında birilerine fayda sağlamak için uğraşanın mayasında da diğerlerinde olmayan şey olsa gerek; AHLAK
Dağlarında çiçekler açan İzmir’imize ve İzmirli dostlarımıza tekrardan geçmişler olsun. Tez zamanda tüm yaşanılan olumsuzlukların ve üzüntülerin izlerinin silinmesi dileğiyle…
YAZARLAR
Yayınlanma: 03 Kasım 2020 - 10:00
Deprem ve ahlak
Geçen hafta İzmir’de yaşanan ve tüm ülkeyi üzen deprem için öncelikle geçmiş olsun diyelim
YAZARLAR
03 Kasım 2020 - 10:00
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir