Sağlık hizmetleri nedeniyle sorumlulukta, “idarenin sorumluluğu” ile “özel hukuk süjelerinin sorumluluğu” ayrımına gidilmektedir.
SORU 1: İdarenin Sorumluluğu Nedir?
İki tür sorumluluğu vardır. Bunlar:
a- İdarenin, sağlık hizmetlerini ruhsatlandırma, denetleme ve yaptırım uygulama görev ve yetkilerinin amaca uygun şekilde kullanılmamasından doğan sorumluluğu
b- İdare tarafından yürütülen sağlık hizmetlerinin amaca uygun şekilde yapılmaması nedeniyle idarenin sorumlu olmasıdır.
İdarenin bu tür sorumluluğunda “hizmet kusuru” nedeniyle tazminat davalarının idari yargı yerlerinde açılması gerekmektedir. SORU 2 : Özel Hukuk Süjelerini Kimler Oluşturur? Hekimlerin Tıbbi Hatası Sonucu Hukuki Sorumlulukları Nedir Ve Nasıl Oluşur?
Sağlık hizmetlerini yürüten özel hukuk süjeleri “özel hastaneler” ve “serbest meslek faaliyeti olarak tıbbi hizmet sağlayıcısı olan hekimler” dir.
Tıbbı tedavi sözleşmesi kural olarak hasta ile hekim arasında kurulur ve herhangi bir şekil şartına tabii değildir. Baskın görüşe ve Yargıtay kararlarına göre işbu sözleşme bir vekalet ilişkisidir. Bu sözleşmeden doğan edimlerin ifasında hekimlerden beklenen özen ödevi “tıp uygulamasının objektif standartları”na göre belirlenir iken özen ödevi ise, hekimin tıp eğitimi bakımından durumu, kişisel tıp bilgisine ve her somut durumda “aynı koşullarda makul ve basiretli bir hekimin göstereceği özen” ölçüsüne göre belirlenir. SORU 3: Hekimin Özen Ödevi Yükümlülüğünün Yerine Getirilmesi Neyi İfade Etmektedir?
Kısaca; hastanın aydınlatılmış rızasının alınması ve hekimin hastayı aydınlatma yükümlülüğüdür. Bu doğrultuda hastanın tanı ve tedavi bakımından bilgilendirilmesi; müdahalenin amacı, niteliği sonuçları ve riskleri hakkında aydınlatılmasıdır. Ayrıca bu ölçütlerinde dikkate alınması gerekmektedir: Hastanın tedaviye katılma yükümlülüğü bakımından davranış şekli; hekimin tavsiyelerini yerine getirip getirmediği, hekime ve sağlık sağlayıcılarına karşı ön yargıları vb.
Hekimin özen yükümlülüğünü yerine getirmediğinin ispatı hastaya aittir. Uygulamada ise genel olarak bu husus bilirkişi tarafından belirlenir. Ancak tıp mesleğini icra edenler arasındaki dayanışma, özen ödeviyle ilgili bilirkişi raporlarını etkilemekte ve hukuka ve adalete aykırı kararların verilmesine neden olduğundan bu konuda 2016 yılında 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu ile yapılan yeni düzenlemeler (Adli Tıp İhtisas Kurulları) uygulanmaya başlanmıştır. SORU 4: Tıbbi Kötü Uygulamalarda Hekimlerin Haksız Fiile Dayalı Sorumluluğu Var Mıdır?
Evet, duruma göre vekalet sözleşmesine dayalı sözleşmesel sorumluluk yanında haksız fiile dayalı sorumluluk da söz konusu olabilir. Bu durumda, hastanın bu iki olanaktan birini seçmesi gerekir. Sözleşmesel veya haksız fiil sorumlulukları, kusurun ispatı bakımından farklılık göstermektedir. Haksız fiile dayalı sorumlulukta, hekimin özen yükümlülüğüne aykırı davranışının ispatı hastaya ait iken, sözleşmesel sorumlulukta özen yükümlülüğünün yerine getirilmiş olduğunun ispatı hekime aittir. SORU 5: Hekimin Vekaletsiz İş Görme Nedeniyle Sorumluluğu Söz Konusu Olur Mu?
Bazı durumlarda söz konusu olabilmektedir. Vekaleti olmaksızın başkasının hesabına iş gören, o işi sahibinin menfaatine ve varsayılan iradesine uygun olarak görmekle yükümlüdür. Vekaletsiz iş gören, kural olarak her türlü kusurundan sorumludur. Ancak, vekaletsiz iş gören, işi, iş sahibinin karşılaştığı zararı veya zarar tehlikesini gidermek üzere yapmışsa, sorumluluğu daha hafif olacaktır. DEVAMINI YAZACAĞIM- tıbbı sorumluluk davalarının yabancı ülkelerdeki uygulamaları ve uyuşmazlıkların yargılama öncesi arabuluculuk veya uzlaşma prosedürü ile çözülmesi hususunda görüşlere değinilecek
İki tür sorumluluğu vardır. Bunlar:
a- İdarenin, sağlık hizmetlerini ruhsatlandırma, denetleme ve yaptırım uygulama görev ve yetkilerinin amaca uygun şekilde kullanılmamasından doğan sorumluluğu
b- İdare tarafından yürütülen sağlık hizmetlerinin amaca uygun şekilde yapılmaması nedeniyle idarenin sorumlu olmasıdır.
İdarenin bu tür sorumluluğunda “hizmet kusuru” nedeniyle tazminat davalarının idari yargı yerlerinde açılması gerekmektedir. SORU 2 : Özel Hukuk Süjelerini Kimler Oluşturur? Hekimlerin Tıbbi Hatası Sonucu Hukuki Sorumlulukları Nedir Ve Nasıl Oluşur?
Sağlık hizmetlerini yürüten özel hukuk süjeleri “özel hastaneler” ve “serbest meslek faaliyeti olarak tıbbi hizmet sağlayıcısı olan hekimler” dir.
Tıbbı tedavi sözleşmesi kural olarak hasta ile hekim arasında kurulur ve herhangi bir şekil şartına tabii değildir. Baskın görüşe ve Yargıtay kararlarına göre işbu sözleşme bir vekalet ilişkisidir. Bu sözleşmeden doğan edimlerin ifasında hekimlerden beklenen özen ödevi “tıp uygulamasının objektif standartları”na göre belirlenir iken özen ödevi ise, hekimin tıp eğitimi bakımından durumu, kişisel tıp bilgisine ve her somut durumda “aynı koşullarda makul ve basiretli bir hekimin göstereceği özen” ölçüsüne göre belirlenir. SORU 3: Hekimin Özen Ödevi Yükümlülüğünün Yerine Getirilmesi Neyi İfade Etmektedir?
Kısaca; hastanın aydınlatılmış rızasının alınması ve hekimin hastayı aydınlatma yükümlülüğüdür. Bu doğrultuda hastanın tanı ve tedavi bakımından bilgilendirilmesi; müdahalenin amacı, niteliği sonuçları ve riskleri hakkında aydınlatılmasıdır. Ayrıca bu ölçütlerinde dikkate alınması gerekmektedir: Hastanın tedaviye katılma yükümlülüğü bakımından davranış şekli; hekimin tavsiyelerini yerine getirip getirmediği, hekime ve sağlık sağlayıcılarına karşı ön yargıları vb.
Hekimin özen yükümlülüğünü yerine getirmediğinin ispatı hastaya aittir. Uygulamada ise genel olarak bu husus bilirkişi tarafından belirlenir. Ancak tıp mesleğini icra edenler arasındaki dayanışma, özen ödeviyle ilgili bilirkişi raporlarını etkilemekte ve hukuka ve adalete aykırı kararların verilmesine neden olduğundan bu konuda 2016 yılında 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu ile yapılan yeni düzenlemeler (Adli Tıp İhtisas Kurulları) uygulanmaya başlanmıştır. SORU 4: Tıbbi Kötü Uygulamalarda Hekimlerin Haksız Fiile Dayalı Sorumluluğu Var Mıdır?
Evet, duruma göre vekalet sözleşmesine dayalı sözleşmesel sorumluluk yanında haksız fiile dayalı sorumluluk da söz konusu olabilir. Bu durumda, hastanın bu iki olanaktan birini seçmesi gerekir. Sözleşmesel veya haksız fiil sorumlulukları, kusurun ispatı bakımından farklılık göstermektedir. Haksız fiile dayalı sorumlulukta, hekimin özen yükümlülüğüne aykırı davranışının ispatı hastaya ait iken, sözleşmesel sorumlulukta özen yükümlülüğünün yerine getirilmiş olduğunun ispatı hekime aittir. SORU 5: Hekimin Vekaletsiz İş Görme Nedeniyle Sorumluluğu Söz Konusu Olur Mu?
Bazı durumlarda söz konusu olabilmektedir. Vekaleti olmaksızın başkasının hesabına iş gören, o işi sahibinin menfaatine ve varsayılan iradesine uygun olarak görmekle yükümlüdür. Vekaletsiz iş gören, kural olarak her türlü kusurundan sorumludur. Ancak, vekaletsiz iş gören, işi, iş sahibinin karşılaştığı zararı veya zarar tehlikesini gidermek üzere yapmışsa, sorumluluğu daha hafif olacaktır. DEVAMINI YAZACAĞIM- tıbbı sorumluluk davalarının yabancı ülkelerdeki uygulamaları ve uyuşmazlıkların yargılama öncesi arabuluculuk veya uzlaşma prosedürü ile çözülmesi hususunda görüşlere değinilecek